Evlilik Krizi: Üstesinden Gelmek İçin 3 Tavsiye

tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Gema Sánchez Cuevas

Tarafından yazılmıştır Alejandro Rodríguez

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Evlilik krizi, üstesinden gelinmesi kolay olmayan bir durumdur. Etrafımızda hep aşk hikayeleri, mutlu insanlar ve görünürde mükemmel ilişkiler vardır. Bu yüzden, kendi ilişkimizde bir sorun olduğu zaman gerçekten kötü ve endişeli hissederiz.

Ama evlilik krizi yaşamak dünyanın sonu değildir. Evlilikte yaşanan sorunlar her biriniz için neyin önemli olduğunu anlamada, birbirinize olan bağlılığı yenilemede ve ilişkinizi geliştirmede harika fırsatlar olabilir.

Evlilik krizi: üstesinden gelmenin 3 yolu

İlişkiyi geliştiren pek çok tavsiye hemen hemen aynı şeyleri söyler: eşinizle iletişime geçin, onun için hoş şeyler yapın, tutkunuzu yeniden alevlendirin. Ama şimdilerde çiftler eskisine nazaran daha çok sorun yaşıyor.

Bir evlilik krizi ile yüz yüze gelmek göründüğü kadar kolay değildir. Cesaret, kararlılık ve harekete geçmek için yeterli olmayı gerektirir. Biz burada, sorun evlilik krizi olunca bunun üstesinden gelmeniz için en iyi tavsiyelerden size yardımcı olabilecek üçünü derledik. Hadi başlayalım!

1. Eşinizle niçin birlikte olduğunuzu hatırlayın

Bir evlilik krizinin ortasında olduğumuz zaman, çoğumuz sadece yanlış giden şey üzerinde odaklanırız ve her şeyin berbat olduğunu düşünürüz. Bununla birlikte, eğer uzun zamandır devam eden bir ilişkimiz varsa, bunun için bir sebebimiz vardır.

Birkaç psikoloji çalışmasının açıkladığına göre eşimiz genellikle bize üç şey önerir: emniyet, güven ve statü. Kişiye bağlı olarak, bu saydıklarımızdan bir tanesi diğerlerinden daha önemli olabilir.

En önemli ihtiyaçlarımızın ne olduğunu bilmek ilişkimizi nasıl geliştireceğimizi keşfetmemize yardımcı olabilir. Örneğin; güvene çok ihtiyacımız var, eşimiz buna katkıda bulunuyor mu? Ama eğer bulunmuyorsa, daha fazla güvenmek için ne yapabiliriz?

2. Eşinizin duygularını incitmekten korkmayın

Aşık olduğumuz zaman partnerimizin kendisini kötü hissettirecek davranışlardan ve sözlerden kaçınırız. Genellikle fikirlerimizi kendimize saklarız ve incinen duygularımızı ifade etmeyiz.

Başlangıçta anlaşmazlıktan kaçınmak için düşündüğümüzü söylemememize rağmen, bu bize uzun vadede daha çok zarar verir. Sonuç olarak kendi ihtiyaçlarımızı kurban etmek ciddi bir evlilik krizine yol açabilir. Sürekli şikayet etmekte çözüm olmayabilir. Bu durumda ne yapabiliriz?

Çözüm eşimizi suçlamadan kendi ihtiyaçlarımızı ileri sürmektir. Örneğin eğer eşimiz geceleri arkadaşlarıyla bara gittiği için kendimizi çok yalnız hissediyorsak, bunu ona şu şekilde ifade edebiliriz: “Tatlım, sen her gece dışarı çıktığın zaman, kendimi biraz yalnız hissediyorum ve endişeleniyorum, çünkü sen bu durumu önemsemiyorsun. Senin arkadaşlarınla çıkmanın senin için önemli olduğunu biliyorum, ama uzlaşmak için yapabileceğimiz bir şey var mı?”

3. Yeni birinin cazibesine kapılırsanız korkmayın

Bu belki de evlilik krizinin en büyük sebeplerinden biridir. Biriyle ilişkimiz olduğu zaman, duyduğumuz aşkın çok güçlü olduğunu düşünürüz ve artık başkalarının çekiciliğine kapılmayacağımızı sanırız. İşte bu yüzden çalışma arkadaşlarımız bize bazen ilk kez flört eden ergenler gibi hissettirdiği zaman korkuya kapılırız.

İnsan cinselliği büyük ölçüde çeşitliliğe dayanır. Hem kadın ve hem de erkek, bir ilişki içindeyken ve aşık olma aşaması da sona erdiğinde, başkalarına ilgi duyma için programlanmıştır.

Bir sonraki sefer birine ilgi duyduğunuz zaman derin bir nefes alın. Bu normaldir. Aslında ilişkinizde bir problem yoktur. Bu sadece vücudun normal bir tepkisidir. Bu tür durumlarda önemli olan şey duyulan ilginin kendisi değildir, fakat bu ilgiyle ilgili sizin ne yaptığınız veya yapmadığınızdır.

Bir ilişki iki kişinin onu onaylamasına dayanır. Birine ilgi duysanız bile kesinlikle bunun uzun vadede mutluluk adına size ne getireceğini düşünmelisiniz: dürtülerinizin peşinden gitmek veya kendinizle gurur duyacağınız şekilde davranmak gibi.