Isabel Allende'nin Unutulmaz 5 Sözü

Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González

Tarafından yazılmıştır Valeria Sabater

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Isabel Allende’nin dillendirdiği ve burada bir araya getirdiğimiz sözler, tutku ve bağlılıkla dolu. Aynısı romanları ve Allende’nin kendisi için de geçerli. Bunlar sevginin, şiddetli bir kararlılığın ve Allende’nin üstesinden geldiği her şeyin bir mirasıdır. Allende’nin, Eva Luna ve Ruhların Evi gibi kitaplarındaki harika karakterleri sayesinde, hayatı ve mücadeleyi öğreniyoruz.

Isabel Allende’nin kişisel projeleri, edebi eseri kadar dikkat çekicidir. Şilili bu büyük yazar bir aktivist ve Latin Amerika’daki en ilham verici feministlerden biridir. Ayrıca karizmatik bir konuşmacı ve iletişim ustasıdır. Allende ne istediğini bilen bir kadın ve yazma becerisi sayesinde ilham olma ve farkındalık yaratmaya hayatını adamıştır.

Allende bir gazeteci ve yorulmak bilmeyen bir anlatı ustasıdır. Kadınlara ses vermeye adamıştır kendini. Eserlerinin çoğunu destekleyen psikolojik çerçeve olağanüstü ve kayda değer.

Kitaplarını meraktan elimize alıyoruz, ancak birkaç sayfa içinde, insanlık hakkında anlattıklarından öyle etkileniyoruz ki. Mizah, trajedi, fantezi ve yaşamın kendisi onun kitaplarında en çıplak hâliyle ortaya konuyor. Eserleri bizi kucaklıyor ve bir değil onlarca ders veriyor bizlere.

Isabel Allende’nin bazı sözleri üzerinde düşünmeye her zaman değer. Bu sözler bizi kitaplarına geri götürerek değerli dersler ve harika fikirler sunuyor.

Isabel Allende’nin Sözleri

Sevgi ve Gölgeler, Paula, Eva Luna, Talihin Kızı… Isabel Allende pek çok kitap yazdı. 65 milyondan fazla basıldı kitapları ve 30’dan fazla dile çevrildi.

Okuyucusu olan herkesin bu kitaplar içinde bir favorisi olabilir ve eserlerinin her biri de kendi başına değerlidir Özü itibariyle kolay anlaşılan ve karakterleriyle okuyucusuna ilham veren kitaplardır. Bütün karakterleri büyülü vebir o kadar da ulaşılabilir.

Şimdi göreceğimiz sözler, eserlerinden alınmıştır.

1. Ölüm unutmaktır

“Ölüm yok, kızım. İnsanlar sadece onları unuttuğumuz zaman ölürler… Beni hatırladığın sürece hep yanında olacağım.”

– Eva Luna

Isabel Allende, ölüm deneyimiyle pek çok kez yüz yüze gelmiştir. Kızı Paula’yı kaybetmek onun için özellikle zor olmuştu. Sevdiklerinden ayrılmak, kimsenin hazırlanmadığı bir sınavdır. Yine de, isteksizce de olsa, öfke ve büyük acı duyarak bunu yapmak zorundayız.

Ancak acımızın ötesinde rahatlama vardır. Sevdiklerimizi canlı tutan anılarımızın ışığı. Bu dürtü, artık var olmayan biriyle bağlantı kurmanıza izin verir. Sizinle birlikte kalmalarını ve her gün kalbinizde o alanı işgal etmelerini sağlar. Sevdiğiniz insanları, hayalleriniz ve anılarınızda her zaman hayata döndürebilirsiniz .

2. İlham ve yaratıcılık

“Bana ilhamın durgunluktan ve yaratıcılığın hareketten doğduğunu anlatmıştın.”

– Japon Sevgili

Bu, Allende’nin Japon Sevgili adlı kitabındaki en güzel ve gerçek sözlerden biri. Kitapta, genç Alma Velasco ile Ichimei adlı Japon bahçıvanla tanışıyoruz. Bu iki karmaşık karakter bizi sosyal bakımdan tarihi bir dönemde yaşanan bir hikayeye götürüyor.

Ichimei bizi sanat ve mesleğine götürür: bahçecilik. İlham ve yaratıcılığın, hareketin ve durgunluğun el ele gittiği, dinlendirici ve aktif bir sanattır.

3. Mutluluk cesur olmak demektir

“Sırf kibir yüzünden yaptığım tüm diyetlerden, yemeyi reddettiğim bütün leziz yemeklerden pişmanım. Diğer öncelikler ya da tutucu değerlerim nedeniyle elimden kaçmasına izin verdiğim sevme fırsatlarından pişman olduğum kadar pişmanım.”

– Afrodit

Yoğun yaşamak, bir kitabın sayfalarını çeviren biri gibi günlerin geçip gitmesine izin vermemek demektir. Her satırın ve kitabın anlattığı hikayenin tadını çıkarmalısın. Var olmak; hissetmek, cüret etmek, diyetleri unutmak, tadını çıkarmak, ıslanmaktan endişe etmeden yağmurda koşmaktır. Yarın için endişelenmeksizin kaybetmekten ve yaşamaktan korkmadan sevmek demek. Günün sonunda, gerçekten sizi korkutması gereken iey, yaşanmamış bir hayattır.

4. İçimizdeki canavarlar

“Hepimizin ruhunun karanlık girintilerinde iblisler var. Ama eğer onları ışığa çıkarırsak, iblisler küçülür, zayıflar, sessizleşir ve sonunda bizi huzur içinde bırakır.”

– Deniz Altındaki Ada

Bu sözlerin gerçekliğini inkar edebilir miyiz? Hepimiz gölgelerde gizlice dolaşan canavarlara sahibiz. Arzularımızı, hayallerimizi ve hedeflerimizi bulanıklaştırıyorlar. Varlığımızın dışarı atılması, iyileşmesi ve onarılması gereken olgunlaşmamış bölümlerine gizlenirler. Şeytanları kendi işlerine bırakmak yerine, onlarla başa çıkmak zorundayız. Kendini gerçekleştirmenin tek yolu budur.

5. Duygularınız için sorumluluk alın

“Her insan duygularından sorumludur ve hayat adil değildir.”

– Günlerimizin Özeti

Er ya da geç, hepimiz hayatın adil olmadığı şeklindeki basit ama kategorik sonuca ulaşırız. Bir an, değişken ve acımasız olabilirken bir sonraki güzel ve mükemmel olabilir . Pek çok koşulun kontrolümüzden dışında olduğu bu senaryoda yapabileceğimiz şey, ne olduğumuz ve hissettiklerimiz için sorumluluk almaktır.

Her bir engelle karşılaşma şeklimiz hayatımızın kalitesini belirleyecektir. Duygusal sorumluluk, karmaşık bir dünyada denge ve esenliğin anahtarıdır.

Allende’nin bu listede olması gereken daha pek çok alıntısı var. Hepimizin defterlerimizin kenarlarına yazdığımız favori sözleri var. Burada seçtiklerimiz, bu unutulmaz yazarı karakterize eden insanlık, psikoloji ve duygusal inceliğin küçük bir örneğidir.