Engellilere Kapsayıcı Yaklaşım: Dışlanmaya Engel

"Engel" kelimesi ve bu kelimeye karşı bakış açımız zamanla çok değişti. Bugünkü yazımızda, geçmişten günümüze nelerin değiştiğine değineceğiz.
Engellilere Kapsayıcı Yaklaşım: Dışlanmaya Engel

Tarafından yazılmıştır Elena García

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Engel kelimesi günlük yaşamda oldukça kullanılan bir kelime olsa da, çoğu insan bunu düzgün ya da uygun bir biçimde kullanmıyor. Çünkü engel kavramında zamanla bazı değişiklikler oldu ve toplumda engellilere karşı kapsayıcı bir yaklaşım sergilenmeye başlandı.

Sosyal anlamdaki gelişmeler fonksiyonel farklılıkları olan insanların daha çok gündeme gelmesini ve bu konuda görünürlüğün artmasını sağladı.

Engelli olmak değişmez bir kavram değildir. Kişinin bedensel işlevlerini ne kadar yerine getirebildiğine ve dış kaynaklardan ne kadar destek aldığına göre şekillenebilen bir kavramdır.

Ayrıca kişinin çevresiyle ilişkisi de bu kavramın nasıl algılandığına etki eder. Uyumlayıcı davranışlarla (Badía, 2014) çeşitli engelleri olan insanların işlevsel kısıtlamalarını en aza indirebiliriz.

“Engel bir algı meselesidir. Eğer iyi yaptığınız bir şey varsa, birilerinin size ihtiyacı vardır.”

– Martina Navratilova

Engellilere kapsayıcı yaklaşım

“Engel” Kavramı ve Engellilere Kapsayıcı Yaklaşımın Evrimi

Engellilere kapsayıcı yaklaşımlarda bulunma konusunda nasıl adımlar atıldığını anlamak adına, bunun tarihi konusunda daha fazla fikir sahibi olmanız gerekiyor. Bundan dolayı da Dünya Sağlık Örgütü’nün engel sınıflandırma sistemleri arasındaki farklılıklara göz atacağız. Bunun yanı sıra “fonksiyonel farklılık” kavramının da kökeninden söz edeceğiz.

1980 ICDIH

1980 yılında Dünya Sağlık Örgütü, Uluslararası Sakatlık, Özürlülük ve Engellilik Sınıflandırması’nı (ICDIH) oluşturdu. Bu sınıflandırmada yer alan engellilik kavramı üç farklı seviyeden oluşuyordu.

  • Sakatlık. Bir hastalık ya da kazadan kaynaklanan kalıcı fiziksel hasar.
  • Özürlülük. Kişinin yapabileceklerini kısıtlayan sakatlık.
  • Engellilik. Kişinin normal olarak addedilen sosyal rolleri sürdürmesi için gerekenleri kısıtlayan ya da engelleyen sakatlık ya da özürlülükler.

Engellilere Kapsayıcı Yaklaşım Anlamında Bir Adım Daha: 2001 ICF

2001 yılında Uluslararası İşlevsellik, Yeti Yitimi ve Sağlık Sınıflandırması (ICF) yürürlüğe konuldu.

  • Engel, sağlık ve refah ile ilişkili kapsayıcı bir tabirdir.
  • Engel kelimesinin kullanılmaya başlanmasıyla, sakatlık ve özürlülük gibi kavramlar ve sakatlık-özürlülük-engellilik gibi kelime grupları kullanılmamaya başlanmıştır.
  • Engel, bu durumun bir sağlık sorunu olduğunu ifade eder. Diğer bir deyişle engel; sakatlık, aktivite sınırlandırması ve/veya bir şeylere erişimin kısıtlanması gibi işlevsel sorunlara neden olan, çevresel ve bireysel bağlamda etmenlerin de etkisinde gerçekleşen hastalık ya da bozukluklara verilen addır.

2005 yılında Yardımlı Yaşam Forumu’nda “fonksiyonel farklılık” terimi gündeme getirilmiştir. Rodríguez ve Ferreria’nın (2010) belirttiği üzere, bu kavramın gündeme getirilmesindeki amaç insanların geleneksel olarak kullandıkları olumsuz terminalojinin izlerini silmekti.

Fakat İspanyol organizasyon CERMI gibi bazı topluluklar “fonksiyonel farklılık” yerine başka kavramlar kullanılması gerektiğini savunmuştur. “Engelli kişiler” gibi kavramlar kullanmak yerine, “yeti yitimi olan kişiler” gibi bir kullanımı daha uygun görmüşlerdir.

CERMI’ye göre yeti yitimi olan insanlar ve bu sosyal harekete destek verenler “fonksiyonel farklılık” terimini kullanmayı reddetmektedirler. Sosyal anlamda geniş kitlelerce kabul görmemiş bir kavramla tanımlanmak istemediklerini belirtmişlerdir.

Kapsayıcı iş ortamı

Kapsayıcılık, dışlanma ve yeti yitimi/fonksiyonel farklılık konusunda değinmemiz gereken başka şeyler de bulunuyor. İşte onlardan bazıları:

Engellilere Kapsayıcı Yaklaşım

Kapsayıcılık bireylerin kendi kaderini tayin etme ve katılım haklarına ilişkin bir kavram. CILSA’ya göre bu modelin ardında yatan şey, toplumdaki her bir bireye eşit fırsat yaratmak.

Diğer bir deyişle, herkesin eşit fırsatlara sahip olduğundan ve eşit şartlarda yaşadığından emin olmak toplumun sorumluluğudur. Eğer toplum bir sınır koymaz ve farklı çevreler arasında etkileşimi sağlarsa, kolaylıkla gelişim ve eşitlik sağlanabilir.

Entegrasyon

Bu model de özel ihtiyaçları olan ya da farklı imkanlara sahip kişilerin eşit olarak görülmesi ile ilişkilidir. Bugünlerde yeti yitimi olan insanları “kabul ediyor” fakat yine de farklı olduklarını düşünüyoruz. Bundan dolayı da toplumumuzun bir parçası olsalar da etraflarına uyum sağlamak zorundalar. Bu da toplumun tam anlamıyla kapsayıcı olmadığı anlamına geliyor.

Ayrımcılık

Bu modele göre, yeti yitimi olan kişilerin özel ilgi ve yaşam alanlarına ihtiyaç duyduğu ön görülür. Bu noktada bir ayrımcılık söz konusu olmakla birlikte, kişinin bazı temel hakları elinden alınmış olur. Bu kişiler toplumun bir parçası olarak dahi görülmezler. Marjinal bir noktada yaşamlarını sürdürürler.

Dışlanma

Burada da toplum içindeki bazı bireyler normal, bazıları da anormal olarak kategorize edilir. Bundan dolayı da, yeti yitimi olan kişilerin marjinal sayıldıklarını belirtebiliriz. Bu kişilerin toplumun bir parçası olma gibi bir seçenekleri yoktur.

Son yıllarda gerçekleşen sosyal gelişmeler sayesinde, engellilere kapsayıcı yaklaşım anlamında epey yol katettik. Her birimizin eşit haklara sahip olduğunu anlamak adına, iyi bir eğitim imkanına sahip olmanın ne kadar önemli olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Günün sonunda hepimiz insanız ve hepimiz mutlu ve tatmin edici bir hayat yaşamayı hak ediyoruz.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Badía, M. Psicología de la Discapacidad. Universidad de Salamanca. 2014

  • Díaz, S. R., & Ferreira, M. A. (2010). Desde la dis-capacidad hacia la diversidad funcional. Un ejercicio de dis-normalización. Revista internacional de sociología68(2), 289-309.

  • García, M. G., Corona, D. G., López, C. B., & Barberá, C. G. (2009). De la exclusión a la inclusión: una forma de entender y atender la diversidad cultural en las instituciones escolares. Revista psicopedagogia26(79), 108-123.

  • Pantano, L. (2014). La palabra ‘discapacidad’ como término abarcativo. Observaciones y comentarios sobre su uso.

  • Romañach, J., & Lobato, M. (2005). Diversidad funcional, nuevo término para la lucha por la dignidad en la diversidad del ser humano. Foro de vida independiente5, 1-8.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.