Tarihte Yapılmış En Yanlış 5 Tahmin
Gerçek hiçbir zaman kesin değildir. Gerçeklik her zaman değişkendir. Bugün doğru kabul edilen bir şey yarın değişebilir. Bunların çoğu bilimle ve insanların unuttuğu şeyle ilgili. Bu yüzden genelleme yapmak çoğu zaman yanlıştır.
Doğrular o kadar değişken ki tarihte bazı insanlar söyledikleri yanlış olduğu için mahkum edildi ya da yakıldı ama eninde sonunda bu aykırıların da söylediklerinden kimisinin doğru olduğu ortaya çıktı.
“Tarihin en felsefi yanı da insanlığın yaptığı aptallıkları öğretmesidir.”
– Voltaire
Genel anlamda entelektüel ya da politik figürler genellemeler yapar ve söylediklerinin kesin doğru olduğuna inanırlar. Bunu yaptıkları zaman sadece gerçekliğin bir kısmını anlayabiliyoruz. Evet bütünün bir kısmı ama bizi doğru sonuca götürmeye yetmez.
Her türlü mutlak beyanda bulunmadan önce iki kez düşünmeyi hatırlamak her zaman iyidir. Doğru olduğunu düşündüğün şeyler hakkında sağlıklı bir kuşkuculuğa sahip olmak gerekir. Eğer değilseniz en yanlış ithamlardan birini de siz yapabilirsiniz. Mesela uçmak imkansız demek gibi.
En yanlış ifadelerden biri olan uçmanın “imkansızlığı”
Londra Kraliyet Cemiyeti’nden Lord Kelvin’in havadan ağır metallerin uçması imkansızdır dediğini bilirsiniz. O zamanın koşullarına göre dedikleri kanıtlanmış durumdaydı ve spekülasyon olduğunu bilmiyordu.
Wright kardeşler o zamanlar bisikletten anlıyordu ama Lord Kelvin’in bahsettikleri konusunda uzmanlıkları yoktu. Ama denemekten kaçınmadılar ve bildiğiniz gibi uçağı icat ettiler.
Radyonun işe yaramazlığı
“Kablosuz bir müzik kutusu yapmanın ticari bir getirisi olamaz. Kimse doğrudan birine gönderilmeyen mesajlar için para ödemez.” Bu sözleri eden David Sarnoff ve Derneği. Bu sanıyoruz ki radyoya yatırım yapmaları istendiğinde söyledikleri bir söz.
Onlar da bu tarihi hatayla ünlü olacaklarını bilemezlerdi. Yine tarihteki en yanlış kehanetlerden biri. Radyo tüm dünyayı değiştirdiğinde ne düşünmüşlerdi acaba?
İngilizlerin telefona ihtiyacı yok
“Amerikanın telefona ihtiyacı olabilir ama bizim yok, bizde sürüsüne bereket postacı genç var.” İngiliz Posta Servisinde mühendislik sorumlusu William Preece, 1878’de telefonu duyduğunda, işte bu şekilde cevap verdi. İşe yaramaz bir icat duyduğuna inanıyordu.
Bu aynı zamanda o dönemin patronları ve iş adamlarını sık söylediği bir şeydi ki sonunda bu kibir büyük bir hataya düşmelerine neden oldu.
Televizyonun geleceği yok
Darryl Zanuck, Amerika Birleşik Devletleri’nde bir film uzmanıydı. 1946’da insanlar ona televizyondan bahsetti. Buluşun başarısız olacağından emindi. Yaptığı açıklamalardan biri de insanların “her gece kontrplak kutuya bakmaktan yorulmuş olacakları” idi.
Bu sözlerinin nedeni muhtemelen öyle olmasını umduğu içindi. Yaşlı Zanuck, muhtemelen yeni icadın insanları filmlerden uzaklaştıracağı konusunda endişeliydi. Bu konuda haklıydı, ama televizyonun geleceği hakkında değil. Ayrıca korkularının temelden asılsız olduğunu gördük. Gerçek şu ki, bugün sinema ve sinema salonları yaşıyor ve halen iyi işler çıkıyor.
Roket posta
Arthur Summerfield Kuzey Amerika’lı bir politikacıydı. Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri Posta Servisi’nin direktörlerinden biri olarak da görev aldı. Tarihte en çok yanılmış ifadelerden de birinin sahibiydi.
1959’da şunları söyledi: “İnsanoğlu aya ulaşmadan önce, postalarınız füzelerle güdümlü olarak New York’tan Avustralya’ya saatler içinde teslim edilecek. Roket postasının eşiğinde duruyoruz.” Aslında, Summerfield bir denizaltı füzesine sıkışmış bir mektup gönderdi. Yine de onun küçük icadı hiç meyve vermedi. Bunun yerine, etkileyici gaflarıyla tarihe geçti.
Gerçek, bilginin anahtarıdır
Ne kadar çok bilirseniz, bilmediğiniz o kadar çok şeyin olduğunu fark etmelisiniz. Görüş ve bilgi birikiminize aşırı güven, saçma sapan hatalar yapmanıza yol açar. Gerçek, zor ve kaçınılmaz bir şeydir. Çoğu zaman, tüm gerçekliğin sadece küçük bir kısmını görebileceğimizi hatırlamak önemlidir.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.