Galibin Yedi Erdemi veya Bushido Disiplini

Bushido disiplini antik bir Japon prensipleri listesidir. Eskiden, bu rehber ilkeler bütünü samuraylar tarafından takip edilirdi. “Bushido” kelimesi “savaşçının yolu” anlamına gelmektedir.

Japon samuraylar için, Bushido disiplini sadece takip etmeleri gereken bir talimatlar listesi değildi. Yukarıdaki çeviriden de anlaşılabileceği gibi, bu daha çok bir yol, bir yaşam stilidir. Daha da basitçe anlatmamız gerekirse bu bir süreçtir. Samuraylar bu listeyi onların “daha iyi insanlar haline gelmeleri” için onlara yardım edecek bir liste olarak gördüler, sorgulanamaz bir kanunlar bütünü olduğunu düşünmediler.

Bushido disiplininin ana amacı inandıkları şey uğruna insanlıklarını kaybetmeden savaşabilecek savaşçılar yaratmaktı. Bunun ayrıca diğer insanları nasıl yönlendireceklerini bilmek ile de ilgisi vardı. Bazı durumlarda, bu erdemler savaşmanın kendisinden dahi daha önemliydi. Bu antik disiplinin yedi erdemini keşfetmek için okumaya devam edin.

“Hareket etmekten korkan insan kitlelerinin üzerine yüksel.”

– Bushido Disiplini

Bushido Disiplininin Yedi Erdemi

1. Doğruluk ve Adalet

Bushido disiplini, doğruluğu insanlarla dürüst anlaşmalar yapmak ve bu anlaşmaların gereklerini yerine getirmek ile ilişkilendirir. Bu, sözlerinize sadık olmak ve sözünüzde durmak anlamına gelir. Bir açıdan, tüm insan ilişkileri böyledir: sürekli bir anlaşma.

Samuraylar adalet kavramını da kendi kişisel farkındalıklarına bağlamışlardır. Adil olan veya olmayan şeylere karar veren herhangi bir kanunları yoktur. Buradaki fikir, insanların doğru olan şeylere dair kendi anlayışlarını korumaları gerektiğine dairdi. Ancak bu her şeyin gri bir alanda var olduğu anlamına da gelmiyordu; anlayışları buna rağmen siyah beyazdı.

2. Cesurluk

Cesurluk, temelinde, istediğiniz şeylere ulaşmak için risk almaya hazır olmak anlamına gelir. Savaşçının yolu bir kaplumbağa gibi kabuğunuzda saklanmamanız gerektiğini söyler.

Samuraylar risk almalı ve kendilerini tehlikeye atmalıydılar. Ancak, elbette bunu körü körüne yapmazlardı. Her zaman dikkatli ve saygılıydılar. Bu, onların dolu dolu ve muhteşem hayatlar yaşamalarına yardımcı oldu.

3. Şefkat

Günümüz savaşçılarının aksine, samuraylar iyi ve şefkatli insanlar olmaya çalışırdı. Bunu, kendilerinin içsel ve dış güçlerinin bir ifadesi olarak gördüler. Savaşmanın, onları şefkat hissetmekten veya kendilerini başka insanların yerine koymaktan alıkoyduğuna inanmadılar.

Hatta, şefkat kendilerinin çabalarını ve başarılarını daha da meşru hale getirdi. Onlara göre başka birinin çektiği acıdan zevk almak iğrenç ve ahlaksız bir davranıştı.

4. Nezaket

Nezaket ile şefkat arasında güçlü bir ilişki vardır. Bu, temel olarak, gereksiz güç gösterilerinden kaçınmak ve asla zalim olmamak anlamına gelmektedir.

Gerçek bir savaşçı için, savaşta kibar ve terbiyeli olmamak bir hayvan da olabileceği anlamına gelirdi. Bushido disiplini nezaketin savaştaki cesaretten geldiği kadar bir düşman ile, onları yendikten sonra bile, empati kurmak için gereken saygıdan da geldiğini söyler.

5. Onur: Bushido Disiplininin Temel Bir Parçası

Bu felsefenin hemen hemen tamamı onur ile ilgilidir. Hem Japonlar hem de samuraylar onuru çok önemli bir değer olarak görürler. Onurlu olmak düzgün davranmak, iyi etik ilkelerine uymak ve kendi görevini yerine getirmek demektir.

Bir kez daha, samuraylar kişisel farkındalığa büyük bir vurgu yapıyorlar. Onlar, herkesin kendi kararlarının ve davranışlarının sorumluluğunu alması gerektiğine inanıyorlardı. Başkalarının ne dediği, veya başka yerlerde ne yazılmış olduğu önemli değildir. Eninde sonunda, hepimiz kendimize hesap vermek zorundayız.

6. Mutlak Samimiyet

Bu erdem, samurayların kendi sözlerine verdiği büyük değer ile ilgilidir. Samurayların, gerçekten tam olarak “Söz ile davranış bir ve aynıdır,” diyen bir sözleri vardır.

Bu erdem tamamıyla tutarlı olmak ile ilgilidir. Söz vermek, konuşmak ve vaatte bulunmak küçük eylemlerdir. Gerçek bir savaşçı kendi sözlerinin aynı zamanda bir silah olduğunu da bilir, çünkü sözlerini saygısını göstermek için kullanır.

7. Görev ve Sadakat

Görev, birinin size dayattığı bir şey değildir. Görev, sizin seçtiğiniz bir şeydir. Sözünüzü tutmanın bu kadar önemli olmasının sebebi budur. Eğer sözlerinizi tutmazsanız kendinizi onursuz duruma düşürür ve hem üstünüzdeki hem altınızdaki herkesi utandırırsınız.

Bu disipline göre, gerçek bir savaşçı aynı zamanda onları takip eden kişilere de tamamen sadık olmalıdır. Savaşçının sözleri ve eylemleri, diğer insanların takip edeceği bir taslak görevi görür. Bu, diğer insanlara karşı büyük bir sorumlulukları olduğu anlamına gelir ve her zaman biraz daha yükseğe bir adım atmaya, onurlu davranmaya çalışmalıdırlar.

Sizin de görebileceğiniz üzere, Bushido disiplinini modern dünyaya uygulamak kolaydır. Hepimiz günlük hayatlarımızda içimizdeki savaşçıyı ortaya çıkarmamızı gerektiren durumlar deneyimliyoruz. Antik samurayların bize öğrettiği üzere, bir savaşçı cesur, şefkatli ve onurlu olmalıdır.