Nazik Çocuklardan Nazik Bireyler Olur
Savaşın ve barışın bir arada yaşadığı, insanların kendi çıkarları için, başkalarını kullandığı bir dünyada yaşıyoruz; bu çıkarın sonunda birileri ölse de, kimse istediğinden geri adım atmıyor. Yetişkinlerin şekillendirdiği ve çocukların da bundan öğrendiği böyle bir dünyada yaşıyoruz.
Çocuklarla yetişkinler arasındaki fark masumiyettir. İkisi de kendilerine, çevresine veya başkalarına zarar verirken, çocuklar bunu, sonuçlarını bilmeden ve eylemlerinin bedelini kabul etmeden yapar. Bununla birlikte, aynı durum her zaman için yetişkinler için geçerli değildir. Davranışlarımızın neden olacağı zararın farkında olsak bile, yine de bunları yapmaktan kendimizi alamıyoruz.
Çoğu çocuk, başkalarına, özellikle ailelerine bakmak gibi belirli bir yatkınlıkla doğar. Kimsenin onlara öğretmediği bir çeşit nezaket, yardımseverlik ve fedakarlık duygusu ile doğarlar. Gayet mantıksal ve doğal bir sürecin içerisinde masumiyetlerinin bir kısmını kaybettiklerinde, bu güzelliğin geri kazanımını sağlamak, onlara bakmak ile yükümlü olanların sorumluluğundadır.
Çocuklarda iyiliği koruma yolları
Tolerans göstermeyi ve sabretmeyi öğretmek
Hayal kırıklığına uğramadan çocuk yetiştirmenin en önemli yollarından biri, onlara ne yapmaları ya da onlardan ne beklendiğini gösterecek olan sabırdır. Bu bir yükümlülük duygusunun aksine, yetişkinlik ve olgunluk içeren konuşmalara temel hazırlayacaktır. Bazen kendilerine karşı hoşgörülü olmalısınız, böylece durumdan fazla uzaklaşmadan, belirli bir kontrol seviyesine sahip olduklarını hissedebilirler.
Bu iki önemli unsur, sabır ve hoşgörü, içselleştirilmeli ve başkaları ile olan iletişimlerinde, çocuklarımıza kılavuzluk yapmalıdır. Hoşgörülü ve sabırlı bir toplum, anlayışlı ve saygılı bir toplumdur.
Lütfen, teşekkürler, ve özür dilerim
Bu üç ifade, çocuklarımızın dillerine yerleşmiş olmalı ki böylece nazik ve dost canlısı bireyler olarak yetişebilirler: lütfen, teşekkür ederim, özür dilerim.
Şanslı ya da şanssız oldukları yüzünden değil, hak ettikleri için elde ettikleri nimetlere şükretmeyi öğrenmek zorundalar. Çocuklarımıza, neredeyse her şeyin çaba ve özveri ile kazanılabileceğini ve sahip olduklarını hak ettiğini öğretmek zorundayız.
İstediklerini nazikçe sormak, çocuklarımızı, istediklerinin hemen olmasını isteyen kaba insanlardan ayıracaktır. Basit bir “lütfen”, istediğimiz şeyin anlamını tamamen değiştirir.
Her ne şekilde olmuş olursa olsun, yaptıkları hataları fark etmek ve bunları düzeltmeye çalışmak, çocukların öğrenme sürecini daha da pekiştirecektir. Affedilmeyi istemek, onları onurlu birer birey ve eylemleriyle tutarlı hale getirecektir.
Esas araç olarak bağlanmak
Sağlıklı bir bağ oluşturmak, bir çocuk ile diğeri arasındaki farkı gösterir. Kendileri için bir rahatlık ve tutarlılık kaynağı olabilecek, aşina oldukları sıcak bir ortam yaratılmalıdır. Bu, dünyayı oynayabilecekleri ve keşfedebilecekleri güvenli bir ortam olarak görmelerini sağlayacaktır. Ailelerinin güvenli ellerini her zaman yanlarında hissedecekleri için, hiçbir şeyden korkmak zorunda kalmazlar.
Bu tür bir bağ, çocukları dikkatli bir şekilde gözlemlediğinizde ve sakin bir şekilde onlarda iletişime geçtiğinizde yaratılabilir. Çocuk düşüp, dizlerini yaralarsa, panik yapmamalı, olayı sakin bir şekilde, çok büyütmeden geçiştirmeliyiz. Bu tür bir yaklaşım, çocuğu da sakinleştirir ve bir daha düştükleri zaman kendilerine gülecek hale gelirler.
Çocuğunuzun korkularının, onları hediyelere boğmakla değil, onlara başka insanlara da güvenmesini öğrettiğiniz zaman gittiğini unutmayın. Çocuklara dünyayı tehlikeler ile dolu bir yer olduğunu söylersek, özellikle de engellerin karşısında hemen korkan, yılan ve duygusal açıdan bağımlı birer yetişkin haline geldiklerini çok kısa bir sürede görebiliriz.
İyiliği öğretmek
Çocukların, yardımcı olma, paylaşma ve kısacası sosyal açıdan sağlıklı ve nazik olma eğiliminde olduklarını gösteren birçok çalışma bulunmaktadır. Bu eğilim, zamanla korunabilir ve bu sayede çocuklarımızı, etraftaki kötü sosyal alışkanlıklardan koruyabiliriz.
Bu doğal eğilimin hayatta kalması için, çocuklarınıza gelecekte nasıl birer birey olmasını istiyorsanız, öyle yaklaşmalısınız; böylece onların duyarlılıklarını başkalarına karşı geliştirmeniz ve kötü davranışlarını azaltmanız mümkün olur.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.