Tedaviye Dirençli Depresyon
Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González
Tedaviye dirençli depresyon sıradan tedavi yöntemlerine karşı direnç gösterme eğilimindedir. İnsanlar çeşitli tedavi yolları ve terapilere rağmen hiç ilerleme kaydedemeyebilirler. Ancak deneyler eninde sonunda olumlu sonuç alınacağını söylüyor.
Bu tanımla ilgili hala anlaşmazlıklar var. NICE’e göre (National Institute for Health and Care Excellence) tedaviye dirençli depresyonu olan birinin iki farklı ilaç deneyip istenen değişimin görülmemesi halinde tanı konması çok rastgele bir yoldur.
İngiliz Psikofarmakoloji Derneği gibi kurumlar, hastanın farklı ilaç kombinasyonlarını herhangi bir değişiklik yapmadan denediği durumlarda bu teşhisi uygulayabileceğimizi belirtmektedir. Şimdiye kadar uzmanlar bir uzlaşmaya varmadılar. Kesin olarak söyleyebildiğimiz, majör depresyon tanısı alan hastaların yaklaşık % 30’unun iyileşme göstermemesidir.
Bu durumlarda, birçok profesyonel tanılarını yeniden değerlendirmek zorunda hissetmektedir. Gerçek şu ki, bazen henüz tespit edilmemiş olan temel bozukluklar vardır. Bu konuya daha yakından bakalım.
Tedaviye dirençli depresyon: ilaçlar işe yaramadığı zaman
Öncelikle bir şeyleri açıklığa kavuşturmalıyız: depresyon tedavi edilebilir. Tür ne olursa olsun, depresyon çok yönlüdür ve tedavi de yapılacaktır. Tedavi ilaç, psikoterapi, sosyalleşme vb. içerebilir.
Tedaviye dirençli depresyon da aynı şekilde. Ancak, bu durumlarda, doğru tedaviyi bulmak için tutarlı ve istikrarlı olmalıyız. Ancak o zaman hasta (çok acı çeken) ihtiyacı olan iyileşmeyi deneyimleyecektir.
Öte yandan, antidepresanların etkili olduğunu kanıtladıklarını da unutamayız. Elbette bazı uyarılar var. Örneğin, hastalar iyileşmeyi görmek için en az 6 hafta boyunca uygun dozu almalıdır.
Bununla birlikte, iyileşme olmadığında ve hasta kötü hissetmeye devam ettiği zaman, yıkıcı olabilir. Daha çok doktoruna olan güvenini yitirdiğinde ve yeni tedavileri denemeye şüpheyle yaklaşmaya başladığında.
Tedaviye Dirençli Depresyonla başa çıkmak, herhangi bir şekilde basit bir süreç değildir. Sonuç olarak, tedavi etmek hastanın açısından sağlam bir taahhüt gerektirir. Ailenin desteği de şarttır.
Tedavi işe yaramadığında
Hastanın iki tip antidepresan deneyip başarısız olması halinde doktor aşağıdakileri takip etmelidir.
- Öncelikle hastayı takip edip doğru zaman ve dozlarda ilacı alıp almadığına bakın.
- Hastanın ilacın etkisine karışacak diğer tür tedaviler alıp almadığına bakın. (reçeteli ya da reçetesiz doğal olanlar da dahil)
- Diğer muhtemel sağlık sorunlarını düşünün. Kalp rahatsızlıkları, hormonal dengesizlikler gibi.
- Doğru teşhisin yapıldığından emin olun. Bazen majör depresyon tedavisinin başarısız olmasının nedeni hastanın bipolar bozukluk, borderline kişilik bozukluğu gibi diğer sağlık sorunlarının da olmasıdır.
Son olarak, hastanın hastalığnın tamamen farkında olduğundan ve değişmek istediğinden emin olun. Depreyon tedavisinde kimyasalların ne derece önemli olduğunu biliyoruz ama yine de en kısa sürede iyileşmek için hastanın kararlılığı da eşit derecede depregereklidir.
Tedaviye dirençli depresyon hastalarını iyileştirme stratejileri
Şimdiye kadar şu konuda net olmalısınız: tedaviye dirençli depresyonu olan birinin ilaçlara karşı direnci vardır peki ya psikoterapi?
Bu durumlarda kullanışlı değil mi? Aslında bunun hakkında kesin bir çalışma yok. Yani, majör depresyonu olan bir kişi antidepresanlar ile iyileşme görmediğinde, tedaviden fayda görmeme eğilimindedir.
Benzer şekilde, bu tür depresyonun ciddi bir duygudurum bozukluğu olduğunu aklınızda bulundurun. Psikoaktif ilaçlar gerektirir. Daha sonra, bunlar işe yaramazsa, sağlık profesyonelleri genellikle şunları yapar:
- Dozajı değiştirmek
- Başka antidepresana geçmek
- Farklı antidepresanları karıştırmak
- Aşağıdaki ve benzeri diğer ilaçlarla antidepresanın etkisini artırmak
- Antipsikotikler.
- Lityum.
- Antikonvülsanlar.
- Triiodotironin.
- Pindolol.
- Çinko.
- Benzodiazepinler.
Tedaviye dirençli depresyon için iki teknik
Yakın zamana kadar, TRD tedavisi bazen tartışmalı elektrokonvülsif terapiyi içermektedir. Bununla birlikte, son yıllarda olay yerine iki ilginç tedavi geldi. Bunlar:
- Transkraniyal Manyetik Stimülasyon (TMS), serebral korteksin invaziv olmayan ve ağrısız bir stimülasyonudur. Kontrollü bir şekilde normal beyin aktivitesine müdahale eder. Bu “nöromodülasyon” sayesinde, ilaçların etkisi daha fazladır ve birey psikolojik tedaviye daha açık olacaktır.
- Vagus sinirin uyarılması. Farklı çalışmalar, vagus siniri stimülasyonunun majör depresyon tedavisinde faydalı olabileceğini göstermektedir. Yöntem, beyne temas halinde olan siniri uyaran küçük bir elektrikli cihazı içerir. Hastanın daha sakin olmasını sağlar ve stres, endişe ve olumsuz düşünceleri azaltır.
Tedaviye dirençli depresyonum varsa ne yapmalıyım?
- Tedavşden hızlı sonuç alamasanız da pes etmeyin
- Dozun değişmesi gerekebileceğini, doktoru değiştirebileceğinizi bilin. Farklı ilaçlar gerekebilir ve sabırlı olup doktorunuza ve sürece güvenin
- Depresyon vakaları farklı farklıdır. Doktorunuz size en uygun tedaviyi bulacaktır. Makul olun.
- Başka ilaçlar alıyorsanız doktorunuza söyleyin.
- Son olarak sağlığınıza dikkat edin ve sağlıklı bir yaşam tarzı edinmeye gayret edin. Bazen zayıf beslenme ve bağımlılık süreci uzatabiliyor.
Son olarak, bedenlerimiz ve zihinlerimiz karmaşık olsa da, bunun iyi hissetme hakkına sahip olmadığınız anlamına gelmediğini unutmayın. Depresyondan kurtulma hakkınız var. Nitelikli profesyonellerin tavsiyelerini takip etmekten çekinmeyin. Sonunda, sizin için işe yarayacak olan doğru bileşimi bulacaklardır.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Álvarez, E., Baca Baldomero, E., Bousoño, M., Eguiluz, I., Martín, M., Roca, M., & Urretavizcaya, M. (2008). Depresiones resistentes. Actas Españolas de Psiquiatría, 36.
- Dyer, W. W. (2016). Técnicas efectivas de asesoramiento psicológico. DEBOLS! LLO.
- Ruiz, J. S., & Rodríguez, J. M. (2005). Tratamiento farmacológico de la depresión. Revista clinica espanola, 205(5), 233-240.
- Tamayo, J. M., Rosales-Barrera, J. I., Villaseñor-Bayardo, S. J., & Rojas-Malpica, C. (2011). Definición e impacto de las depresiones resistentes/refractarias al tratamiento. Salud mental, 34(3), 247-255.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.