Logo image
Logo image

Onaylanma İhtiyacınızla Savaşmak İçin 3 Strateji

3 dakika
Onaylanma İhtiyacınızla Savaşmak İçin 3 Strateji
Gema Sánchez Cuevas

tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Gema Sánchez Cuevas

Tarafından yazılmıştır Alejandro Rodríguez
Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Onaylanma (ve kazanma) ihtiyacı ile mücadele etmek kendiniz için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biridir. Bu ihtiyacın sayısız olumsuz etkisi bulunmaktadır. Bunlardan biri, sizi gerçekten olmak istediğiniz kişiden uzaklaştırıyor olmasıdır. Yine de, hepimizin zaman zaman deneyimlediği bir ihtiyaç ya da bir arzudur.

Bununla birlikte, yaygın olarak görülüyor olması, zarar veremeyeceği anlamına gelmez. Bazı durumlarda bu özel arzunun motive edici tarafı oldukça zararlı olabilir. Kimseyi rahatsız etmeme arzusu ile herkesi memnun etme arzusunu birbirinden ayırt etmek önemlidir. Aynı şekilde, gerçek arzularınızı belirtmeyerek diğerlerini memnun etmek için yaptığınız şeyler ile bu ihtiyacı karşılayan eylemleri ayırt etmek gerekir.

Onaylanma ihtiyacınızla mücadele etmenin adımları

Onaylanma ihtiyacınız bir günde yok olacak bir şey değil. Ancak filozof Lao Tse’nin de dediği gibi, “Bin kilometrelik bir yolculuk tek adımla başlar.” Bu özel hedefe ulaşma yolunda size yardım edebilecek yüzlerce farklı eylem bulunmaktadır. Araştırmalara göre en etkili olanlardan bazılarını sizin için seçtik:

  • Bu tutumun sonuçlarını belirleyin.
  • Özsaygınızı geliştirin.
  • İçsel bir kontrol noktası geliştirin.

Bu noktaların her birine birlikte bakalım…

Some figure

1. Bu tutumun sonuçlarını belirleyin

Onaylanma ihtiyacınızla mücadele ederken karşılaşacağınız en büyük engel, bu ihtiyacın davranışlarınızı etkilediğinin farkında olmamaktır. Araştırmalar, birçoğumuzun başka insanları memnun etmek için yaptığımız şeyleri farkında olmadan yaptığımızı göstermektedir.

İlk olarak, onaylanma ihtiyacınızı analiz etmek ve belirlemek üzere bir egzersiz yapmanızı öneriyoruz. Bunu yapmak için kendinize şu soruları sormalısınız:

  1. Ne yaptığınız fark etmeksizin herkes sizi sevseydi, neyi farklı yapardınız?
  2. Eğer dünyadaki son kişi olsaydınız, zamanınızı ne yaparak geçirirdiniz?
  3. Kimse sizi yargılamayacak olsaydı, hayatınızda değiştireceğiniz bir şey olur muydu?

Bu tür sorular onaylanma ihtiyacınızdan kurtulmanız için size yardımcı olacaktır. Çünkü bu sorular sayesinde onaylanma ihtiyacından dolayı yaptığınız şeylerin farkına varabileceksiniz. Ardından, belirli alışkanlıkları devam ettirip ettirmemeye, onları değiştirmeye veya yok etmeye karar verebileceksiniz.

2. Özsaygınızı geliştirin

Zayıf bir benlik algısı ve bu algıyla beraber gelen duygular, diğer insanların onayını almaya çalışmak için çok çaba sarfetmenize neden olabilir. Kendi “değerinizden” şüphe duyduğunuzda, benlik algınızın güçlenmesi için başkalarının onayına olan ihtiyacınız artar. Sorun şu ki; bu zaman zaman hoşunuza gitmeyecek şekilde davranmanıza sebep olur.

Bunun olması durumunda, özsaygınız azalmaya devam edecektir. Bu, kötü hissettikçe başkalarının onayına daha çok ihtiyaç duyduğunuz bir kısır döngü yaratabilir.

Öte yandan, eğer özsaygınızı güçlendirmek için çalışıyorsanız, onaylanma ihtiyacınızla mücadele etmenin giderek kolaylaştığını fark edeceksiniz. Bunu nasıl yaptığınız bir önemi yoktur. Şu andan itibaren önceliklerinizden biri kendinizi sevmek olmalıdır.

“Kendinizi hayatınız buna bağlıymışçasına sevin. Çünkü öyledir.”

– Kamil Ravikant

Some figure

3. İçsel bir kontrol noktası geliştirin

Sağlıklı bir benlik algısının bileşenlerinden biri içsel bir kontrol noktasıdır. Bu garip isim, başınıza gelenler konusunda büyük bir güce sahip olduğunuz inancını tanımlamaktadır. Hiç hoşunuza gitmeyen bir şey yaşadığınızı düşünün. Dış etkenleri mi suçlarsınız? Yoksa sorumluğunu üzerinize almaya karar verip bunu değiştirmeye mi çalışırsınız?

Eğer dışsal bir kontrol noktanız varsa (eğer hayatınızın değiştiremeyeceğiniz faktörlere bağlı olduğuna inanıyorsanız), kendinizi iyi hissetmek için başkalarının onayına ihtiyaç duymanız daha olasıdır. Kontrolün kendi elinizde olduğunu düşünüyorsanız, başkalarından ziyade içsel olana odaklanıyorsunuz demektir. Unutmayın, ne yaparsanız yapın bunu beğenmeyecek biri her zaman olacaktır. Öyleyse, neden başkalarının sizinle ilgili ne düşündüğü hakkında endişeleniyorsunuz?

Dizginleri elinize almaya ve hayatınızı kontrol etmeye karar verdikten sonra, onaylanma ihtiyacıyla mücadele etmek oldukça kolaylaşır. Günün sonunda, gerçekten yapmak istediğiniz şeyi yaptığınızda dışarının sizi nasıl gördüğü çok daha az önem taşır.

Bu yazıda gördüğümüz üç strateji birbirini desteklemektedir. Bu nedenle, istediğiniz bir tanesini seçin ve üzerinde çalışmaya başlayın. Karar vermek söz konusu olduğunda, başkalarının sizinle ilgili ne düşündüğünün çok önemli bir faktör olmadığını hemen anlayacaksınız.