Borderline (Sınır) Kişilik Bozukluğu: Siyah ve Beyazda Yaşamak
Uç duygular, sürekli kendine zarar vermeyi düşünme, intihar teşebbüsleri, hüsran duygusunu kaldıramama ve kronik yalnızlık duygusu, borderline kişilik bozukluğunun (BKB) bazı belirtilerindendir.
Bu hastalığın varlığını inkar eden pek çok insan vardır. Çünkü belirtilerin çok geniş bir yelpaze oluşturması sebebiyle BKB’yi teşhis etmek çok güçtür. Ayrıca depresyon ve anksiyete gibi başka hastalıklarla ortak belirtilere sahiptir.
“Kontrolü kaybetmek çok kolaydır…”
– Anonim
Bir uçtan diğer uca giden insanlar
Borderline kişilik bozukluğundan muzdarip insanlar, iki uç arasında gidip gelmektedir: Çok iyi hissetmek ve çok kötü hissetmek. Hayatlarında dengeyi koruyamazlar ya da bunu çok kısa bir süre için başarabilirler.
Bu sorun erken yaşta, genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar. Ama bazen yetişkinliğe kadar teşhis edilemez çünkü ruh halindeki değişiklikler ve duygusal iniş çıkışlar, ergenlik dönemindeki hormonal değişikliklere dayandırılabilir.
Fakat BKB kendiliğinden kaybolmaz. Doğru bir teşhis olmaksızın bu bozukluk ilerleyecek ve acıya sebep olacaktır. Bu hastalıktan muzdarip insanların özellikleri hakkında daha fazla bilgi edinmek ister misiniz?
- Terk edileceklerini hissettiklerinde, bu ister gerçek isterse hayali olsun, bunu engellemek için çaresizce uğraşırlar. Kendine zarar verme davranışı ve intihar tehdidi, işte bu dönemde başlar.
- Başkalarıyla olan ilişkileri yoğundur ve diğer kişiyi idealleştirme eğiliminde olurlar. Bu duygu daha sonra kınamaya dönüşür.
- Kim olduklarını bilmedikleri için kimlikleri hakkında sorunlar yaşarlar ve çaresizce dünyadaki yerlerini bulmak için uğraşırlar.
- Aşırı derece fevridirler ve bu durum, kendilerine zarar vermelerine, yeme bozukluklarına ve uyuşturucu bağımlılığı gibi sorunlara yol açabilir.
- Borderline kişilik bozukluğu yaşayan insanların çoğu, farklı şekillerde doldurmaya çalıştıkları kronik bir iç boşluk hissettiklerini söylemektedir.
“Sürekli yoğun seviyede bir yıkım…”
– Anonim
Borderline kişilik bozukluğuna sahip insanların yaşadığı gerçekliklerden bir kısmıdır bunlar ama en çarpıcı olanına odaklanmamız gerekmektedir: kendine zarar verme. BKB’den muzdarip insanlar, duygularıyla başa çıkamazlar ve bu duyguları öyle uç bir şekilde hissederler ki tek kaçışları, kendilerine fiziksel olarak zarar vermek olur.
Bu durum çoğu kez, yeme bozukluğu (yemek yemeyi reddetme ya da aşırı yemek yiyip kusma gibi) sorunlarına yol açar.
Kaotik ilişkiler ve istikrarsız duygular
Hissettikleri iç boşluk ve başa çıkmaya çalıştıkları yoğun duyguların yanında BKB’den muzdarip kişiler, insanlar arası ilişkilerde de sıkıntı yaşar. Bir türlü aşamadıkları bir duvara çarpıp dururlar.
Bu hastalık, çocukluk sırasında ortaya çıkar. Bunun gelişimini tetikleyebilecek faktörler ise çocukluk döneminde istismara uğrama, ailede iletişimsizlik ve geçimsizlik, çocuğun ya da ergenlik dönemindeki gencin terk edilmesi vs. şeklinde sıralanabilir.
Bütün bunlar, ilişkilerinde bir önce ve sonra dönemini işaretler. İçerinde duydukları boşluğu dolduracak kişiyi ararlar sürekli olarak ama onu bulamadıkları için de devamlı olarak hüsran yaşarlar. Bu durum, er ya da geç ilişkilerinin zehirli hale gelmesine neden olur.
“Korkuyordum, savunmasızdım… ilişkilerim asla iyi sonlanmıyordu ve bu tamamen benim hatamdı.”
– BKB’den muzdarip bir kişinin anonim ifadesi
Arkadaşlık ilişkilerinde dahi bir yalan ya da aldatmaca, öfkeye ve ardından üzüntüye yol açan bir hayal kırıklığı sarmalıyla sonuçlanabilir. Durum giderek katlanılmaz hâle gelir ve bazen BKB’den muzdarip kişi, daha fazla hayal kırıklığından kaçmak için kendini izole eder.
Bütün bu koşullar karşısında anksiyete ve depresyon belirtileri geliştirmeleri ve bu nedenle BKB teşhisinde güçlük çekilmesi normaldir.
Doğru tedaviyle bu hastalık kontrol edilebilir ve normal bir hayat yaşayabilirsiniz. İniş çıkışlar eskisi kadar sık yaşanmaz ve ilişkileriniz iyileşir. Ayrıca iş yaşamında sorumluluk alabilirsiniz (BKB’den muzdarip pek çok insan işinden ayrılmakta ya da günün birinde yataktan çıkıp sorumluluğunu yerine getirme gücünü bulamamaktadır.)
Borderline kişilik bozukluğu sanıldığından çok daha yaygındır.
Hayat, siyah ve beyazdan ibaret değildir; BKB’den muzdarip kişilerin fark etmediği pek çok nüans vardır. Yüksek hassaslıkları ve duygusal yükleri nedeniyle iki uç arasında gidip gelirler. Çok zor olmasına rağmen doğru tedaviyle bu sorunu aşmak mümkündür.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.