Endişelerinizi Azaltmanıza Yardımcı Olacak 7 İpucu
Bazı insanlar endişelenmeyi huy haline getirir ve sürekli bir şeyler hakkında endişelenir. Bu durum ileri derecede anksiyete olarak da bilinmektedir. Bu şekilde sürekli düşünerek bir şeyler hakkında endişelere kapılmak, çoğu konuda harekete geçmeyi de zorlaştırır. Bir başka deyişle, fazla düşünen ancak eyleme geçemeyen bu insanlar sürekli kötü hissetmekten kendilerini alıkoyamazlar ve sonucunda kısır bir endişe döngüsüne girmiş olurlar.
Bu durum özellikle korkularla ve güvensizlikle sarmalandığınızda kendini iyice göstermeye başlar. Çok fazla anksiyeteye sahip olan kişiler birçok şeyden şüphe duyarlar ve sürekli korkuları hakkında düşünürler. Ancak bu şekilde harekete geçilmediği sürece bu şüpheler iyice artar ve nihayetinde korku bir yaşam tarzı haline gelebilir.
“İyi veya kötü diye bir şey yoktur, insan beyni bu kavramları yaratır.”
– William Shakespeare
Dünyada çok az insan endişelenerek hayatındaki sorunlara çözüm üretebilir. Çoğu durumda endişeler tümüyle sizi ele geçirir ve harekete geçmenizi iyice önler. Nihayetinde hedeflerinize ulaşamaz bir hale gelmiş olursunuz. Bu nedenle sadece endişeye kapılmak size hiçbir yarar sağlamaz. Bu yazıda bu sorunla mücadele etmenize yardımcı olacak bazı tavsiyeler vereceğiz.
1. Kararlarınız için belli tarihler belirleyin
Karar vermek için çok fazla zaman harcıyorsanız, bir noktada her şeyi ertelemeye başlarsınız. Her şeyi ertelemenizin sonucunda da hiçbir şey yapmamış olursunuz. Bu kararsızlık sürecinin sonucunda ise bir noktada her şeyden vazgeçersiniz.
Bu sorunu önlemenin en iyi yolu, verdiğiniz kararları hayata geçirmek için kesin tarihler belirlemenizdir. Yapmanız gereken şeyler ve kararlarınız karmaşık dahi olsa, harekete geçmek için beklemeniz yararınıza olmayacaktır. Bir konu üzerinde saatlerce veya günlerce düşünmeniz size bir fayda sağlamayacaktır. Zaten bu endişeler sürekli kafanızda, bir an önce yapmanız gereken bir karara varmak ve bunu uygulamaktır.
2. Yapmanız gereken şeyleri ertelemeyin
Yapmanız gereken bir şeyi ertelediğinizde, endişelerinizi de sürekli olarak sırtınızda taşımış olursunuz. Eğer bir konuda yapmanız gereken şey belliyse, beklemeniz için herhangi bir neden yoktur. Yapmanız gereken şeyler ne kadar zor olursa olsun veya ne kadar engelle karşılaşırsanız karşılaşın bir an önce harekete geçin.
Harekete geçmediğiniz sürece endişelenmeye devam edeceksiniz. Bir an önce bir plan yapmalı ve yapmanız gereken şey her ne ise işe koyulmalısınız. Zamanınız değerli, endişelenerek harcadığınız bu zamanı harekete geçmek için kullanın, bu sayede daha üretken bir hale geleceksiniz.
3. Zamanlama ve plan yapmak önemlidir
Bazen çok küçük şeyler üzerinde gereğinden fazla durursunuz. Büyük önemi olmayan bu küçük olaylara veya detaylara fazla önem verirsiniz. Çünkü her şeyin üzerinde fazla düşünmeye bir şekilde meyillisinizdir. Ancak bu şekilde devam ederseniz en ufak şeyler hakkında bile fazladan endişelenmeye başlarsınız. Önemsiz şeyler bu nedenle size sanki önemliymiş gibi görünebilir.
Gerçekten önemli olan şeyler üzerinde bir hafta veya bir yıl boyunca düşünebilirsiniz. Ancak bu süreyi uzatmayın, endişelerinizi objektif bir biçimde analiz etmeye çalışın. Kısa süre içinde çözümler bulmanız sizin yararınıza olacaktır.
4. Bazı durumlarda beyninizi durdurun
Rasyonel olmanızı zorlaştıran bazı durumlar vardır. Mesela yorgun olduğunuz zamanlar mantıklı düşünme becerinizi yitirebilirsiniz, olaylar hakkında daha yavaş bir biçimde karar verirsiniz. Böyle zamanlarda olumsuz düşüncelere düşmek de oldukça muhtemeldir.
Aç olduğunuzda, duygusal anlamda iyi hissetmediğinizde ve üzgün olduğunuzda ne olur? Bu tür durumlarda mümkün olduğunca düşünmemeye çalışın. Basit bir şekilde kendinize ”şimdi değil” diyin. Karar vermek için daha iyi bir zamanı bekleyin.
5. Belirsiz korkularla vakit harcamayın
Sürekli korkularla yaşamaktan daha zor bir şey yoktur. Çoğu insan gerekli gereksiz birçok korkuya sahiptir, çünkü yarı paranoyak bir toplum içinde yaşamak zorundayız. Bu toplumun içinde belirsizlik hayatın bir parçasıdır. Ancak elinizden geldiğince hayattaki belirsizliklerin üstesinden gelmeye çalışırsınız.
Bu örtülü ve görünmez korkuları tecrübe ederken bir yandan da tam olarak neyden korktuğunuzu anlamaya çalışın. Korkularınızı tespit etmeye çalışın. Tam olarak korktuğunuz şey nedir? Bu şekilde bir yol izleyerek muhtemelen gerçeği daha net görebileceksiniz. Gerçeği ayırt edebildiğinizde de bu korkularınız azalacaktır.
6. Kontrollü halinizi azaltmaya çalışın
Kabul etmeniz lazım, dünyada risksiz hiçbir şey yok. Yaşamak başlı başına bir risk! Bir kimse sürekli olarak bir şeyler hakkında şüphe edip endişelenmeye başladığında nihayetinde kontrol edemeyeceği şeyleri bile kontrol etmeye çalışma hatasına düşer.
Öyle ya da böyle, yaptığınız her hareketin hesaplanamaz bir tarafı vardır ve doğal olarak bir risk taşır. Bu yaşamın doğasında vardır. Sürekli riskleri elemeye çalışmak, sizi nevrotik bir döngüye sokabilir. Bazen harekete geçmediğinizde bile risk altında hissedebilirsiniz. Sizin için bazen en iyi çözüm biraz rahatlamak ve olayları akışına bırakmak olabilir.
7. En önemlisi: İyi bir uyku
Fiziksel anlamda işler ve sağlam durumda olmanız uyku düzeninizle yakından ilgilidir. Düzgün bir uyku, fiziksel ve ruhsal anlamda size hayati faydalar sağlar. Az uyku her kişide olumsuz sonuçlar meydana getirir. Mesela uykunuzu tam olarak alamadığınızda düşünceleriniz karmaşıklaşır, zihniniz başı boş bir hale gelir.
Uyku, hayatınızda en çok önem verdiğiniz aktivite olmalıdır. Uyku düzeninizi hiçbir şeyin değiştirmesine izin vermeyin, uykunuzu almazsanız eğer zihniniz bulanıklaşmaya başlar. Uykunuz düzene girdiğinde, kafanızı gereksiz düşüncelere yormayı da bırakmış olacaksınız.
Bu yazıda bahsettiğimiz bu tavsiyeleri bir alışkanlık haline getirdiğinizde endişelerinizin azaldığını göreceksiniz. Çok fazla endişeye kapılmak ve anksiyete sahibi olmak size hiçbir şey kazandırmaz. Sağlıklı bir yaşam sürmek istiyorsanız endişelerinizi geride bırakmayı öğrenmelisiniz.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.