Neden Öpüşüyoruz?

Neden Öpüşüyoruz?

Son Güncelleme: 16 Temmuz, 2017

En samimi sevgi ve şefkat gösterilerinden biri olan öpüşmenin ardındaki mantığı hiç sordunuz mu kendinize? Belki de “öyle yapmak istediğimiz için” diye cevap vereceksiniz.

İnsanların birbirine sevgisini göstermeye yarayan o evrensel ve karakteristik eylem yani öpücük, pek çok bilimse çalışmanın konusu olmuştur. Araştırmalar gösteriyor ki diğer kişinin genetik olarak bizimle uyumlu olup olmadığını anlamak için öpüşüyoruz.

Bu yazıda öpüşmek eylemiyle ilgili bilgi vereceğim ve öpüşmenin yalnızca sevgi ve ilgi ifadesi değil aynı zamanda insanlar olarak evrimimizin kanıtı olduğunu da göreceksiniz.

“Öpücükler, topraktaki altın ve gümüş külçelerine benzer. Tek başına kıymeti yoktur ama değerleri, yakınlarda bir mayın olduğunu göstermesinden gelir.”

– George Villiers

Öpücük

“Öpüşmenin Bilimi” adlı kitabında bilim adamı Sheril Krishenbaum, “bilim adamları neden öpüştüğümüzden hala emin değiller” diyor. Çünkü Krishenbaum’a göre konu üzerinde çok az çalışma yürütüldüğü için hala “bir öpücüğün ne anlama geldiğini yorumlama konusunda pek çok güçlük söz konusu.”

Ne var ki bilim bize bazı ipuçları ve cevaplar sunuyor. Profesör Joe Hanson, “It’s OK to Be Smart” adlı televizyon programında öpücüklerin evrimle ilgili bir davranış olduğunu tasdik etmektedir. 

Hanson ayrıca şunu vurguluyor: “İki ayağımız üzerinde yürümeye başladığımızdan beri, verimliliğimizi yüz yüze gösteriyoruz” ve bunu diğer kişiyi öperek yapıyoruz. Bu nedenle, bilim adamlarının öpüşmek için sunduğu temel neden “bu eylemle partnerimize onunla üremek için doğru partner olduğumuz mesajını iletiyoruz,” şeklindedir.

“Yaş ilerledikçe kan soğumaya ve zevkler geçmişe ait bir şey olmaya başlar. En kıymetli hazine daima en sonuncusu ve en tatlı anımız ise daima ilk öpücük olacaktır.”

– Lord Byron

Öpücükler hangi bilgiyi sunar?

Öpücüklerin kökenini anladığımıza göre, kendinize şu soruyu soruyor olabilirsiniz: “Öpücükler bize hangi bilgiyi sunuyor?” Öpüştüğümüz zaman, anne sütü emdiğimiz zamanlardakine çok benzer bir hareket yaparız dudaklarımızla.

Peki bu neden olur? Annemizin göğsünü emmek, beynimizde en büyük zevklerden birini teşvik eden bir eylemdir. Bu nedenle, öpüştüğümüzde endorfin yani ‘zevk hormonları’ salgılarız. 

Bir Norveç üniversitesinde 2014 senesinde yapılan bir çalışma, bugüne dek bulduğumuz en iyi verilerden birini onaylıyor. On saniyelik bir öpüşme esnasında 80 milyon bakteri alıyoruz. Bu transfer, bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor, hastalıklarla mücadele ederek iç sağlığımızı iyileştiriyor.

Ayrıca biliyoruz ki öpüşmek, dopamin ve serotonin gibi sinir sistemi aktarıcılarının seviyesini artırır. Bu da oksitosin seviyesinde artış sağlar. Üretimi ve salınımı, çift arasındaki bağı güçlendirdiği için buna “aşk hormonu” adı verilir.

Öpüşmek, iki kişinin arasında bu küçük eylemin işaret ettiği yakınlığın önemini gerçek anlamda takdir etmeye davet eder bizi. Başka birine bu şekilde yaklaşmak bizi bir diğer duyuya götürür: koku. 

Koku duyusu sayesinde diğer kişinin DNA’sı hakkında daha fazla bilgi ediniriz. Ve bütün bunlar bahsettiğimiz diğer bilgilerle birleşerek kendi türümüzü korumak için başkalarını öptüğümüz sonucuna bizi ulaştırır.

Böyle bakıldığında hiç romantik gelmeyebilir kulağa. Ama bir öpücüğün duygusal bir eylem olduğuna inanlar için, şunu söylemeden geçmeyeceğim: Romantizm daima hayatımızın bir parçası olacak. Hepsinin nedeni türümüzü korumak olsa bile…

“Ruh, gözlerle konuşabilir. Tek bir bakışla öpüşebilir.”

– Gustavo Adolfo Bécquer


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.