Mükemmeliyetçiliğin Doyumsuzluğu
Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González
Mükemmeliyetçi insanlar bıkıp usanmadan başarının peşinde koşarlar fakat hiçbir şey onlar için yeteri kadar iyi değildir. Beklentileri çok yüksek olduğu için genellikle tatmin olmazlar. Sürekli daha iyi şeyler yapabileceklerini düşünürler. Amaçlarına ulaşamamak onların stresli ve yorgun hissetmesine sebep olur. Mükemmeliyetçiliğin doyumsuzluğu onları bu duruma sokar.
İnsanların rutin hayatı uzun mesafeli bir koşuya dönüştüğünde, amaçlarına ulaşmak için yeteri kadar zamanları olmadığı hissine kapılırlar. Bu insanlar bir de mükemmeliyetçi olduklarında, zamanın azlığı onları endişelendirmez. Onları tam anlamıyla boğar.
Mükemmeliyetçi insanlar, çok fazla şey talep ettikleri için güvensiz hissetmeye meyillidirler. Yaptıkları her şeyde yüksek ölçüde bir mükemmeliyete kavuşma endişesi yaşarlar. Kim olduğumuz, değerlerimiz ve erdemlerimizin farkında olmak, bu gibi aşırı davranışlardan kaçınmamıza yardımcı olur.
“Yapabileceğiniz en değerli şey hata yapmaktır; mükemmel olarak bir şey öğrenemezsiniz.”
– Adam Osborne
Her ne kadar kulağa ironik gelse de, mükemmellik her zaman mükemmel bir şey değildir. Çoğu durumda, duygusal ve fiziksel sağlığımıza yarardan çok zarar getirir. İyi şeyler yapmayı istemek normal bir şeydir, yalnızca ne kadar ileri gideceğinizden emin olun.
Mükemmeliyetçiliğin Paradoksu
Yaptığımız şeyleri en iyi şekilde yapmaya çalışmamızda hiçbir sorun yok, fakat sınırlarımızı da bilmeliyiz. Mükemmele ulaşamadığımız için bıkkınlık hissetmek mükemmeliyetçiliğin ilginç bir paradoksudur. Böyle hissetmenin fiziksel ve duygusal sağlığımıza yorucu etkileri olur. Hatta, Yale Üniversitesinde yapılan bir araştırmaya göre, mükemmeliyetçilik yüksek depresyon ve intihar riski ile ilişkilendirilmektedir.
“Yeteri kadar iyi olmak yeteri kadar iyidir. Mükemmellik sizi her zaman koca bir külfete dönüştürür.”
– Rebecca Wells
Mükemmeliyetçilik genelde çocuklukta ortaya çıkar ve biz büyüdükçe artmaya eğilimlidir. Çoğu mükemmeliyetçi insan hayatının her alanında mükemmelin peşinde olsa da, bu durum her zaman böyle değildir.
Bazı insanlar yalnızca işlerinde, sporda ya da ilişkilerinde mükemmeliyetçidir; bazılarıysa her şeyde mükemmel olmanın peşindedirler. Konu mükemmeliyetçiliğe gelince pek çok faktörün etkin olduğu ortaya çıkar.
Mükemmeliyetçi İnsanların Deneyimledikleri Fiziksel ve Duygusal Belirtiler
Brock Üniversitesinde yürütülen bir çalışmada, yaşları 24 ve 35 arasında değişen 492 insanda mükemmeliyet ve sağlık arasındaki ilişki incelenmiştir. Bu çalışma sonucunda, mükemmeliyetçi olan insanların kötü hissetmelerinin ve uykusuzluk, ağrı ve yorgunluktan şikayet etmelerinin; mükemmeliyetçi olmayanlara göre daha yaygın olduğu görülmüştür. Mükemmeliyetçiliğin doyumsuzluğu yüzünden başarısızlıktan çok fazla korkarlar.
Mükemmeliyetçi insanlardaki yüksek ölçüde anksiyeteye güvensizlikleri de eklendiğinde öyle bir sıkıntıya girerler ki, anksiyete ağlamaları, aşırı yorgunluk ya da hatta amaçlarına ulaşamadıklarında motivasyon eksikliği ile karşılaşabilirler.
Görebileceğiniz üzere, mükemmeliyetçilik her zaman en iyisi için çabalamak anlamına gelmez. Aslında tam tersidir. Mükemmeliyetçilik canımızı okur ve yapacağımız hiçbir şeyin yeterince iyi olmayacağını söyler. Mükemmeliyetçiliğin doyumsuzluğu bizi hapseder.
“Üstün başarı mükemmelliği gerektirmez.”
– Henry James
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.