Söylediklerimden Sorumluyum, Senin Anladıklarından Değil

Söylediklerimden Sorumluyum, Senin Anladıklarından Değil

Son Güncelleme: 14 Mayıs, 2017

İnsanlar, başkalarına duygusal olarak bağlanma şeklinde doğal bir arzuya sahiptir. Bu niyetle birbirimizle ilişki kurarız ama bu iletişimlerde daima yanlış anlaşılmaya mahal verecek yorumlar mevcut olabilir.

Yorumlar, farklıdır ve kişiden kişiye değişir. Bu durum öfke, tartışma ve duygusal ayrılıklara yol açabilir.

Düşündüklerimiz ve kast ettiklerimiz, söylediğimizi sandığımız ve söylediğimiz, duymak istediklerimiz ve duyduklarımız, anladığımızı düşündüğümüz ve anladıklarımız arasında dokuz anlaşılmama ihtimali vardır.

İki insan arasındaki en büyük uzaklık, bir yanlış anlamadır

Bazen bin kere açıklasak da insanlar bizi anlamaz. Bizi anlamamaları, bu kişileri kötü, aptal ya da umursamaz yapmaz. Yalnızca bizden farklı duruşa sahip kişilerdir.

Hislerimizi, düşünce ve inançlarımızı tekrar onaylatmak istemek doğaldır, ama bu duygusal ihtiyaçlar aşırı olmamalı ve elbette, anlaşılma amacımızı engellememelidir.

İletişim kurarken tesadüfi ya da temelli gurur, hayatta karşılaştığımız durumlar, yorgunluk, güvensizlik, yorumlar, hisler, her türlü duygu, inanç ve düşünceyi göz önünde bulundurmalıyız.
Bu yapbozun parçalarını doğru şekilde toplamak zor olabilir. Aslında en zoru, kendinize ve başkalarına karşı saygılı ve düşünceli davranmaya devam etmektir. Bu yüzden, kararlı olun ve zararı telafi etmeye çalışırken onurunuzu koruyun.

Söylediklerimizden sorumlu olmalıyız ama başkalarının ne anladığından sorumlu değiliz

Öfke ve yanlış anlaşılma olasılığı, iletişime hâlindeki kişilerin duygusal katılım seviyesiyle orantılıdır. Yani kendimizi birine ne kadar yakın hissedersek, doğru şekilde anlaşılmamız o kadar önemli olur.

Aynı şekilde karşımızdaki kişi kelimelerini ilişkimiz, beklentilerimiz ve ilgilerimiz ile kişisel durumunuza göre belirleyecektir.

Fakat yanlış anlaşılmalar yüzünden kendimizi kötü hissetmemeliyiz.

Bazen, nedeni ne olursa olsun, biri daha alıngan olabilir ve yorumlarımız, kelime veya eylemlerimiz bamteline basabilir. Bu durum, iletişimin istikrarını tehlikeye düşürür.

Dolayısıyla, iletişim esnasında göz önüne almamız gereken pek çok faktör vardır. Her şeyi kontrol etmek imkansızdır çünkü hepimiz değişmekteyiz ve tabiatımız gereği değişken duygulara sahibiz.

Fakat bir sohbet ve ilişkide ne yaşanırsa yaşansın, düzeltebileceklerimizi ve iyi olduğumuz şeyleri ya da neyi iyi yapabileceğimizi analiz etmek için sorumluluk almalıyız.

Kötü bazı davranış ya da yorumların arasında kendimizi bulursak, tek yapabileceğimiz şey, meseleleri mümkün olduğunca kesin görebilmektir. İyi niyetli, girişken ve sakin bir üslupla davranmak, iyi iletişimi korumanın en iyi yoludur.

Söylediklerimiz için sorumluluk almalı ve bunu mümkün olan en iyi şekilde yapmalıyız ama yorumlar, bizim söylediklerimizden değil karşımızdaki kişinin hislerinden, düşüncelerinden, inançlarından ve diğer faktörlerden kaynaklanır. 


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.