Kalp Bütünlüğü: Fiziksel ve Duygusal Uyum

Kalp bütünlüğü, fiziksel ve psikolojik olarak yüksek yeterlilik durumunu ifade eder. Kalpte yaklaşık 40,000 nöron vardır ve bunlar duygularınızı beyninizle bağlar. İçsel dengeniz ne kadar yüksek ve pozitif duygularınız ne kadar fazlaysa kalbiniz o kadar uyum içindedir ve beyninize de sakin olmasını söyler. Bu da düşüncelerinizin rahat akmasına ve stresin azalmasına yardımcı olur.

Bu, birçok insanın duygusal zeka ile ilişkilendirdiği harika bir konsepttir. Genellikle duygularınızı düzenlerken, sinir sistemi, endokrin sistemi, bağışıklık sistemi ve (en önemlisi) dolaşım sisteminizin etkili çalışmasını sağlar.

“Dinlenin; dinlenen araziler iyi hasat verir.”

– Ovid

İster inanın ister inanmayın, kalbinizin de kendine ait bir “beyni” vardır. Hatta, çok karmaşık ve birbirine bağlı nöron çemberine sahiptir. Duygularınızı etkilemesinin yanı sıra vücudunuzun fizyolojisini de etkiler. Dahası, kalbiniz, aşk, sevgi ve toplumsal davranışlarla ilgili olan adrenalin ve oksitosin gibi belli başlı hormonların salınımından da sorumludur.

Sakin ve uyum içinde çarpan bir kalp, “her şeyin yolunda” olduğunu söyler ve beyne ve otonom periferik sinir sistemine sinyaller göndererek onların da iyi ve sakin olmasını sağlar. Bu da kalp bütünlüğünün tanımıdır.

Kalp bütünlüğü: beyin ve kalp bağlantısı

Kalp bütünlüğü kavramını daha iyi anlamak için önce küçük bir test yapalım. Birkaç dakika için oturun ve rahatlamaya çalışın. Elinizi kalbinizin üzerine koyun ve atışını hissedin.

Hızlı mı yoksa ritmik ve sakin bir şekilde mi atıyor? Eğer gerçekten rahatlamayı başardıysanız, kalp atışınız normal olacak ve düşünceleriniz baskı ve olumsuzluktan uzak bir şekilde sakince akacaktır. Bununla birlikte, eğer otururken bile kalbiniz hızlı ya da düzensiz şekilde atıyorsa, muhtemelen stres ya da anksiyete içinde olduğunuz bir durumdasınız. Bu durumda, kalbiniz ve beyniniz tehlikede olduğunuzu düşünüyor demektir.

Korku, stres ya da kızgınlık gibi duygular yaşadıkça kalbiniz hızlı ve düzensiz şekilde çarpar. Bu olduğunda, biyokimyasal ve organik kaosa yol açar. Bu dengesizlik, başta beyniniz olmak üzere geri kalan organlarınıza yayılır. Tabi ki, kalbiniz en çok bilgiyi beyninize gönderir. Bu harika yapı, kalpten kafatasına giden sinir liflerinden meydana gelmektedir.

Kalp bütünlüğü ve kaos

Gördüğünüz gibi öfke ya da huzursuzluk negatif olarak adlandırdığımız duygular, kalp açısından kaosu tetikler. Bununla birlikte, her zaman yaşanması yaygın olan endişe ve iş ya da ilişkiler yüzünden gergin olma gibi duygular da uyumu bozar. Bunlar ayrıca düzensiz kalp atışına da yol açar.

Öte yndan, kalp bütünlüğü, sakin, mutlu ya da tatmin olduğumuzda ortaya çıkar. Kalpteki uyum, sadece beyninize ulaşmakla kalmaz, ayrıca daha iyi, pozitif ve yaratıcı şekilde düşünmenize imkan tanır. Ayrıca, fizyolojik ritminizi de geliştirir. Solunum, dolaşım ve sindirim sistemlerimizin de eşzamanlı olarak daha sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlar.

Kalp bütünlüğünü nasıl artırabiliriz?

Sizin de tahmin edebileceğiniz gibi, kalp bütünlüğünün birçok faydası vardır. Sadece fiziksel olarak daha iyi hissetmenizi sağlamakla kalmaz, ayrıca beyninizin de bilgiyi işleme, fikir oluşturma ve içinde bulunduğunuz anla bağlantı kurma gibi işleri daha etkili şekilde yapmasını sağlar.

Peki ya bunu nasıl yaparız? Kalp bütünlüğünü nasıl artırabiliriz? İşte bunun birkaç yolu.

“Size stres veren ve gülümsemenizi silen her şeyi hayatınızdan çıkarın.”

– Paulo Coelho

• Biyogeribildirim. Biyogeribildirim, ADHD (dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu) sahibi, uykusuzluk çeken, kronik ağrısı ya da fobileri olan insanların tedavisinde çok faydalı bir yöntemdir. Buradaki amaç çok ilginçtir: insanın fizyolojik işlevlerini kontrol etmek ve böylece fiziksel ve zihinsel sağlıklarını iyileştirmektir. Eğer bunu denemek istiyorsanız, biyogeribildirimde uzmanlaşmış bir merkeze gitmelisiniz.
• İçeride olanların daha çok farkında olun. Dışarı ve sahip olduğumuz ya da olmadığımız şeylere odaklanarak yaşıyoruz. Öte yandan, içeride, kalbimizin ve zihnimizin sorumlu olduklarıyla yeterince bağlantı kurmuyoruz. Kendinizi dinlemeyi öğrenin, nefesinizi kontrol edin ve meditasyon yapın.
• Yoga, farkındalık, fiziksel egzersiz. Kalp bütünlüğünü geliştirecek bir diğer yol da kalbinizi, nefes alış verişinizi ve nasıl hissettiğinizi iyileştirecek egzersizler yapmaktır. Buna günde bir saat ayırmayı deneyin ve böylece daha iyi bir zihin-vücut bağlantısına sahip olduğunuzu göreceksiniz.