Sosyo-Duygusal Beceriler Nelerdir?
Yazan ve doğrulayan psikolog Valeria Sabater
Araştırmacılar her gün sosyo-duygusal becerilerin yeni ve harika özelliklerini keşfediyorlar. Öyle ki, bazı insanlar, metaforik olarak bu sosyo-duygusal becerileri aloe vera bitkisiyle karşılaştırıyor, çünkü sağlıklılar, daha sağlıklı bir hayatı destekliyorlar ve herkes tarafından kolaylıkla erişilebilirler. Kısacası, bu beceriler, başkalarıyla iyi geçinmek için gerekli olan duygusal yönetim yeteneklerini kolaylaştıran önemli bir araç seti olarak görülebilir.
Bu kavramın anlaşılması da oldukça kolay, ancak gerçek dünyada uygulanması genellikle zor olabiliyor. Bu tür durumlar için de, diyoruz ki, sizin de fark etmiş olabileceğiniz gibi, insanlar duygusal dünya ile sürekli bir mücadele içinde bulunuyorlar. Hatta, bu nedenle, bazı okullar, müfredatlarına sosyo-duygusal becerileri de dahil etmeye başlıyorlar. Bu kurumlar, bunu yaparken, öğrencilerin hayatlarının geri kalanında onlara hizmet edecek bu önemli yetenekleri geliştirmelerine yardımcı olmayı umuyorlar.
Günümüz çocuklarının olumlu ilişkiler geliştirmeyi, iletişim kurmayı ve iddialı kararlar vermeyi bilen ve besleyici, empatik, uyumlu ve anlayışlı ortamlar yaratmayı bilen yetişkinler haline gelmesi önemli. Bu hedefler doğrultusunda, toplum olarak gösterdiğimiz çaba, gelecekte herkese fayda sağlayacaktır.
Bu işi yapması gerekenlerin yalnızca çocuklar olmadığını da, bu arada, açıklığa kavuşturmalıyız. Yetişkinler de sağlık ve esenlik için çok önemli olan bu psikolojik kası geliştirme sorumluluğuna sahipler.
Sosyo-duygusal yetenekler neler?
Yukarıda anlattıklarımızın hepsi kulağa bir şekilde harika geliyor değil mi? Peki ama bu sosyo-duygusal yetenekler tam olarak neler? Özetleyecek olursak, bu beceriler, “yaşam için gerekli araçlar”. Illinois Üniversitesinden Dr. Joseph Durlak tarafından yürütülen bir araştırma, bu yetkinlikler kümesinin, evde ve okulda gerçekleşen duygusal dersleri bireyin kişisel duygusal gelişimiyle birleştirmenin bir sonucu olduğunu bulmuş.
Bu kombinasyon, çocukları, gençleri ve yetişkinleri, günlük yaşamlarını etkin bir şekilde yönetebilen insanlar haline getirmek için oldukça önemli. Sonuçta da, sosyo-duygusal becerilerde ustalaşırsanız, okulda, işte ve ilişkilerinizde daha başarılı oluyorsunuz. İsterseniz, bu olguya şimdi biraz daha yakından bakalım.
Geliştirmeniz gereken sosyo-duygusal beceriler neler?
Jones, DE., Greenberg, M. ve Croley, M. (2015), çocuklukta sosyo-duygusal becerileri geliştirmenin sadece sosyal uyum için iyi olmadığını, ilave faydalarının da bulunduğunu savunuyor. Bu bilim insanları, çalışmalarında, bu yeterlilikleri geliştirmenin fiziksel ve zihinsel sağlık üzerinde de olumlu bir etkisi olduğunu buldular.
Temel sosyo-duygusal beceriler ise şunlar:
- Öz farkındalık. Bu, duyguları ve duyguların düşünceler ve davranışlarla ilişkilerini tanıma yeteneği olarak tanımlanıyor.
- Öz yönetim. Kontrolü kaybetmeden, farklı durumlar karşısında duygularınızı bir düzene sokma yeteneğiniz olarak biliniyor. Davranışınızı nasıl uygun şekilde ayarlayacağınızı ve uyarlayacağınızı bilmek anlamına geliyor.
- Sosyal farkındalık. Kendinizin dışındaki gerçeklikleri anlayarak başkalarıyla bağlantı kurma yeteneği olarak değerlendiriliyor.
- İletişim kurma, kendini ifade etme, nasıl dinleyeceğini ve problemleri nasıl çözeceğini bilme yeteneği de çok önemli görülüyor.
- Sağlıklı karar verme, bu kategorideki bir başka önemli beceri.
- Gerçekçi ve olumlu hedefler belirlemek ve bunlara ulaşabilmek de bu yetenekler arasında önemli yer tutuyor.
- Son olarak, sağlıklı, olumlu ve mutlu ilişkiler kurma yeteneği de en az diğerleri kadar önemli bir yere sahip olarak algılanıyor.
Sosyo-duygusal beceriler neden bu kadar önemli?
Pennsylvania Üniversitesinde Dr. Damon Jones tarafından yapılan bir araştırmada, araştırmacılar, sosyo-duygusal yetenekler konusunda eğitilen çocukların dört yaşından itibaren tüm akademik kariyerleri boyunca daha iyi performans gösterdiğini buldular. Sadece bununla da kalmıyor tabii ki, bu çocuklar, yetişkinler olarak da bu becerilerinden yararlanmaya devam ettiler. İş yerinde daha mutlu oldular, daha iyi ilişkiler kurdular ve genel olarak bu eğitimi almamış insanlardan daha yüksek bir refah seviyesi içerisinde oldular.
Bu becerileri edinmenin, öğrenmenin ve geliştirmenin birçok yararı da var:
- Hedeflerinize ulaşmak konusundaki azminizi geliştiriyorlar. Kendi tarafınızda olacağınız, yani kendinizi destekleyeceğiniz duygularınız olduğunda, tüm yeteneklerinizi geliştirirsiniz.
- Aile, arkadaşlar ve iş arkadaşlarıyla daha tatmin edici ilişkileriniz olacaktır.
- Daha etkili problem çözme yetisine sahip olacaksınız.
- İnsanlarla daha iyi anlaşacaksınız, çünkü duygularınızı nasıl yöneteceğinizi ve başkalarıyla nasıl iyi bağ kuracağınızı bileceksiniz.
- Sınırları belirleme konusunda gelişmiş bir yeteneğe de sahip olacaksınız.
- İyileştirilmiş ve geliştirilmiş bir öz saygı, öz yeterlilik ve öz kontrol bütününe sahip olacaksınız.
- Daha empatik ve insancıl bir ortam yaratmaya yardımcı olacaksınız.
- Daha az şiddet ve saldırganlık göstereceksiniz.
- Daha düşük stres ve kaygı seviyelerine sahip olacaksınız.
- Genel olarak daha iyi bir zihinsel ve fiziksel refah seviyeniz olacaktır.
Bu yeteneklerinizi nasıl geliştirebilirsiniz?
Sosyo-duygusal yeteneklerle ilgili diyalog genellikle eğitim alanında gerçekleşir. Çocukların ve ergenlerin bu becerilere küçük yaşlardan itibaren hakim olmaları gerektiğini biliyoruz.
Peki ya yetişkinler? Bizim için çok mu geç? En kısa bir şekilde cevap vermek gerekirse: hayır. Duygusal kaslarınızı çalıştırmak için asla çok geç değil.
Sosyo-duygusal yeteneklerinizi güçlendirmenin anahtar noktaları şunlar:
- Kendinizi tanıyın. Duygusal sınırlarınızı keşfedin. Sık sık kontrolü kaybediyor musunuz? Başkalarıyla aynı fikirde olmak, iletişim kurmak ve bağlantı kurmak sizin için zor mu? İhtiyaçlarınızı ve duygularınızı belirlemekte zorlanıyor musunuz? Nereden başlayacağınızı bilmeniz için duygusal eksikliklerinizi belirleyin.
- Daniel Goleman’a göre duygularınızı daha üretken bir yola kanalize etmelisiniz. Şimdiye kadar duygularınızın size sadece stres ve endişe getirmiş olması mümkün. Çok daha fazlasını yapabilirler ve yapmaları gerekir. Duygularınız sizi esenlik ve hoşnutluk yoluna döndürmeli. Ancak bunu ancak siz onların farkında olursanız yapabilirler. Sizi rahatsız eden bir şey varsa, arkasındaki duyguyu arayın (üzüntü, öfke, hayal kırıklığı ve diğerleri gibi). Ne hissettiğinizi söyleyin ve bu duygulara da biraz yer verin. Onları tanıyın ve size gönderdiği mesajı anlayıp dinlemeye çalışın.
- İletişim becerilerinizi, empati yeteneğinizi ve iddialı veya girişken olma seviyenizi geliştirmek için asla çok geç değil, bunu da hiç bir zaman için unutmayın.
Değişmekten korkmayın
Son olarak, başkalarının eşliğinde yaşadığınızı unutmayın. Doğamız gereği sosyal varlıklarız, bu yüzden birbirimize iyi bakmalı, birbirimizi anlamalı ve herkes için daha yaşanabilir ve üretken ortamlar yaratmaya çalışmalıyız.
Sonuç olarak, değişimin bir parçası olabilirsiniz (ve olmalısınız). Biraz kararlılık ve motivasyonla, duygulara hakim olmanın ve anlamanın daha iyi bir yaşam kalitesine dönüştüğü daha empatik bir toplum yaratmaya yardımcı olabilirsiniz.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Durlak, JA, Weissberg, RP, Dymnicki, AB, Taylor, RD y Schellinger, KB (2011). El impacto de mejorar el aprendizaje social y emocional de los estudiantes: un metaanálisis de intervenciones universales basadas en la escuela. Desarrollo infantil, 821, 405-432.
- Jones, DE, Greenberg, M. y Crowley, M. (2015). Funcionamiento socioemocional temprano y salud pública: la relación entre la competencia social del jardín de infancia y el bienestar futuro. Revista Estadounidense de Salud Pública, 105, 2283-2290.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.