Arada Bir Sıkılmak İyidir, Neden Mi?
tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Gema Sánchez Cuevas
Sıkılmak sizi korkutsa da, arada bir sıkılmak iyidir. Aslında kronik sıkılganlık oldukça tehlikeli bir durumdur. Bu durum, saçma saatlerde yemek yemek gibi bazı zararlı davranışlara sizi yönlendirebilir. Kronik sıkılganlık, aynı zamanda anksiyete, depresyon ve OKB için de risk oluşturmaktadır. Ancak arada bir sıkılmak, birçok ilginç faydayı da beraberinde getirebilir.
Birkaç önemli soruyu sormadan bu konuda daha derine inemeyiz. Peki neden sıkılmaktan korkuyoruz? Sıkılmak ne anlama geliyor? Neden her an meşgul olmak zorundayız? Hayatımızı boşa harcamaktan mı, yoksa kendimizle baş başa kalmaktan mı korkuyoruz?
“İnsanoğlunun sıkılganlık dediği şeyin içinde, tatlı ve huzur verici bir şey var; her şeyin ötesinde bu şey bilgece.”
– Miguel de Unamuno
Arada bir sıkılmak sağlıklı bir alışkanlıktır
Sıkılmak, sıklıkla isteksizlikle eşleştirilir. Söz konusu sıkılmak olduğunda, ‘yapmanız gereken ancak yapmadığınız bir şey var’ algısına düşersiniz. Bu nedenle sıkılan bir kişi, kendini eğlendirebilecek bir aktiviteyi meydana getiren bazı gerekli faktörleri kendine uyarlayamaz. Sıkıldığınızda ortaya çıkan bu üzüntü ve isteksizlik durumuyla nasıl baş edeceğinizi öğrenmeniz gerekiyor.
Yazının devamında görebileceğiniz gibi, ara sıra sıkılmak oldukça sağlıklı bir davranıştır. Çünkü sıkıldığınız zaman, daha öncesinde değersiz bulduğunuz birçok şeyin kıymetini bilmeye başlarsınız. Tarih boyunca birçok ünlü insan sıkılmanın yararlı taraflarını vurgulamaya çalışmıştır.
“Doğru zamanda sıkılmak zekice bir davranıştır.”
– Clifton Fadiman
Sıkılganlık yaratıcılığı teşvik eder
Sıkılmak, sonucu ne olursa olsun kaçınmak zorunda olduğunuz bir durum gibi gelir. Ancak bilim bunun tam da aksini söylüyor; bazı bilimsel çalışmalar, bu durumun zihinsel aktivitelere bazı yararlar sağladığı görüşünde.
İngiliz Psikoloji Topluluğunun yaptığı bir çalışmaya göre, sıkılmak gibi pasif aktiviteler aslında yaratıcılığı arttırıyor. Bu çalışmayla beraber, iş yerinde sıkılan insanların aslında çok da suçlanmaması gerekiyor. Ancak pek çok şirket, can sıkıntısını verimliliğe ve yeniliğe engel olarak görüyor.
Bu konuda yapılan başka çalışmalara göre, sıkılmak kişiyi yeni arayışlara yönlediriyor ve motivasyon sağlıyor. Örneğin işinizde sık sık sıkılmaya başladığınızda, belki de bu işin sizin için en iyi iş olmadığının farkına varabiliyorsunuz. Böyle bir durumda sıkılma hissi mevcut durumu daha iyi hale getirecek bir katalizör gibi işliyor.
Yaratıcı çocuklar sıkılır
Yakın zamanda yapılan bazı çalışmalar, sıkılma durumunun tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da yaratıcılığı arttırdığı yönünde. East Anglia Üniversitesinde yapılan bir çalışma, zihni sürekli meşgul tutmanın beyni geliştirdiği görüşüne karşı çıkıyor. Sürekli bir fikirle meşgul olma durumu, bireyin sosyal anlamda gelişmesini de kısıtlıyor.
Bu bahsettiğimiz çalışmalara göre, çocukların zaman zaman sıkılması hiç de kötü bir şey değil. Aksine, bu durum çocuklarda yaratıcılığın önünü daha fazla açabilir. Sıkıldıkları zaman kendilerine şu soruyu sormaları gerekiyor: ”Ben şu an ne yapıyorum?” Bu soruyu sorarak, sıkılma durumunu kafalarında normalleştirmiş olacaklar.
Sıkılmak toplum yanlısı davranışları teşvik eder
Bu kadarı yeterli değişmiş gibi, başka bir bilimsel çalışma da bu argümanları destekliyor. Limerick Üniversitesinin gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre, sıkılmak insanları daha empatik bir hale getirebiliyor ve böylece bu insanlar kendilerini sosyal hizmetlere adayabiliyor.
Sıkılan insanlar, yaptıkları eylemlerin anlamsız olduğunu düşünür. Bu nedenle çoğu zaman anlamlı eylemlerde ve davranışlarda bulunmak ister. Bu şekilde sıkılmak, toplu yanlısı olumlu sosyal davranışları teşvik edebiliyor; biraz garip görünse de, kişileri aslında hoş olmayan fakat anlamlı hissettiren davranışlara yönlendirebiliyor.
Zihninizin dinlenmesine izin verin
Yoğun bir programa sahip olmak ve günü organize bir şekilde yaşamak, zamanı iyi kullanmanızı sağlarken sizi üretken hissettirir. Ancak unutmayın, bazen durmanız ve yavaşlamanız gerekir. Dinlenmek her şeyden önce zihniniz ve bedeniniz için elzemdir.
Boş zamanlarınız için bazı aktiviteler bulmak isteyebilirsiniz, ancak hiçbir şey yapmamak da bir aktivitedir ve bazen buna ihtiyaç duyarsınız. Sadece kendiniz değil, yakınlarınızın da bu şekilde serbest zaman geçirmesine izin verin, ve hatta onları bunu yapmaları için teşvik edin. Sıkılmaktan korkmayın.
Uyanık olduğunuz her anı planlamaktan vazgeçin. Eğer çocuğunuz varsa, onun da boş vakit geçirmesini sağlayın. Çocuğunuz her anını oyun oynayarak geçirmemeli. Bırakın bazen sıkılsın ve düşüncelere dalsın. Sıkılmak nihayetinde onu daha verimli aktivitelere yönlendirecektir.
“Eğer yeter kadar boş vaktim varsa, bu süreyi sıkılmak için kullanırım. Çünkü sıkılmak da bir tür dinlenme şekli.”
– Juan Luis Cebrián
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.