Kişilik ve Ruhanilik Arasındaki İlişki

Tarih boyunca, ruhanilik ve din insanların hayatında önemli bir rol oynamıştır. Psikoloji, bunlarla kişilik özellikleri arasındaki ilişkiyi ve bu şeylerin birbirlerini nasıl etkilediklerini belirlemeye çalışmaya devam etmektedir. Bugünkü yazımızda bu konu hakkında daha fazla şey öğrenebilirsiniz.
Kişilik ve Ruhanilik Arasındaki İlişki
María Vélez

Yazan ve doğrulayan psikolog María Vélez.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Kişilik ve ruhanilik psikolojinin iki yaygın alanıdır. Psikologlar sürekli bu iki konunun nasıl bir araya geldiğine dikkat eder ve bunları gözlemlerler. Ayrıca, ruhaniliğin insan davranışı nasıl etkilediğini ve insanların dünyayı algılama biçimini nasıl koşullandırdığını da inceler. Bundan dolayı, kişilik ve ruhanilik arasındaki ilişki zaman geçtikçe daha da önemli hale gelmektedir.

Ruhanilik ve dinin araştırılması yeni olmasa da, Din ve Ruhanilik Psikolojisi adı altına düşen bir dal sadece 20 yaşındadır.

Bu dalın hedeflerinden bazıları kişilik özellikleri ile ruhani inançlar arasındaki ilişkiye biraz ışık tutmaktır. Bu dal bunların yaşam döngüsü boyunca nasıl bir evrim geçirdiklerini, ve belirli kişilik türleri için uyarlanabilir önemleri üzerine çalışır. Ancak, bunun mevcut olan ana dezavantajı ruhanilik ve dini eğilimlerin ne olduğu hakkında bir fikir birliğine varmaktır.

En çok kullanılan tanımlardan bir tanesi ruhaniliğin davranışları daha geniş bir kişisel anlamın inşa edilmesine doğru iten ve yönlendiren doğuştan gelen motivasyon olduğunu söyler. Diğer bir deyişle, bu, evrende kişinin kendisinden daha büyük olan bir şey olduğuna dair bir inançtır. Bu bağlamda, bazı yazarlar bunun bir kişilik faktörü dahi olabileceğini öne sürmektedir.

Benzer şekilde, din; bariz bir biçimde sosyal ya da kurumsal bir gelenek tarafından yönetilen bir dizi inanç, değer ve pratiğe verilen addır. Eğitim ve kültüre bağlıdır. Bundan dolayı, kişinin ruhaniliği dini eğilimlerini etkiler ve düzenler.

Uçan kuşlara erişmeye çalışan bir kadın.

Kişilik

Kişiliği farklı şekillerde sınıflandıran farklı modeller bulunmasına rağmen, çalışmalar genellikle kişiliğin beş faktör modeline (FFM) dayanmaktadır. Bu modele göre kişilik, aşağıdaki boyutların her birindeki derecesine göre tanımlanabilir:

  • Nevrotiklik. Bu, duygusal dengesizlik ve olumsuz duyguları deneyimleme eğilimi ile ilgilidir.
  • Dışadönüklük. Bu, diğer insanlar ile iletişim ve etkileşim kurma eğilimidir.
  • Açık fikirlilik ya da deneyim. Entelektüel merak, hayal gücü ve estetik duyarlılık gösterme eğilimi.
  • Nezaket. Sosyal bağların kurulması, fedakar bir tutum ve diğer insanlara karşı bir ilgi.
  • Sorumluluk. Açık amaç ve hedeflere sahip olma eğilimi ve dürtüleri kontrol ederek görevleri düzenli bir şekilde yapma yeteneği.

Ruhanilik ve Kişilik

Yukarıda da bahsettiğimiz üzere, ruhanilik doğuştan gelen bir motivasyon ve kişinin kendisinden daha büyük biri olduğuna dair inançtır, ve kişinin davranışını belirler.

Bazı araştırmalarda ruhanilik dışa dönüklük, açıklık ve nezaket gibi beş kişilik faktörü ile ilişkilendirilmiştir.

Ancak, diğer yazarlar ruhaniliğin diğer insanları içermeyen nüanslara (basitlik, kopma ya da yalnızlık) da sahip olduğunu savunur. Bundan dolayı, ruhaniliğin altıncı kişilik faktörü olması gerektiğini düşünürler.

Var olan ruhanilik miktarına bağlı olarak, kişi belirli davranışsal eğilimler gösterebilir ve etrafındaki dünyayı belirli şekillerde algılayabilir.

Din ve Kişilik

Dini eğilimler bir kişinin ruhanilik derecesini bağlamsallaştırır. Ruhaniliğin daha ziyade bir kişilik faktörü olduğu göz önüne alındığında, çoğu çalışma farklı kişilik özelliklerini dindarlık ile ilişkilendirmektedir.

Bu bağlamda, çalışmaların yaklaşık %60’ı hiçbir ilişki bulmasa da, dini ruhaniliğin fazlalığının nevrotiklik varlığının daha düşük olması ile ilişkili olduğuna dair göstergeler vardır.

Benzer şekilde, çalışmaların %40’ı daha dindar olan insanların daha fazla sorumluluk gösterdiğini gözler önüne sermektedir. Diğer bir deyişle, daha fazla hedef varlığı ve bu hedeflere planlı ve organize bir şekilde ulaşma yeteneği söz konusudur.

Araştırmacıların %87’si daha dindar olan kişilerin daha arkadaş canlısı olduğunu fark etmişlerdir. Açıklık ya da daha fazla hayal gücü ve merak duygusuna sahip olmak söz konusu olduğunda ise çalışmaların %42’si pozitif bir ilişki bulmuşlardır.

Ancak, bazı yazarlar, eğer ruhaniliğin etkisi denklemden çıkarılırsa (yani herkes buna aynı derecede sahip olursa), daha fazla dini eğilimin dar görüşlülük ile ilişkili olacağına inanmaktadır.

Düşünen bir adam.

Kişilik ve Ruhanilik Arasındaki İlişki

Bir çalışma; ruhanilik, dindarlık ve kişilik arasındaki ilişkiyi analiz etmiştir. Bu çalışmada, açıklık haricindeki tüm kişilik özelliklerinin ruhanilik derecesi ile ilgili olduğu bulunmuştur. Bu sonuç hoşluk ve sorumluluk gibi özelliklerde dikkat çekiciydi. Ancak, dini bir eğilim sadece bu son iki faktör ile ilişkilendirilmiştir.

Daha spesifik olmak gerekirse, araştırmacılar dine olan yaklaşım varoluşsal sorulara cevap arayışı üzerinden gerçekleştiğinde, ancak inanç ve ruhani anlam hisleri düşük olduğunda, din nevrotiklik ve açıklık hislerinin yüksek olması ile daha ilgilidir. Benzer şekilde, düşük dışa dönüklük, hoşluk ve farkındalık ile de ilgilidir.

Araştırma ayrıca insanlar dine din onlara güvenlik ya da bir sosyalleşme kaynağı verdiği için daha araçsal bir şekilde yaklaştıklarında, ancak entelektüel arayışları ve inançları düşük olduğunda, bunun düşük nevrotiklik, hoşluk ve açıklık ile daha ilişkili olduğunu da bulmuştur.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Simkin, H, & Azzollini, S. (2015). Personalidad, autoestima, espiritualidad y religiosidad desde el modelo y la teoría de los cinco factores. PSIENCIA. Revista Latinoamericana de Ciencia Psicológica, 7, 339-361.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.