Geçmişi Unutmak İstiyorum Ama Nasıl Yapacağımı Bilmiyorum

Geçmişin, süreklilik arz eden bir çalışma olduğu söylenir. Bu, tecrübe ettiğimiz geçmişin, içimizde ya da başka bir şekilde yaşadığı anlamına gelir. Bu kaçınılmaz bir durumdur. Ancak, geçmişte yaşanan olumsuzlukların üstesinden gelemezsek, uçurumun kenarında kapana kısılırız.

Miguel Hernandez’in bir şiirinde şu ifadeler geçer: “Her şey gelir ve gider ama biz devam etmeliyiz.” İşte bu tam olarak ifade etmek istediğimiz durumdur. Geçmişimizden ya da yaşadığımız olumsuz deneyimin izlerinden kaçmak imkansızdır. Bu nedenle, geçmişin üstesinden gelmek aslında ilerlemektir.

Geçmişin üstesinden gelmenin tek yolu, onu iyice anlamak ve incelemektir. Bizi soktuğu kalıbın şeklini tanımlamalı ve ondan bir şeyler öğrenmeliyiz. Geçmişimizi analiz etmek yerine ona bağlı kalmaya çalışırsak, bizi girdabına çekmeye devam edecektir.

Geçmişimiz değişmez

Geçmişin üstesinden gelmemizi engelleyen faktörlerden biri, olanları kabul etmemizin zorluğudur ve bundan da bir geri dönüşü yoktur. Bu açık bir gerçek olsa da insanlar mantık dışı hareket edebilen canlılardır. Her ne kadar olumsuz bir olayın yaşanmasından şikayet etmemiz yararlı olmasa da, bazen nedeninin önemi olmaksızın hepimiz bunu yapıyoruz.

Bu durum, olumsuz bir olayın bizi rahatsız ettiği şey hakkında açığa çıkarmadığımız duygularımız olduğunda gerçekleşir. Bir dereceye kadar suçluluk da söz konusu olabilir. Başka zamanlarda, bir suçu, şikâyeti ya da bize karşı yanlış yönlendirilen bir eleştiriyi affetmek için zor zamanlar yaşarız. Başkalarını affedemediğimiz için, bazen kendimizi de affedemeyiz. Bilinçli ya da bilinçsiz olarak, kendimizi kötü gördüğümüz bir özelliğimizden ötürü cezalandırırız.

Bu bağlamda, geçmişi yansıtan bir soru ortaya çıkıyor: olanları düzeltmek mümkün mü? Cevabı ise şudur: sorunu çözmek için hala yapılabilecek bir şey varsa, bunun üzerine gitmelisiniz. Pişmanlık veya isyankarlık ile hareket etmek yerine, sorunu çözmek için yapılması gerekenleri basit bir şekilde hayata geçirin. Sorunu düzeltmek artık mümkün değilse, oradan ayrılmalı, bu durumdan ders almalı ve hayata devam etmelisiniz.

Geçmişin üstesinden gelmek için kabul edin ve gitmesine izin verin

Geçmişin üstesinden gelemediğimiz zaman, kendimizi hayali senaryolarda buluruz. Sürekli olarak “ya şöyle olsaydı” ya da “ya böyle olsaydı” diye düşünür dururuz. Bu şekilde düşünmek bizi sadece aşağıya çeker. Muhtemel sonuçlarla ilgili hayaller kuruyoruz ve sahip olamadığımız bir yaşamı özlüyoruz. Ancak ne kadar hayal edersek edelim, yaşanılan gerçeklik değişmez. Sadece ağır ve sürekli yenilenen bir hayal kırıklığıyla yaşamaya çalışırız.

Geçmişi kabul etmek, bazı şeylerin hiçbir zaman olduğu gibi geri dönmeyeceğini kabul etmek anlamına gelir. Zararları veya sonuçları tersine çevirsek bile, ne yaptığımızın önemi yoktur. Hiçbir eylemimiz bizi bir daha asla dün olmadığımız bir yere geri götüremez.

Geçmişi kabul etmek, bırakmak ve aşmak cesaret ister. Geçmişin üstesinden gelmek pasif bir süreç değildir. Zaman alır, ısrar ve sabır gerektirir. Geçmişimizi düşünmek önemli bir durum olsa da , bir şeyleri geride bırakmamız gereken bir zaman elbet gelir.

Şuan içerisinde yaşamayı öğrenin

Bazen “Şu anın tadını çıkaracağım” demesi ve yapması zor bir eylemdir. Söylediğimizden daha fazlasını yapması zorundayız. Bunun yerine, bizi şimdiki zamana çağıran ortamları aktif olarak oluşturmamız gerekiyor. Bizim şu anda ve bulunduğumuz yerde olmamızı sağlayan koşullara ve dikkatimizi çeken şartlara ihtiyacımız var. Bazen geçmişin üstesinden gelmek için yeni bir ‘şuan’ yaratmak gerekir.

Kendimizi şu anda bulmak için geçmişle olan bağlarımızı kesmemiz gerekiyor. En azından mümkün olduğu kadar çok bağı ortadan kaldırmamız gerekiyor. Geçmişi terk etmenin en iyi yolunun geriye bakmamak olduğunu söylenir. İşte tam da bu yüzden, geriye bakmak istediğimiz her şeyden kurtulmak önemlidir. bunların aksine, şimdiye ve geleceğimize doğru bakmalıyız. Bu bize daha fazla özgürlük verir ve öfkemizi ya da hayal kırıklığımızı hissetmeden geçmişimizi düşünmemizi sağlar.

Bundan dolayı, hayatımızı yeni işler ile doldurmaya başlamamız önemlidir. Yeni arkadaşlar, yeni hobiler ve yeni ilgi alanları mesela. Bu, kendimizi yenilemek ve yaşamlarımızı daha iyi hale getirmek için harika bir zamandır. Başlangıçta çok fazla hevesimiz olmayabilir. İçimizdeki bir şey, bize aşina olan şeyi yapmaya devam etmemizi sağlayabilir. Bu dürtüyle savaşalım ve hayatın bizi şaşırtmasına izin verelim. Ancak, kendinizi geçmişten koparmakta zorlanıyorsanız, profesyonel yardım almak en iyi tercih olur.