Kafanızda Uçuşan Düşünceleri Durdurabilir Misiniz?
Yazan ve doğrulayan psikolog Gema Sánchez Cuevas
Düşünmeyi istemeyerek halihazırda düşünürsünüz. Sonra, durmak inanılmaz derecede zor hale gelir. İlaçlar size bu konuda yardımcı olabilir. Ancak, düşüncelerinizi tam olarak durduramayacağınıza göre (en azından, bunu yapmak kolay değildir), düşüncelerinizi gözlemleyerek onları kontrol altına almayı deneyebilirsiniz.
Beyin uyanık olduğu sürece düşünceler ve duygular yaratır. Bunların %90’ından fazlası istemsizdir. Bazen düşünceler veya duygulara takılıp kaldığınızda, onları yanlışlıkla sizinmişler gibi bir hale getirirsiniz. Ancak, odağınızı başka bir şeye çevirdikten iki veya üç saniye sonra, genelde düşünce kaybolur.
Dikkatinizi zihinsel bir objeye odaklamak genel olarak ruminasyon ve huzursuzluğa sebep olur, ve doğrulama sapması gibi bilişsel önyargılar oluşturma ihtimalinizi arttırır. Doğrulama sapması varsayımları, ön yargıları veya hipotezleri doğrulayan bilgileri, bu bilgilerin doğru olup olmamasından bağımsız olarak özellikle seçmektir.
Ne kadar denerseniz deneyin, deneyimlediğiniz şeyleri değiştiremezsiniz. Ancak, bu şeylerle savaşmayı bırakabilirsiniz. Günümüzde insanlar hayatın bazı yönleriyle başa çıkmaya o kadar alışık durumdalar ki bunu neredeyse otomatik bir şekilde yapıyorlar. Düşüncelerin zihninizde nasıl ortaya çıktığını bilmek iç çatışmalarınızdan kurtulmanıza ve hayatınızdaki insanlarla ilişkilerinizi iyileştirmenize yardımcı olabilir.
“Hisler, rüzgarlı bir gökyüzündeki bulutlar gibi gelip gider. Benim desteğim bilinçli nefes almaktır.”
Kafanızda Uçuşan Düşünceleri Durdurmak İçin Sushi Treni Metaforu
Siyah bir köpek hayal edin. Aslında, o sadece siyah bir köpektir. Ancak, düşüncelerinizde, bu köpeğe kendi unsurlarınızı eklersiniz. Belki de o köpeğin eski sevgilinizin köpeğine benzediğini düşünürsünüz. Sonuç olarak, eski sevgilinizle seyahat ettiğiniz zamanları özlemeye ve yine onunla beraber olmayı dilemeye başlarsınız.
Düşüncelerinizi durduramazsınız, ama onlara bir göz atabilirsiniz. Bu, düşüncelerinizi bırakıp gitmelerine izin vermek demektir. Temelde, düşüncelerinizin gelmesini ve gitmesini görmeyi hedeflemelisiniz, onları kovalamamalı veya sahip olduklarından daha fazla güç vermemelisiniz. Aşağıda kendinizi yararsız ve tekrarlayan düşüncelerin “oltasından kurtulmanıza” yardım edebilecek bir strateji olan sushi treni metaforunu açıklayan bir video bulabilirsiniz.
Dahası, daha şefkatli olmak da olumsuz olayların etkisini azaltmaya yardımcı olur. Önemli olan zor bir anda yaşadığınız olumsuz duyguları silmek değildir. Asıl olan bu duyguların yoğunluğunu azaltmaktır.
“Mutsuzluğun ana sebebi asla durum değildir, durum hakkındaki düşüncelerdir.”
Düşünceler Sadece Düşüncelerden Başka Bir Şey Değildir
Düşünceleriniz dünyayı algılayışınızı halihazırda etkiler. Eğer düşüncelerinizi yargılamamaya çalışırsanız, şüphesiz ki daha merhametli bir dünya görüşünüz olur, ki bu da size hayattaki yolunuzu seçerken daha fazla güven verebilir.
Bir anlığına şunu düşünün. Tatsız bir durum ile ilgili düşünmeye devam ettiğinizde beyninize nasıl bir bilgi yolluyorsunuz? Eğer bu bilgiyi duygusal açıdan işlerseniz, kendinizi düşüncelerinizin çarpık hale geldiği hassas bir durumda bulursunuz.
Ve, yukarıda da bahsettiğimiz üzere, otomatik olan olumsuz düşüncelerinizi durduramazsınız çünkü bu düşünceler çoğunlukla çarpık bilişsel süreçlerin sonucudur. Ancak bu düşüncelerin ortaya çıkış sıklığını azaltmak adına düşüncelerinizi tanımlayabilir ve nasıl çalıştıklarını anlayabilirsiniz.
“İnsan acısının büyük bir kısmı gereksizdir. Hayatınızı beyninizi gözlemlemeden devam ettirdiğiniz sürece bu acıları kendi kendinize yaratmaya devam edersiniz.”
– Eckhart Tolle
Bütün problemleriniz zihinsel illüzyonlardır. Aslında, problem diye bir şey hepten yoktur, sadece yüzleşmeniz gereken, ya da değişene veya siz onlarla başa çıkabilene kadar kabul etmeniz gereken durumlar vardır. Düşüncelerinizi durduramazsınız, ancak onlara hak ettikleri önemi verebilirsiniz.
Hayatınızda başınıza gelen durumlar zihninizin evrim geçirmesine neden olur. Kendinize, “Hangi deneyimin beni büyüteceğinin nasıl bilebilirim?” diye soruyor olabilirsiniz. Cevap basittir: her bir deneyim sizi büyütecektir.
“Benim deneyimim şu ki, çoğu şey benim olacağını düşündüğüm kadar kötü değil.”
– Mary Doria Russell
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Moix Queraltó, J. (2006). Las metáforas en la psicología cognitivo-conductual. Papeles del psicólogo, 27(2).
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.