Ateizmin Nüansları
Yazan ve doğrulayan psikolog Cristina Roda Rivera
Ateizm, bir Yaratıcı ya da bir ilahi varlığın bulunmadığı inancıdır. Basit, değil mi? Bu konu ile ilgili araştırma yapmaya başlamamdan önce bunun basit olacağını, ve sınıflandırmaların sadece ateist olmayan kişiler için karmaşık hale geleceğini düşündüm. Ancak hiçbir şeyin gerçekten bu kadar uzak olamayacağını fark ettim. Bugün, ateizmin nüansları hakkında konuşacağız.
Farklı ateizm türleri bulunmaktadır. “İnançsızlık” dünyanın her yerinde aynı değildir, ve herkes aynı türde bir ateizmi kabul etmez.
Bu değişkenliğin ateistlerin bazı inananlara benzemeye başlayacakları korkuları ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Bu söylediğim kulağa hakaret gibi gelse de, durum daha ziyade herhangi bir dogmatik ya da aşırı pozisyonu reddetmek ile ilgili.
Yine de, bazen ateizm dini tutuculuk kategorisine düşebilir. Genel olarak, ateizmin genel amacı dine inanmanın Noel Baba’ya inanmak gibi olduğu seküler bir toplum oluşturmaktır. Diğer bir deyişle, bu, bilimsel herhangi bir temeli olmayan bir inançtır.
Ancak bu, bunun otomatik olarak olumsuz bir şey olduğu anlamına gelmez, ancak bunu tam olarak bu şekilde kategorize etmeliyiz: bir inanç. Seküler bir devlet, birini rahatsız etme olasılığı her zaman var olsa da bu tür bir karşılaştırmaya izin verilen bir devlettir. Dİni bir toplumda bir kişi böyle bir fikri ifade ettiği için idam edilebilir.
Ateizm: Nüanslı Bir İnançsızlık Biçimi
Anthony Flew ve Michael Martin gibi filozoflar, ateizmin nüansları olarak bahsedebileceğimiz bazı şeyleri ortaya koyuyor. Pozitif ateizm (güçlü) ile negatif ateizm (zayıf) arasında bir ayrım yapıyorlar.
- Pozitif ateizm, hiçbir tanrı olmadığını bilinçli bir şekilde doğrulamaktır.
- Negatif ateizm ise hiçbir tanrı olmadığı inancı değil, bir inançsızlık durumudur.
Bundan dolayı, pozitif ateizm şu beyanı doğru kabul eden ateistleri tanımlamak için kullanılan genel bir terimdir: “Tanrı yoktur“. Pozitif ateizmin Tanrının var olmadığını kanıtlamak için zaman harcamış olduğu söylenebilir. Diğer yandan, bir negatif ateist “Tanrıya inanmıyorum” diyebilir çünkü bunu çürütülmesi gereken bir fikir olarak dahi görmeyebilir.
Diğer yandan, Agnostisizm tamamıyla belirsizlik ile ilgilidir. Agnostikler Tanrının var olup olmadığını bilmezler, çünkü insanların bir tanrının varlığını doğrulayabilecek ya da inkar edebilecek bilgiye sahip olmadığını söylerler. Pek çok insan agnostisizmin korkaklar için ateizm gibi olduğunu düşünür. Bunun nedeni, mantıklı bir şeye inanmanız ya da inanmamanız gerektiğini savunmalarıdır.
Gerçek ve hayali şeyler (periler ve deniz kızları gibi) arasında ayrım yapmak için rasyonel araçlara sahip olduğumuz gerçeğine karşı çıkamazsınız. Ancak, gerçek dünyada Tanrının var olmadığını hala açık bir şekilde inkar edememekteyiz.
Kelimenin sahip olduğu bu farklı anlam ayrımları ateist inançların çeşitliliği için var olan gerekçelendirme türlerini daha iyi anlayabilmenize yardımcı olabilir. Bir argüman ateizmin bir türünü haklı çıkarmak için işe yarayıp bir başkası söz konusu olduğunda işe yaramayabilir.
Sosyal stigma, siyasal baskı ve hoşgörüsüzlük dünyadaki ateistlerin sayısını tahmin etmeyi zorlaştırmaktadır. Bu sayı milyarlarca olabilir!
Ateizmin Gerekçesi
Ateizmin nüansları içerisinde olan bir diğer şey, farklı insanların bu durumu nasıl açıkladığıdır. Elde olan bilgiler, bunların neyi ima ettiği ve nasıl yorumlanmaları gerektiği hakkında pek çok tartışma bulunmaktadır. Ayrıca; insan yaşamında argüman, akıl yürütme, inanç ve dindarlığın rolü hakkında da bazı meta epistemolojik endişeler vardır.
Ateizm fikri, kendisini yalnızca kanıtların Tanrı olmadığını ileri sürdüğünü değil, bunun yanı sıra kanıta dayalı inançlara duyulan daha geniş olan ihtiyacı savunurken de bulabilir.
Ateistler, bir kişinin aksi yönde bir kanıtı olmadığı için doğaüstü bir varlığa inanmasının makul olmadığını öne sürmüşlerdir. Bu bağlamda, aksine dair bir kanıtınız olmadığı için kanser olduğunuzu düşünmenin de mantıksız olduğunu savunmaktadırlar.
Tanrı Hakkında Tartışmak Mantıklı Mı?
Hadi ateizme diğer yaklaşımlara bir göz atalım. Bir tartışma ailesi, uzmanların bazen tümdengelimli ateoloji egzersizleri olarak adlandırdıkları bir şeydir. Bu egzersizler Tanrının varlığının imkansız olduğu sonucuna varırlar.
Bir diğer önemli ve etkili argümanlar grubu ise tümevarımlı ateoloji kategorisine dahildir. Bu olasılıksal argümanlar genelleştirilmiş ıstırap, inançsızlık ve biyolojik ve kozmolojik keşiflerin yanı sıra doğal dünyayı da işin içine sokar.
Başka bir yaklaşım bilişsel olmayan ateizmdir ve Tanrının anlamlı olduğu ya da hakikat veya yalan düzleminde değerlendirilebilecek herhangi bir içeriği olduğu fikrini reddeder. Bunun yerine, dini eylemler daha ziyade bir duygu karmaşası veyahut manevi tutkunun bir ifadesidir.
Diğer yandan, tümevarımsal ve tümdengelimci yaklaşımlar Tanrı hakkındaki onaylamaların anlamlı olduğunu ve doğru ya da yanlış olarak etiketlenebileceklerini kabul etmeleri bakımından bilişseldir.
Sonuç Olarak
Tanrının var olup olmadığı sorusu biyoloji, fizik, metafizik, bilim felsefesi, etik, dil felsefesi ve epistemoloji ile ilgili konulara yayılır. Ateizmin mantıklılığı ayrıca dünyanın tam bir kavramsal ve açıklayıcı tanımının genel bir adaptasyonuna da dayanır.
Kişisel bir düzeyde, ben Tanrının her bir kişi için farklı bir şey olabileceğini düşünüyorum. Varoluşsal problemlerimi çözmediği için dini bir Tanrı fikri ile ilgilenmiyorum. Diğer bir deyişle, bu, her şeyden çok kişisel ve öznel bir karar. Herhangi bir gelişmiş toplumda, bu konumların ikisi de yan yana var olabilmeli.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.