Hayatı Sevmeniz İçin Ölüm Hakkında Yedi Alıntı

İnsanlar, insan tarihi boyunca ölüm hakkında sayısız yansımada bulunmuşlardır. Ölüm hakkında çok fazla alıntı vardır. Bu, zamanın başından beri insanları huzursuz eden ve hatta diğer hayvan türlerindeki bazı ritüellere bile ilham veren bir konudur.

Ölümün üzerinde topladığı tüm dikkate rağmen hala genel tanımında ortak bir karara varılmamıştır. Bilim insanlarının ölümle ilgili söyleyecek çok şeyleri vardır ancak onlar bile insan hayatının nörolojik ve termodinamik bir açıdan tam olarak ne zaman durduğunu bilmezler.

Dinler ve ideolojiler de bu konuda aynı fikirde değildir. Çoğu biyolojik fonksiyonlar durduğunda diğer her şeyin de durduğu fikrini reddeder ama bundan sonra ne gerçekleştiği hakkında fikir uyuşmazlığına düşerler. Birçok harika düşünür ölümle ilgili yazmış veya konuşmuştur. Aşağıda ölüm hakkındaki en iyi alıntılardan bazılarını görebilirsiniz.

1. Ölümden Korkmamalısınız

Harika şair Antonio Machado Reza ölüm hakkında şunları söylemiştir: “Ölüm korkmanız gereken bir şey değildir, çünkü siz burada olduğunuz sürece ölüm burada değildir, ve ölüm buraya vardığında siz gitmiş olacaksınız.”

Bu sağduyudur. Ölü bir insan için ölüm diye bir şey yoktur. Eğer ölüyseniz ölümü deneyimleyemezsiniz. Siz olmazsınız, korkularınız da olmaz.

2. Ölüm Hakkındaki En Güzel Alıntılardan Biri

Alphonse de Lamartine dünyaya ölümle ilgili en güzel alıntılardan birini vermiştir. “Çoğunlukla, ve farkında olmadan, bir mezar içerisinde iki kalp bulundurur.” Sevdiğiniz biri öldüğünde sizin küçük bir parçanız da onlarla beraber ölür.

Sevilen birinin ölümü arkada kalanları derinden etkiler. Bir süre boyunca, yaşamaya devam edenlerin yaşamları o tabutta takılıp kalır.

3. Ölümün Önemi

Andre Malraux ölümle ilgili şunları söylemiştir: “Ölümün önemli olmasının tek sebebi bizi yaşamın değeri hakkında düşündürmesidir.” Ölümün anlamı yaşamın anlamı ile yakından ilgilidir.

Malraux okura ölümün kendisi hakkında düşünmemesini söyler. Bunun gerçekten önemli olmadığını, çünkü bunun her şeyin sonu olduğunu söyler. Ancak, sonun farkında olmak önemlidir çünkü yaşama nasıl yaklaştığınızı ve yaşamı nasıl deneyimlediğinizi etkiler.

4. Hepimizi Eşit Kılan Bir Gerçeklik

Ölümle ilgili bu alıntı bin yıllıktır. Antik filozof Laozi şöyle yazmıştır: “Yaşamda farklı olsalar da, tüm insanlar ölümde eşittir.” Diğer bir deyişle, ölüm var olan en demokratik kurumdur. Herkese eşit davranır.

Bu bağlamda, bir cenaze ne kadar şaşaalı olursa olsun tabut hala cansız bir bedenle, çürüyen bir organizmayla dolu olacak. Ne daha fazlası, ne de daha azı.

5. Ya Şimdi Ya Da Hiç

William Shakespeare ölüm hakkında çok fazla şey yazmıştır. 73. sonesinde ölümün farkında olmanın şimdi ve burada daha çok sevmenize sebep olduğunu vurgulamıştır.

Bak göreceksin bende alacakaranlığı, nasıl güneş batıdan solgun solgun gidince; Kefen örten eliyle ezerse her ışığı, Ölümün kan kardeşi kapkara çirkin gece. Bak göreceksin bende ateşin korları var, Genç ve dinç günlerinden kalma küller üstünde, Ölüm döşeğindeymiş gibi fersiz yatarlar, Eceline ermiştir ateş kendi gücünde. Senin bunları görmen arttıracak sevgini, Ayrılık yakın diye çok seveceksin beni.

Çoğunlukla yaşam sonsuza dek devam edecekmiş gibi davranırız. Zamanımız hiç tükenmeyecekmiş gibi gelir. Sevgi yaşama başka bir tipte bir anlam verir, ama insanlar aynı zamanda sevgi de hiç bitmeyecekmiş gibi davranır.

6. Gençlik, Yaşlılık ve Ölüm

Bir çocuğun, genç bir insanın, ve yaşlı bir insanın ölümü arasında büyük farklılıklar vardır. Çocuk ve genç insan hayatlarına daha yeni başlamışlardır, bundan dolayı ölümleri acı verici ve huzursuz edicidir. Sanki hiç bitmemiş projeler gibidirler.

Diğer yandan, yaşlılıkta yaşama şansınız olmuştur. Bu durumda ölümün bir mantığı vardır, bir döngünün sonudur. Baltasar Gracian bu durumu şu şekilde ifade etmiştir: “Gençler için, ölüm batan bir gemidir. Yaşlılar için ise limana yelken açmak gibidir.”

7. Ölüm Hakkında Düşünmek Yeterli Değildir

Stefan Zweig’in ölüm konusunda çok derin bir yansıması vardı. Zweig dedi ki: “Ölüm hakkında düşünmek yeterli değildir. Ölümü her zaman aklınızda tutmalısınız. Bu şekilde hayat daha görkemli, daha önemli, daha verimli ve daha keyifli hale gelir.”

Genelde insanlar ölümle ilgili konuşmayı sevmezler. Ölüm tabu görünür, yaklaşılmazdır. Zweig sizi ölümün yüzüne bakmaya çağırır, ki hayatınızın yoğunluğunu ve değerini hissedebilesiniz.

Bunlar ölümle ilgili çok, çok fazla alıntıdan sadece birkaçı. Bunları sizinle paylaşmaya karar verdik çünkü dünyadaki zamanımızın sınırlı olduğunu hatırlamak hep iyidir. Hepimiz öleceğiz. Ancak ölüm gelene kadar hayatı sonuna kadar yaşamalısınız.