Logo image
Logo image

Sevdiklerinizi Neden Kırarsınız?

2 dakika
Beyniniz sevdiklerinizle empati kurmaya programlanmış olsa da, genellikle onları incitirsiniz. Bu yazımızda nedenlerini inceliyoruz.
Sevdiklerinizi Neden Kırarsınız?
Tarafından yazılmıştır Eva Maria Rodríguez
Son Güncelleme: 20 Ekim, 2022

Beyniniz sevdiklerinizle empati kurmaya programlanmış olsa da, genellikle onları incitirsiniz. Bununla birlikte, Virginia Üniversitesinden araştırmacılar, tehlikeli bir durumda, zihninizin kendi güvenliği ile önemsediğiniz insanların güvenliği arasında ayrım yapmadığını göstermiştir.

Kendinizi başka birinin yerine koyma beceriniz, genellikle o kişinin bir yabancı mı yoksa tanıdığınız biri mi olduğuna bağlıdır. Araştırmacılara göre, beyniniz bilinen insanları diğerlerinden ayırır. Bu, sosyal çevrenizdeki insanların nörolojik düzeyde benlik duygunuzla iç içe olduğu anlamına gelir.

Bu anlamda, Virginia Üniversitesinde profesör olan James Coan, “alışkınlık sayesinde diğer insanlar bizim bir parçamız haline gelir” diye onaylıyor. Aslında, görünüşe göre insanlar, sevdiklerinin kendi sinir ağlarının bir parçasını oluşturduğu kendi kimliklerine sahip olacak şekilde evrimleşmişlerdir. Bu yüzden arkadaşlara ve müttefiklere ihtiyacınız vardır.

Bir tehdide yanıt

Araştırmacılar, bir arkadaşınız tehlikede olduğunda, beyninizin tehditlere yanıt vermekten sorumlu bölgelerinin, temelde tehdidin size karşı olduğu gibi aktif hale geldiğini buldu. Bununla birlikte, tehdit bir yabancıyla ilgili olduğunda, beynin bu bölgeleri çok az aktivite gösterir.

Some figure

Coan’a göre, bu bulgular, beynin, size yakın olan insanların etkili bir şekilde sizin bir parçanız olmasını sağlayacak şekilde başkalarını bütünleştirme konusundaki muazzam kapasitesini göstermektedir. Bu nedenle, bir arkadaşınız veya sevdiğiniz biri tehlikede olduğunda, kendinizi de tehdit altında hissedersiniz.

Coan’ın kendi deyimiyle, “Bir arkadaşımız tehdit altındaysa, kendimiz tehdit altındaymışız gibi olur. Onların yaşadıkları acıyı ve zorluğu kendi acımızı anladığımız gibi anlayabiliriz”.

Sevdiklerinizi neden üzüyorsunuz?

Yukarıdaki bulgular aşağıdaki soruyu gündeme getirmektedir. Neden bazen sevdiğiniz insanları incitiyorsunuz? Onlara neden kızıyorsunuz? Onlara karşı acımasız davrandığınızda ne olur?

Nitekim genellikle kısa ve dönemsel olarak ortaya çıkan bu tutumlar, insan olmanın en savunmasız yanını göstermektedir. Aslında, diğer kişiyi sinir ağınızdan ayırmaya yönelik bir yanıttır. Bu, kendini korumanın doğal bir tepkisidir.

Bu davranış kalıbını kırmanın bir çözümü, özgüveninizi güçlendirmektir. Ayrıca sevdiklerinize karşı olan olumsuz davranışlarınızın aslında kendinize karşı hissettiğiniz nefretin bir tezahürü olduğunun farkına varmalısınız.

Bu davranış kalıpları genellikle aile içinde öğrenilir ve nesilden nesile aktarılır.

Bu çalışma, döngüyü kırmak için bazı ilginç ipuçları sunuyor. Örneğin, kendinizi savunmaya çalışmazsanız, diğerlerini kendi nörolojik ağınızın bir parçası olarak koruyabilirsiniz. Bu, sevgiye layık olma duygunuzu güçlendirecektir. Bu sayede hem siz hem de karşınızdaki kişi kendini daha güvende hissedecektir.

Some figure

Başkalarına her şeyden çok ihtiyacınız var

Bu çalışmanın en ilginç yönlerinden biri, sevdiklerinizle empati kurmamanın, kendini sevme eksikliğini yansıttığını öne sürmesidir. Kendinize karşı hissettiğiniz bu nefret nörobiyolojiktir. Ayrıca, sevdiklerinize zarar vermenizin nedeni budur. Ancak, bunu anlamak, onlara karşı bu öfke döngüsüne devam etmemeniz anlamına gelmelidir.

Kendinizi tehdit altında hissettiğinizde, içgüdüsel tepkiniz kendinizi savunmak olur. Kendinizden nefret ederseniz, sevdiklerinize verdiğiniz empatik tepkinin başarısız olması mantıklıdır. Bu yüzden öz saygınızı ve öz sevginizi geliştirmek çok önemlidir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Arango-Dávila, C. A., & Pimienta, H. J. (2004). EL CEREBRO: DE LA ESTRUCTURA Y LA FUNCIÓN A LA PSICOPATOLOGÍA: Primera parte: Bloques funcionales. Revista colombiana de psiquiatría33, 102-125.
  • Beckes, L., Coan, J. A., & Hasselmo, K. (2013). Familiarity promotes the blurring of self and other in the neural representation of threat. Social cognitive and affective neuroscience8(6), 670-677.
  • Hardee, J. T. (2003). An overview of empathy. The Permanente Journal7(4), 51.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.