Duygusal Zekanızı Geliştirecek 5 Egzersiz

Duygusal zeka. Şüphesiz ki hayatımızın geliştirmemiz ve düzgün bir şekilde yönetmemiz gereken bir yönü. Dinlemeyi, başkalarının duygularını anlamayı ve kendi duygularınızı yönetmeyi, iletişim kurmayı ve karşılıklı saygıyı geliştirmeyi bilmek çok önemlidir.

Bu becerileri erken yaşta geliştirmeleri için çocuklara okulda öğretilmesi gereken bir zeka türüdür duygusal zeka. Kendini tanımanın, kontrol ve ifade edebilmenin bir yoludur. Muhtemel manipülasyonları engellemek için nasıl sınırlar koyacağını ve bunları nasıl ileteceğini bilmenin yoludur.

Bildiğiniz gibi en yüksek IQya sahip kişi, en zeki kişi değildir. Daha iyi bir işe sahip ya da daha fazla ‘parası’ olan kişi de daha zeki insan değildir. Gerçek zeka, gerçek mutlulukla ilgili olandır. Kendimizle ve sahip olduklarımızla gurur duymamızı sağlar. İster çok ister az olsun. Öyleyse duygusal zekamızı iyileştirmek için şu basit egzersizleri neden uygulamıyoruz?

1. Kendinizi tanıyın

Kendinizi tanımak, ömür boyu süren bir maceradır. Ama her gün kendimiz için hedefler koyup sorular sorarak başarılır. Bu, her sabah yapmamız gereken bir içe dönüş egzersizidir. Bugün ve yarın ne istediğinizi sorun kendinize.

Gece vakti geldiğinde, gün boyu nasıl hissettiğinize bakın. İstediğiniz gibi hareket ettiniz mi? Kendinizi yine kendi değerlerinize göre ifade ettiniz ya da savundunuz mu? Bunu bir günlük ya da deftere not edin. Çok basit ama aydınlatıcı bir egzersiz bu. Kendinize sorular sorun, kendinizden cevaplar isteyin.

2. Duygusal düzenleme

Duygularınızı bir denge gibi düşünün. Aşırı uçlara gitmeye ya da dramatik olmaya değmez çünkü uzun vadede hep kaybederiz. Kimsenin sizi manipüle etmesine izin vermeyin ve öfke ya da kızgınlığa yenik düşmeyin. Mutlu edici bir dengeyi yakalamak idealdir. Asla duygularınızı sınıra itmeyin.

‘Düşmek’ ya da ‘patlamak’ üzere olduğunuzu fark ettiğinizde küçük, sessiz ve havadar bir oda hayal edin. Burası sizin düşünce sarayınız olsun. Hareket etmeden önce düşünün, akıl yürütün ve durumu analiz edin. Ancak kendinizi düzenlemeyi başardığınızda bir karar almalısınız. Ama önce hareket etmeden evvel size rahatlık veren o özel odayı düşünün.

Hiç kimse, hayatınız üzerinde sizden fazla kontrol gücüne sahip değildir. Bunu asla unutmayın. Bu yüzden, sakinliğinizi ya da kimliğinizi unuttuğunuzda size yabancı yerlere götürülmenize izin vermeyin. İç dengeniz üzerinde çalışın.

3. Empati

Empati hepimizin bildiği ve değer verdiği bir konseptir. Fakat gerektiği gibi pratiğe dökmeyiz. Kendimizi bize daha pozitif duygular aktaranların yerine koymamız daha kolaydır. Onlarla daha çok özdeşleşerek daha yoğun bir anlayış ve yakınlık geliştiririz.

Peki ya bir gün bizi rahatsız hissettiren biriyle empati kurmayı denersek? Mesela, size hiç saygısı olmayan patronunuzu ya da başkalarının arkasından konuşan sınıf arkadaşınızı düşünün. ‘Kendinizi onların yerine koymayı’ deneyin ve neler gizlediklerini keşfedin: öz güvensizlik, kendine saygı duymamak… Bunu deneyin, size çok şey öğretecek bir deneyim olacak.

4. Kendini motive etmek

Bugün keyfiniz yerinde olmayabilir. Ama şu andan itibaren basit bir egzersiz yapın: olumsuzlukları bir kenara bırakıp, bardağın dolu tarafını görün. Her gün sizi heyecanlandıran güzel bir şeyi hayal ederek kalkın yataktan.

“Umutsuz hayat, hayat değildir. Günlük motivasyonunuzu arayın.”

Bazen çok önemsiz bir şey bile bize faydalı olabilir: daha önce hiç gitmediğiniz o kafede zaman geçirmek, bir süredir görmediğiniz o kişiyi aramak, yeni bir elbise almak hafta sonu bir yerlere kaçmak, yoga ya da resim yapmaya başlamak. Biraz daha çok gülümsemek…

5. Sosyal beceriler

Biraz daha iyi iletişim kurmayı deneyelim. Sadece sözlerle değil, jestlerimizle de. Çevrenizdeki insanlara yaklaşın, gülümseyin, sırtlarını sıvazlayın ya da sarılın. Çevrenizdekilerin tepkilerinin farklı olduğunu göreceksiniz.

Pozitif duyguları arayın ve sunun. Karşınızdaki insanı daha iyi dinlemeye çalışın ve bakışlarını tarayın. Basit sözlerden çok daha fazlasını bulabilirsiniz böylece. Bunu pratik edin, duygusal zekanızı geliştirin ve başkalarını mutlu ederek kendiniz de daha mutlu olun.