Dizartri: Sebepleri ve Semptomları
Yazan ve doğrulayan psikolog María Alejandra Castro Arbeláez
Dil, günlük hayatımızın bir parçasıdır. İhtiyaçlarımızı diğer kişilere söylememizi sağlar. Kelimeleri söyleyemediğinizi düşünebiliyor musunuz? Bu, dizartriden muzdarip kişilerin yaşadığı şeydir. Bu yazımızda, dizartri nedir, yaygın semptomları ve sebepleri nelerdir ve tedavisi nasıl yapılır, bunları konuşacağız.
Dizartri Nedir?
Bu rahatsızlık, iletişimi ve yutmayı etkileyen nörolojik bir farklılıktır. Dizartriye sahip kişiler kelimeleri düzgünce üretemez ve telaffuz edemez, ayrıca yiyecekleri yutmakta da zorlanırlar. Bu mekanizmaları düzenleyen kaslar, kas tonusu eksikliği, kontrol ve koordinasyon problemleri sebebiyle bozulur. Dizartrinin en bilinen semptomları şunlardır:
- Dudakları, çeneyi ve dili hareket ettirmekte güçlük
- Ses tonunu ayarlamakta zorluk
- Nefes problemleri (örneğin, kısa kısa nefesler)
- Kelimeleri telaffuzda problemler
- Gevşek veya gergin kaslar
- Aşırı tükürük üretimi
- Bozuk konuşma
- Yavaş konuşma
- Gergin, nazal veya nefesli ses
- Yutkunma problemleri
Bu semptomların kişilerin sosyal yaşamlarındaki etkileri psikolojik problemlere sebep olabilir. Dizartriden muzdarip kişiler, günün sonunda klinik depresyondan da muzdarip hale gelebilir.
Farklı dizartri çeşitleri vardır:
- Flasid dizartri. Ses tonu ve fonatori kas hareketleri ile ilgili problemlerle karakterize edilir.
- Serebellar dizartri. Ataksik rahatsızlıkların spektrumundadır. Bu tip dizartrinin sebebi beyin yaralanmalarıdır. Hastanın hareket koordinasyonunda bir sıkıntı oluşur. Ritim modellerinde ve gönüllü konuşma hareketliliğinde problemler meydana gelir.
- Karışık. Bu, dizartrinin en kompleks formudur. Konuşma disfonksiyonu, ilgili motor sistemlerindeki farklı özelliklerin bir sonucudur.
- Ekstrapiramidal dizartri.
Bir de, üst motor nöronlar ile ilgili spastik dizartri vardır. Vücudun bir tarafında güçsüzlüğe ve kas spazmlarına neden olur.
Dizartri: Sebepleri
Dizartiden muzdarip kişilerin bir çeşit beyin yaralanması olmuştur ve bu da sesleri çıkarmakta ve kelimeleri oluşturmakta bir zorluğa sebep olmaktadır. Dizartrinin bazı sebepleri şunlardır:
- Sakinleştirici veya narkotik ilaçlar
- Kazalar (Kafa travması dizartriye sebep olabilir.)
- Beyin tümörleri
- Nörodejeneratif hastalıklar: Parkinson, Alzheimer, MS (multiple skleroz) ve ALS (amyotrofik lateral skleroz, Lou Gehrig hastalığı olarak da bilinir) örneklerden bazılarıdır.
- Ansefalit: Enfeksiyonlar, örneğin beyindeki enflamasyon ansefalite sebep olabilir.
Merkezi sinir sistemi enfeksiyonları, manganez zehirlenmesi, ateroskleroz ve idiyopatik dejenerasyon da dizartriye neden olabilir.
Dizartri: Semptomların Tedavisi
Dizartrinin tedavisi hastanın semptomlarına bağlıdır. En yaygın olanlar şunlardır:
- Yutma terapisi. Bu tedavi hareketliliği artırmak ve sorunu iyileştirmek için dudak, dil ve boğaz uyarımını içermektedir. Terapistler, dil hareketine etkisi olan ve yüz taklidini içeren teknikler kullanırlar.
- Oral rehabilitasyon. Bu, hastaya, çevresine, terapötik müdahalenin türüne ve terapiste bağlıdır. Temelde konuşma artikülasyonunu iyileştirmek için tasarlanmış bir dizi tekniktir. Terapistler, hastanın aktif katılımını içeren farklı egzersizler kullanır. Ayrıca hareketliliği ve koordinasyonu iyileştirmek için eklemleri uyarırlar.
- Duruş çalışması. Hasta sesleri doğru bir şekilde çıkarabilmek için nasıl duracağını ve nasıl hareket edeceğini öğrenir. İyi bir duruş artikülasyona, nefese ve yutmaya yardımcı olur.
- Yiyecek adaptasyonu. Bu, boğulma riskini azaltmak için farklı kıvamlarda yiyeceklerin verilmesidir. Bilim insanları her türlü yiyeceğin sorunlara neden olabileceğini öne sürseler de en önemli şey hastayı gözlemlemek ve tedaviyi hastanın ihtiyaçlarına göre uyarlamaktır.
- Artikülasyon müdahalesi. Bu, çene, dil ve dudakların koordinasyonunu güçlendirmek için uygulanan bir dizi tekniktir. Hastalar uzatma, projeksiyon, lateralizasyon ve rotasyon hareketleri üzerinde çalışırlar.
Disiplinlerarası Bir Yaklaşım
Dizartriyi tedavi etmek için disiplinlerarası bir yaklaşım gerekir. Hastaların doktorlardan, konuşma terapistlerinden, ergoterapistlerden ve psikologlardan yardım alması gerekir.
Bunların hepsi arasından en önemli olan konuşma terapistinin yaptıklarıdır. “Parkinson hastalığında dizartri ve disfajinin yönetiminde konuşma ve dil terapistinin rolü“ başlıklı bir çalışmada araştırmacılar, konuşma terapistlerinin müdahalesinin Parkinson hastalarında konuşma anlaşılırlığını geliştirdiğini ve ayrıca konuşma terapisinin yutma ile ilgili organları ve kasları güçlendirmeye yardımcı olduğunu keşfettiler.
Sonuç olarak bu durum hastanın hayat kalitesini etkilemektedir. Hastanın yaşadığı semptomların farkında olmak ve bir uzman tarafından yönlendirilen uygun bir tedavi planı oluşturmak çok önemlidir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Benaiges, I.C. & Farret, C. A. (2007). Papel de la logopedia en el tratamientoo de la disartria y la disfagia en la enfermedad de Parkinson. Neurol Supl, 3 (7), 30-33.
- González, R.A. & Bevilacqua, J.A. (2012). Las disartrias. Revista del hospital clínico universitario de Chile.
- Lami Alvarez, L. Disartria. Hospital Hermanos Ameijeiras. Recuperado de: http://www.sld.cu/galerias/pdf/sitios/rehabilitacion-logo/disartria.pdf
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.