Logo image
Logo image

Kısırlıkla Yüzleşmek - Zor Bir Görev

3 dakika
Kısırlıkla yüzleşmek dünyanın sonu değildir ve bir ilişkinin bu nedenle sona ermesi gerekmez. İnsanlarda babalık ve annelik temelde semboliktir ve biyolojik işlevlerden kaynaklanmak zorunda değildir. Ayrıca başka birçok alternatif bulunmaktadır.
Kısırlıkla Yüzleşmek - Zor Bir Görev
Son Güncelleme: 09 Ağustos, 2020

Kısırlıkla yüzleşmek, hayal kırıklığı yaratabilir. Anne baba olma hayali kuran insanlar için büyük bir acı haline gelebilir. Bu doğal arzuyu gerçekleştirmenin imkansız olması, kendilerine verdikleri değeri etkileyebilir. Öte yandan bunla baş etmenin, her insana dair problem gibi, pek çok yolu vardır.

Kısırlık git gide yaygınlaşan bir problem. Tahminlere göre her altı çiftten biri şu anda kısırlıkla yüzleşmek zorunda kalmaktadır.

Tipik olarak, bir ya da iki partnerin kısır olma haberi, sürpriz olur. Test aksini bildirene dek, neredeyse herkes doğurgan olduğunu düşünür. Bu nedenle başta bu habere alışmak zordur. Öte yandan bu süreci daha az sıkıntılı hale getirmenin yolları da vardır.

“Günün sonunda, zannettiğimizden çok daha fazlasını kaldırabiliriz.”

– Frida Kahlo

Kısırlıkla yüzleşmek için tavsiyeler

Pek çok problemde olduğu gibi, kısırlık da toplumun fikrine açıktır. Herkes çocuk sahibi olamayan ve tedavi sonrası olan birilerini tanır. Kısırlık teşhisi konmuş çiftler bazen bilimle alakası olmayan yollara girer.

En yaygın mitlerden biri, çocuk yapma stresinin çocuk yapmaya engel olduğudur. Bu bir çeşit kurban suçlamaktır ve suçluluk duygusu yüzünden çok gereksiz bir ek yük oluşturur.

Stresin kısırlığı etkilediği doğru olsa da, belirleyici faktör olma vakaları çok nadir olup istatistiklerde mühim bir yer teşkil etmez. Sadece doktorlar bunu dediği zaman göz önüne almak gerekir.

Bir çiftin problemi

Kısırlık teşhisinin en hızlı kendini gösteren sonuçlarından biri, bir ilişki içindeki eşitsizliğin başlangıcıdır. Genel olarak, çifti oluşturan partnerlerden yalnızca biri doğurgan değildir. Ancak, bu durum, her iki partneri de etkiler ve bu, ilişkilerinin istikrarı için bir tür turnusol testidir.

Sıklıkla kısır kişi, suçluluk ve sorumluluk hisseder. Karşılığında diğer kişi, çocuk istiyorsa başka birini bulup bulmamak gibi önemli bir kararla yüzleşir. Fakat partnerleriyle kalmak isterse, bu ihtimalden vazgeçmelidir.

İki kişi için de bu kolay değildir. Öte yandan bu sorunu bireysel seviyede çözmeye çalışmak pek iyi değildir. Her ikisinin de kendi anlatılarını oluşturması gerektiği açıktır, ancak onlar için en uygun şey konuyu açık ve dürüst bir şekilde tartışmalarıdır. Aksi takdirde yanlış anlamalara yol açacak ve bunlar da olmaması gereken çatışmalara yol açacaktır.

Bunu tartışmak için zaman ve yer ayırmak önemlidir. Her zaman düşünmeniz ve bunun hakkında konuşmanız tavsiye edilmez. Aslında, bazı küçük projelere birlikte başlamak iyi bir fikir olabilir. Bu hedef, iletişim kanallarını açık tutacak ve ortak hedeflere ulaşmanıza izin verecektir.

Kısırlıkla yüzleşmek için alternatifler

Bir kişi kısır olarak teşhis edildiğinde, bunun nedeni genellikle doktorun tüm destekli üreme seçeneklerini zaten tüketmiş olmasıdır. Bu, her iki insanın da bu haberle karşı karşıya kaldıklarında büyük olasılıkla bazı duygusal aşınma belirtileri gösterdiği anlamına gelir. Ancak, sorunu azaltmasa da, buna biraz da hazırlıklıdır.

Anında bir çözüm olmayacak ve bu konu, dinlenmek ve zaman gerektiren bir dizi düşünceyi hak edecektir. Bu olasılığı düşünmek bir şey, onun onaylanması başka bir şeydir. En iyisi diğer kişiyi bir sonraki adımı atmaya zorlamamaktır.

Hem iki ilişki partnerinden birinin DNA’sından bir çocuk sahibi olmak hem de evlat edinmek için var olan alternatifler hakkında bilgi edinin. Elbette, her zaman ilişkiyi bitirme olasılığı da vardır. Bu nedenle, çok fazla gerginlik, çatışma veya endişe varsa, çift terapisi almayı deneyin.

Son olarak, baba veya anne olmak DNA paylaşmanın ötesine geçer. Çocuk sahibi olmanın harika ve büyülü yanı sadece bir kadının bedeninde olan değil, aynı zamanda zihninizde ve kalbinizde meydana gelen muhteşem dönüşümlerdir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


Palacios, B., Jadresic, M., Palacios, F., Miranda, C., & Domínguez, R. (2002). Estudio descriptivo de los aspectos emocionales asociados a la infertilidad y su tratamiento. Revista chilena de obstetricia y ginecología, 67(1), 19-24.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.