Aşkımız Neden Tükenir?

Aşkın neye benzediğini, geçtiğimiz aşamaları ve onu canlı tutmak için ne yapmamız gerektiğini hepimiz biliyoruz… ama, aşkımız tükendiği zaman ne olur?

İnsanlar aşık olur, fakat aynı zamanda aşkları biter. Soru şu ki bu nasıl ve niçin olur. Önleyebilir miyiz? Aşkın tükenişi kaçınılmaz mıdır?

Fiziksel ve zihinsel çekim

Aşık olduğumuzda, başka bir insana karşı çekim hissederiz. Peki, neden bir anda bu çekimi tükenir? Eşimizden “bıkmış” hale mi geldik?

Etkilenme aşkın ilk aşamalarından biridir ve zamanla kaybolur. Bir telefon geldiğinde veya çıkma teklifi aldığınızda midenizde hissettiğiniz o kelebeklere ne oldu, nereye gittiler? Çekim en azından kısmen fiziksel bir olay olduğuna göre ve bedenlerimiz zamanla değiştiğine göre, çekim de azalabilir.

Alışkanlığın gücü

Sıkıntı ve monotonluk hiç hoşumuza gitmeyen iki şeydir. Önceleri her şey yeniydi, şimdi ise her şey aynı. Hoş bir sürprizin hissiyatı nerede kaldı? Artık birlikte planlar yapmıyoruz. Doğaçlama yok.

İlişki bir alışkanlık halini aldığında, çoğunlukla ortadan kaybolan şeylerden biri de fiziksel temastır. Yakınlığımızı göstermekten çekinmeye başlarız ve eşimizle konuşurken şefkatli sözcükler ve sözler kullanmayı bırakırız. Rahat görünen bir rutine kapılırız ancak zamanla eşimizden sıkılmaya başlarız, ve en önemlisi de, daha önce hiç dikkatimizi çekmeyen hataları görmeye başlarız.

Yıkıcı eleştiriler

Eşimiz neden başlarda mükemmeldi ama artık değil? Bu hatalar nasıl bir anda ortaya çıkar? Yoksa biz kör müydük? Çok bilinen aşık olma evrelerinden biri de eşimizin kusursuz ve harika olduğuna inanmamızdır. Ancak, zaman geçtikçe, onları gerçek oldukları gibi görmeye başlarız.

Alttan almaya alıştığımız davranışlardan rahatsız olmaya ve eşimize, onu kırabileceğimizi bile düşünmeden, aklımıza geleni söylemeye başlarız. Önceleri empati kurardık ve anlayışlıydık ama sonra birden tek yaptığımız söylenmek ve kavga etmek oldu.

İletişimsizlik

İletişim ilişki için esastır. Eşinizle iletişim kurma yetinizi kaybederseniz, ilişki tehlikeye girer.

Eşlerimizle etkileşim içinde olmalıyız, ancak şunu unutmayalım: tartışmamız değil konuşmamız gerekli. Hayalleri ve duyguları paylaşıp partnerimize güvenmek önemlidir. Aramızdaki çekim kaybolduğunda bunu yapma isteğimizi de kaybederiz. Eşimizi bir yabancı gibi görmeye başlarız.

Önemsemenin ince çizgisi

Muhtemelen bu sözü duymuşsunuzdur, “Sana aşık değilim ama seni önemsiyorum.” Yukarıda bahsedilen her şey aslında bu söze varır. İşte bu noktada aşkı ve önemsemeyi ayıran ince çizgiyi fark etmeye başlarız.

Artık aşık olmamamıza rağmen, hayatımızı paylaştığımız bu kişiye değer veririz. İyi ve kötü anlar oldu ve biz hepsinin tadını çıkarttık. Partnerimiz hayatımızın önemli bir kısmını oluşturdu, ve onun için sadece iyi şeyler diliyoruz; ancak aşkımız son buldu.

Yukarıda bahsedildiği gibi, alışkanlıklar ve geçen zaman inancın yitirilmesine ve iletişimsizliğe öncülük eder. Tüm bunlar aşkın önemsemeye dönüşmesinde rol oynar.

Ve şimdi büyük soru: aşkın bitmesini önleyebilir miyiz? Değişir. Bütün çiftler aşklarını uzun süreli olarak koruyamazlar ve bazen aşkın bir geçerlilik süresi olduğu söylenir. Belki de ilişkilerin bitiş süresinde kişilik de bir rol oynar. Mizah, pozitiflik, ortak ilgi alanları, birlikte eğlenmek – tüm bunlar yardımcı olabilir, ancak nihayetinde bu kim olduğumuza ve nasıl hissettiğimize bağlıdır.

Bütün aşklar dostça bir önemsemeye mi dönüşür? Sizce aşkın bitişi engellenebilir mi?

Ana resim için villorejo’ya teşekkürler.