Üç Cevap: Farklılıklar Hakkında Bir Hikaye

Farklılıklar hakkındaki bu hikaye Leo Tolstoy’un bir hikayesinden adapte edilmiştir. Bir zamanlar, her gün kar yağan ve herkesi titreten sert kışları olan bir kasaba vardı.

Bu kasabada çocukları olmayan bir çift yaşıyordu. Bu çift sürekli çok üşüyordu ve ne kadar sıcak olurlarsa olsunlar nadiren rahat hissedebilecek kadar ısınıyorlardı. İkisi de bu durumdan bıkmış haldeydi ancak bu konuda ne yapacaklarını bilemiyorlardı.

Diğer yandan, komşularından birinin büyük bir evi ve kocaman bir ailesi vardı. Bu komşuları hiç soğuk ile ilgili şikayet etmezdi, hatta aksine kış sırasında sıcak akşamların keyfini çıkarırdı. Çift bunu fark ettiklerinde neden komşularının da kendileri gibi üşümediğini merak etmekten kendilerini alamadılar.

Farklılıklar hakkındaki bu hikaye, komşularının onlara nazik bir şekilde cevap verdiğinden bahseder. Hava çok soğuk olduğu için, komşuları evinin duvarlarını ve tavanlarını çok sıcak tutan bir odun tipi ile güçlendirmek gibi bir önlem almıştı. Belki de bu çözümün onların da işine yarayabileceğini söyledi.

Evi Değiştirmek

Çift evlerinin duvarlarının ve tavanlarının son derece ince olduğunu fark etti. Bundan dolayı uzun bir süre boyunca para biriktirdiler, böylece evlerinin duvarlarını güzel, sıcak tutacak odunlarla güçlendirebildiler.

Yaz geldi ve birden dayanılmaz derecede sıcak hissetmeye başladılar. Rahatlamanın tek yolu evden çıkmaktı çünkü evin içi resmen bir fırına dönüşmüştü. Belki de kışın sıcak bir evleri olması için ödemeleri gereken bedelin bu olduğunu düşündüler.

Ancak, farklılıklar hakkındaki bu hikaye anlatır ki, kış geldiğinde hala bekledikleri kadar sıcak hissetmiyorlardı. Belki de artık bir zamanlar olduğu gibi titremiyorlardı ancak hala üşüyorlardı. Bu duruma üzüldükleri için konuyla ilgili bir cevap almak için komşularının evine tekrar gittiler.

İkinci Bir Cevap

Çift bu durumu komşularına anlattılar. Komşuları biraz düşündü ve onlara ihtiyaçları olan şeyin belki de iyi bir soba olduğunu söyledi. Belki bu şekilde duvarları güçlendiren odunları kaldırıp bu şekilde kışın gelen sert soğuklara dayanmak zorunda kalmadan yazın daha serin kalabilirlerdi.

Adam komşusunun sobasını gördü ve tam olarak nasıl göründüğünü hatırlamaya dikkat etti ki tam olarak aynı sobayı alabilsin. Soba büyük ve harikaydı ve çok güzel bir sıcaklık veriyordu. Komşularının önerdiği çözüm tamamıyla akla yatkındı. Aynı sobayı almak problemlerini kesinlikle çözecekti.

Farklılıklar hakkındaki bu hikaye, çiftin bir kere daha uzun bir süre boyunca para biriktirmek zorunda kaldığını anlatır. Sonunda, komşularının sobası kadar büyük olan bir soba almayı başardılar. Bu şekilde, duvarlardaki güçlendirmeleri kaldırıp odunları verandalarında depoladılar. Bu durumu takip eden kış, ilk defa, depoladıkları tüm yakılacak odunlar dolayısıyla soğuğu hissetmediler.

Farklılıklar Hakkında Bir Hikaye

Biraz zaman geçti ve yaz geldi. Planladıkları gibi evleri ferah ve rahat hissettirdi. Çift sonunda mutluydu. Kış gelmeden önce iyi bir miktarda odun depoladılar. Ne de olsa büyük boyutu dolayısıyla sobalarına sürekli odun atmak zorundaydılar.

Sonrasında, kış geldi ve beraberinde yeni bir hayal kırıklığı getirdi. Depoladıkları odunlar onlara sadece birkaç hafta boyunca yetmişti. Bundan dolayı adam duvarlardan biraz odun alıp onları sobada yaktı. Bu süreci birkaç kez tekrarladı. Farklılıklar hakkındaki bu hikaye, daha fazla odunu duvardan alıp yaktıkça daha da üşüdüklerini anlatır.

Sonunda, duvarlarından biri neredeyse tamamen yok olmuş durumdaydı. Tavandan odun alarak yakmaya devam ettiler. Bu durumu gözlemleyen komşuları çift ile ilgili endişelendi ve onlarla konuşmaya geldi. Sobaya odun atmak için evi yok etmenin bir anlamı olmadığını onlara açıkladı. Ve eğer tavanlarını da yok ederlerse soba onları donmaktan kurtaramayacaktı.

Çift üzgündü. Komşularının tavsiyesini takip etmiş olmalarına rağmen problemlerini çözememişlerdi. Peki şimdi komşu onlara ne tavsiye verecekti? Komşu bu sefer onlara üçüncü bir cevap verdi. Onun evi genişti ve büyük pencereleri vardı. Bu yüzden yazın sıcaklamıyorlardı, ayrıca büyük bir sobaya ihtiyaçları olmasının sebebi de buydu. Ve işte farklılıkları da zaten burada yatıyordu: başka problemleri çözmek için yaratılmış çözümleri ödünç almışlardı.