Aşık Olmayı Öğrenmek İçin Sevmeyi Bırakın
Hayatımız boyunca pek çok insanı severiz ve aşık oluruz – çiftler, arkadaşlar, aile – peki acaba sevmekle aşık olmanın farkını biliyor muyuz?
Filozof, yazar ve girişimci Paul Hudson, Daily Elite’te bir köşe yazısı kaleme aldı ve birine aşık olmakla onu sevmek arasındaki on farkı açıkladı. Sevgi kelimesi bir miktar aidiyet ve bağlılık içeriyor. Öte yandan aşk ise daha özgür bir his veriyor.
“Sana tahammül etmek istemiyorum, seni sevmek ve varlığına saygı duymak istiyorum”
– Walter Riso
Sağlıklı bir sevgi
Arjantinli psikolog Walter Riso, bize sağlıklı bir şekilde sevmemiz için sevginin şu üç yönünü vermemiz gerektiğini söyler.
- Eros. Tutkulu aşk, cinsel arzu, kara sevda. Bu sevginin bencil olan tarafıdır, karşımızdaki insana sahip olmak isteriz. Tamamlanmamış bir sevgidir, bir şeyler eksiktir.
- Philia. Bu, ikilinin arkadaşlığıdır. Burada önemli olan karşılıklı olmasıdır. Birlikte keyiflenmek, eğlenmek ve güven duygusu esastır. Zamanla azalan Eros’un aksine, Philia geçen yıllara karşı güçlü ve dayanıklıdır.
- Agape. Kendini düşünmeyen sevgidir. Karşımızdaki kişi hatalı olduğunda veya neşeli olduğumuzda hissettiğimiz sevgidir.
Bu yüzden, tek bir tür romantik sevgi yoktur, tam anlamıyla ve birlikte verilmesi gereken üç tür sevgi vardır: Eros, Philia ve Agape. Bunlardan birinin eksik olması halinde o sevgi tamamlanmamış olacaktır. Bir şeylerden yoksun olduğu için de bizi mutlu hissettirmeyecektir.
Sevmek öğrenmektir
Yaşadığımız sürece bize ezber yapmamız ve üretken profesyoneller olmamız öğretildi. Ama bize temel bir şey aslında öğretilmedi: duygularımızı yönetmek.
“Aşk bencilliğin yokluğudur.”
– Erich Fromm
Yazar, eğitimci ve girişimci Borja Vilaseca diyor ki, her şey bilgiyle başlar ve daha sonra anlayış gelir, böylece sevebilmek için kabullenmek mümkündür.
Sevmeyi öğrenme yolunda en büyük düşmanlarımız şunlardır:
- Ego. Bu insanın kendisine karşı hissettiği aşırı ve dengesiz sevgidir. Ego öğrenmeyi engeller, çünkü insan kendisinin her şeyi zaten bildiğine inanmaktadır. Kibirlenirler ve başkalarını sevemezler. Ego çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir: istediğimizi elde edemediğimiz zaman duyduğumuz öfke, başkalarını kontrol etme arzusu, en iyi ve en çok nefret edilen kişi olduğumuz düşüncesine sahip olup bununla gurur duymak, tüm bunlar diğer insanlardaki iyi yanları görmemize engel olur.
- Kendini kandırma. Kendimizi sürekli olarak kandırırız, kendimize öyle olmadığı halde her şeyin iyiye gittiğini söyleriz. Düşündüklerimiz ve gerçeklik arasında bir fark olabileceğini fark etmeksizin kendimize söylediğimiz şeyin doğru olduğuna inanırız.
- Korkaklık. Korkaklık bizi sınırlandırır, gerçekte olduğumuz gibi olmaktan bizi alıkoyar. Cesur olmalıyız, kendimizle yüzleşmeli ve cesurca üzerine gitmeliyiz. Kendimiz olmak için meydan okumalıyız.
- Tevazudan yoksun olmak. Hatalarımızın bilincine varmamız ve onlardan ders çıkarmamız her zaman önemlidir. Hatalarımızı kabul etme konusunda mütevazı olmak bize kendimizi ve diğerlerini sevebilme yolunu gösterir.
- Tahammülsüzlük. İnsanlar size deli olduğunuzu söylediklerinde veya bir şey yapmamanızı istediklerinde, kendinizi dinleyin, kalbinizin size ne dediğini ve nasıl hissettiğinizi anlayın. Asla yılmayın. Kararlı olmak aklınızın belirlediği her şeyi elde edebilmenizi sağlayacaktır.
- Korku. Korku bizi karar verdiğimiz ve yapmayı gerçekten istediğimiz şeyi yapma konusunda kör eder. Aşkta, yaralanmaktan ve reddedilmekten korkarız, ama esas sevgi her zaman risk taşır ve her durumdan bir şeyler öğrenmemiz gereklidir.
Ve unutmayın ki bir başkasını sevebilmek için kendimizi sevmeye başlamak, kendimizi kabullenmek, kendimize yalan söylememek şarttır. Başkalarıyla yaşadığımız ilişkiler, kendimizle olan ilişkimizin birer yansımasıdır.
Başkalarını sevmek onları suçlamamak, yargılamamak ve eleştirmemektir. Sevgi bilgeliktir. Cehaleti ve bilinçsizliği anlamaktır.
“Göz kapalı olmadığı zaman sonuç görüntüdür. Akıl kapalı olmadığı zaman sonuç bilgeliktir.
Ve ruh kapalı olmadığı zaman ise sonuç sevgidir.”– Çin Atasözü
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.