Duygularınızdan Bunaldıysanız, Derin Bir Nefes Alın

Duygularınızdan Bunaldıysanız, Derin Bir Nefes Alın
Adriana Reyes Zendrera

Yazan ve doğrulayan psikolog Adriana Reyes Zendrera.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Duygular, içimizdeki bir pusula gibidir. Bizi yönlendirir ve çoğu zaman (örneğin korku gibi bazı duygular hariç) bizi harekete geçmeye zorlar. Peki, duygularımızın bizi tamamen ele geçirmesine izin verirsek ne olur? Çoğunlukla aşırı tepkiler vermeye başlamamızla sonuçlanır ve bu da öz saygımızı ve özgüvenimizi etkileyebilir.

Duygusal dengeye ulaşmak çalışma ve uğraş gerektiren bir süreçtir. Duygusal yükünüzden kurtulmak ve motive hissetmek için her gün lunaparktaki hızlı trene bindiğinizi düşünün. Duygusal yoğunluk, hissedildiği anda iyiymiş gibi görünebilir ancak günün sonunda, yaşadığınız duygusal iniş çıkışlar yüzünden yorgun düşebilirsiniz.  Bahsettiğimiz bu hızlı tren kafanızın karışmasına ve hayattaki planlarınızı sorgulamanıza neden olabilir.

“Devamlı ve bilinçli olarak duygularınızın kontrolünü elinizde tutmak, bunları günlük hayatınızla ilgili birer deneyime dönüştürür.”

– Anthony Robbins

Duygularınız neden sizi bunaltıyor?

Canlı hissetmek için duygularınızı yoğun bir şekilde ifade etmeye mi ihtiyacınız var? Duygusal patlamalar genelde olayları büyütmek ve abartmaktan kaynaklanır ancak her zaman sebep bu olamayabilir. Böyle durumlarda ise genel olarak ya nasıl hissettiğinizi göstermek için ya da bunu göstermenin başka bir yolunu bilmediğiniz için duygularınızı yoğun şekilde yaşama ve ifade etme gereksinimi duyarsınız.

ağlayan üzgün kadın

Aynı zamanda, aşırı hassasiyet gösteren insanlar ve empati yönü gelişmiş olan ve kendini başkalarının yerine koymak konusunda zorlanmayan insanlar da duygusal anlamda yoğun hissederler. Her şeyden kolayca etkilenen insanlar kendilerine karşı katı bir tutuma sahip olabilir ve kimi durumlarda suçluluk hissedebilir. Duyguların esiri olmuşken tekrar kontrolü ele almak kolay bir iş değil.

Dalgalar halinde gelip giden duygular

Tüm duygular gelişimiz için önemli ve gereklidir. Her birinin uyum sağlamaya yarayan işlevi vardır. Kötü veya iyi duygu diye bir şey olmadığı gibi duyguları daya iyi veya daha kötü hissetmenin de yolu yoktur. Her duyguyu daha iyi kontrol edecek bir yol bularak, bunları hissetmek konusunda özgür davranmalısınız.

Siz duygularınızın sizi terk etmesine izin verdiğiniz sürece, duyguların ne kadar yoğun olduğunun bir önemi yoktur. Duygular, karaya vurup sonra çekilen dalgalar gibidir. Bu nedenle akıntıyla beraber sürüklenmediğinize emin olmalısınız. Duygularınızı yaşamanın sağlıklı olan be boğucu olmayan bir yolunu bulmayı deneyin.

“Ani bir dürtüyle hareket etmemek ve bu isteğe ket vurabilmek, günlük hayatınızı olumlu yönde değiştirecek önemli bir derstir.”

– Daniel Goleman

Durup nefes almak bunaltıcı duyguları değiştirmenin anahtarıdır

Derin bir nefes almak, duygularınızı sakinleştirir.  Nefes alma biçimimiz bile duyguların ne kadar yoğun olduğu hakkında ipucu verir. Hatta hangi duygunun diğerlerinden daha baskın olduğunu bile nefes alış şeklinden anlayabiliriz.  Örneğin, hızlı ve çok da derin olmayan bir şekilde nefes alırsanız kaygı, huzursuzluk veya öfke gibi duyguları değiştirebilirsiniz. Öt yandan, nefesinizi tutabilir ve burnunuzdan aldığınız nefesten daha çok vermeye odaklanırsanız, daha sakin hissedeceksiniz.

Kaygı, korku ve stres daha hızlı ve yüzeysel nefes almanıza neden olabilir.

Yavaş nefes almak ise vücudunuzun daha fazla rahatlamış hissetmesini sağlar.

Boğucu duygulara karşı doğru nefes almak

Yoğun duygular altındayken doğru nefes almak istiyorsanız aşağıdaki önerileri dikkate alın:

Fiziksel hassasiyetleri tespit edin

Boğazınızda veya karnınızda bir yumruk hissedip hissetmediğinizi; sırtınızda karıncalanma olup olmadığını kontrol edin.

Fiziksel hassasiyete neden olan duyguyu kabaca belirleyin

Deneyimlediğimiz her türlü bedensel hassasiyete neden olan dört temel duyguya sahibiz. Ne olduğunu adlandırmak, bu deneyime anlam kazandırmak açısından yardımcı olabilir.

Duyguyu hissederken nefes alıp verin

Kendinize bu baskın duyguyu tam anlamıyla hissetmek için zaman tanıyın. Bu esnada duygularınızı kontrol etmeye çalışmayın çünkü bu duygusal baskıya neden olabilir. Sadece nefes alarak bile duygularınızla başa çıkabilirsiniz.

Huzursuz hissettiğiniz anda, rahatlayın ve size zarar vermesine müsaade etmeden bu duygudan kurtulun

Sinirlenip başkalarına da bu olumsuzluğu yansıtmadan önce, baskın olan öfke duygunuzdan kurtulun ve patlamasına izin vermeyin. Daha sonra duygularınızı daha iyi ifade etmenizi sağlayacak bir yöntem bulabilirsiniz.

Duygularınızın sizi boğmasına izin vermek istemiyorsanız, bunu kendinizi incitmeden yapmanın yolları mevcuttur. Örneğin, sinirli hissettiğiniz zaman plastik bir topu yada plastik bir su şişesini sıkmak bu histen kurtulmanıza yardımcı olabilir. Duygularınızı ne kadar somut ifade ederseniz o kadar iyi.  Böylece duygularınızı da kapsayan fiziksel enerjiyi sağlıklı yoldan dışa vurmuş olursunuz.

stres topu

Nefes alarak duyguları düzenleme alıştırması

Yavaşça soluk vermek doğrudan rahatlamayı sağlıyor. Diğer yandan, nefes almak sıkça kaygı ve stresle ilişkilendirilir. Sakin bir şekilde nefes almayı öğrenmek günlük olarak alıştırma yapmayı gerektiriyor. Bu alıştırmayı 5 adımda inceleyelim:

  • Ağzınız kapalıyken burnunuzdan normal nefes alın.
  • Ağzınız kapalıyken yavaşça burnunuzdan nefes verin.
  • Yavaşça nefes verdiğiniz sırada, içinizden “sakinleşiyorum” ve rahatlıyorum” gibi iyi hissettirecek kelimeler düşünün.
  • Yavaşça dörde kadar sayıp aynı şekilde tekrar nefes alın.
  • Her seferinde 10- 15 defa nefesinizi takip ederek her gün bu alıştırmayı münkün olduğunca fazla yapın.

Bu nefes egzersizini ne kadar sık yaparsanız duygularınızı kontrol etmek ve düzenlemek sizin için o kadar kolaylaşır. Bunaltıcı duyguları ve bu duyguların sizi olumsuz durumlara sürüklemesini engellemek elinizde.  Duygusal dengeyi sağlamak, duygularınızı nasıl kendinizle ve başkalarıyla sağlıklı biçimde iletişim kurmakta kullanacağınızla doğrudan ilişkilidir.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.