İnsan Beyninin Gizemleri
İnsan beyni sürekli inceleniyor . Ancak bilimin hala cevap vermeyi başaramadığı pek çok soru var. Yine de insan beyninin gizemleri arasında anlaşılmış olanlar var ve bunlar inanılmaz derecede büyüleyici.
İnsan beyni, insan vücudunun sadece% 2’sini oluşturmasına rağmen toplam oksijenin yaklaşık% 20’sini ve vücuda giren enerjinin% 20’sini tüketir. Beyne bir elektrot bağlayabilseydik, enerjisi 60 wattlık bir ampülü yakmayı başarırdı. Ancak bu gizemli organ tüm dünyayı değiştirmiştir.
“İnsan beyni bir sır olarak kaldıkça evren de bir gizem olmaya devam edecektir.”
– Santiago Ramón y Cajal
Nöronlarımız sadece mikroskop altında görülebilir. Beynimizde 100 milyardan fazla nöron vardır fakat bunlar çoğalamaz. Türümüzün bugünkü hâlini insan beynine borçluyuz. Ne var ki insan beyninin gizemleri hâlâ açığa çıkarılamadı. Şimdi gelin bunlardan bazılarına bir göz atalım.
1. Belleğin sırları
Yeni bir şey öğrendiğinizde, beyniniz değişir. Ancak bilim adamları bu değişikliklerin ne olduğunu veya ne tür sonuçları olduğunu hâlâ tam olarak bilmiyorlar.
İnsan beyniyle ilgili en büyük gizemlerden biri, farklı türdeki hatıraların nasıl aktifleştirildiğidir. Uzun süreli hafıza ve kısa süreli hafıza vardır. Ayrıca tam verilerden sorumlu olan açıklayıcı bellek ile yüzmek gibi eylemlerden sorumlu açıklayıcı olmayan bellek vardır.
Bilim adamları, bu farklı bellek türlerinin hepsinde ortak bir unsur olduğunu düşünüyorlar, ancak moleküler düzeyde bunu henüz keşfetmiş değiller. Ayrıca anıların nasıl ve neden değiştirildiğini veya silindiğini de bilmiyorlar.
2. Duygular
Duygular da insan beyninin gizemleri arasındadır. Her şeyden önce, duyguları nörolojik bir perspektiften nasıl tanımlayacağımız konusunda hala bir fikir birliği yoktur. Serebral durumlar oldukları ve gerçekler ile olaylara değer vermemizi sağladıkları bilinmektedir. Ayrıca onlardan faydalanarak eylem planları oluşturduğumuzu da biliyoruz. Ancak bilimsel topluluk bu konuda hemfikir değil.
Duygular fiziksel bir referansa sahip. Kas gerginliği, nabız, vücut ısısı vb. değişimleri beraberinde getirirler. Beyinde nörotransmiterler bakımından da değişimler gerçekleşir. Ancak bu süreçlerin detayları hâlâ bilinmemektedir.
3. Zekanın gizemi
Nörolojik bir bakış açısından, zekânın ortak bir tanımı yoktur. Tabii ki, değerlendirme ve ölçme konusunda fikirler vardır. Ancak, bir insanın entelektüel kapasitesinin bir tanımı olarak hizmet eden tek bir serebral şema yoktur.
Bazı çalışmalar zekanın çalışan bellek ile ilişkili olduğunu ileri sürmektedir. Her durumda, bu tür çalışmalar kesin değildir. Bildiğimiz şey, entelektüel fenomenleri yürütmek için beynin farklı alanlarını ve çeşitli düşünce mekanizmalarını kullanıyor olmamızdır. Ancak zeka, insan beyninin en büyük gizemlerinden biridir.
4. Neden uyuyoruz?
Uyku eylemini daima dinlenmekle ilişkilendirmişizdir. Bununla birlikte, son birkaç on yılda, beynin uykuda aktif kaldığını keşfettik. Hatta beynin uyku sırasında daha da aktif olduğu anlar vardır.
Şu anda, bazı hipotezler daha çok kabul görse de neden uyuduğumuzu bilmiyoruz. Bazı rejeneratif fonksiyonlara sahip olması mümkün olsa da, bu kesinlikle tek sebep değildir. Uykunun problem çözmede ve bilginin sabitleştirilmesinde yardımcı olduğu şeklinde hipotezler vardır.
5. Bilinç
Bilinç felsefi, psikolojik ve antropolojik bir kavram olmasının yanında nörolojiktir de. Bugün, maddi şeylerle temasın beyinde küçük değişiklikler yaptığını biliyoruz.
Bununla birlikte, insan beyninin en büyük düşmanlarından biri, farklı bilinç seviyelerinin nasıl üretildiğidir. “Daha yüksek bilinç” veya evrensel gerçekliği objektif olarak kabul etme yeteneği, serebral devrelerin devasa bir geri bildirim sisteminin sonucu gibi görünmektedir. Fakat bu fenomen hakkında çok az şey biliyoruz.
6. Gelecek ve insan beyni
İnsan beyninin en olağanüstü güçlerinden biri, geleceği simüle etme yeteneğidir. Yani ne olacağını öngörmek, tahmin etmek veya bu konuda akıl yürütmek. Zekamızın ve potansiyelimizin inanılmaz bir ifadesidir.
Ama beynin bunu nasıl yaptığını tam olarak bilmiyoruz. Modeller yaratmak ve bunları hatıralarımızla çeliştirmekle ilgili olduğunu düşünüyoruz. Ne var ki mekanizmalar birer gizem olarak kalmaya devam etmekte.
7. Zaman fenomeni
Beynin eş zamanlı olarak gerçekleşen şeyleri işlemede bazı problemleri olduğu görülüyor. Bu, farklı hızlarda iki veya daha fazla şey olduğunda meydana gelir. Beyin, bunları senkronize edilmiş gibi algılamaya çalışır. Yani aynı hızda meydana geliyormuş gibi. Ancak bunun, yaşlılarda disleksi ve düşme gibi ilginç sonuçları vardır. Nien mi? Bilmiyoruz.
Nöroloji alanında büyük adımlar atmış olsak da, insan beyninin nasıl çalıştığı konusunda hala çok sayıda gizem ve soru var. Beyin çok karmaşık bir organdır ve bir düşünürseniz beynimizin nasıl çalıştığını anlamak için yine beynimizi kullanıyoruz.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.