Bingen'den Hildegard: Bir Bilgenin Biyografisi

Yazan ve doğrulayan psikolog Gema Sánchez Cuevas

Tarafından yazılmıştır Valeria Sabater

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Bingen’den Hildegard, 12. yüzyılda bir Alman baş rahibeydi. Ayrıca bir filozof, ilahiyatçı, besteci ve şairdi. Bazıları ise onun operanın, cinsiyet biliminin ve bilimsel doğa tarihinin öncüsü olduğunu söylüyor.

Küçük bir kız iken, bilgi konusunda gerçekten tutkuluydu. Doğayı anlamak istedi. Ebeveynleri onu çok küçük yaşta kiliseye göndermiş olmasına rağmen, zekasını geliştirmek ve düşüncelerini, vizyonunu ve yaşamı boyunca aldığı mistik mesajları desteklemek için kaynaklar bulmayı başardı.

Bingen’den Hildegard arkasında çok büyük bir miras bıraktı. Kadınların, kendilerine yönelik belirgin kısıtlamalara rağmen, her zaman bilimsel ilerlemeyi teşvik etmeyi nasıl başaracaklarına dair net bir örnektir.

“Aynı sanrıda peygamberlerin, İncil’in, diğer azizlerin ve bazı filozofların hiçbir insan öğretisi olmadan yazıldığını anladım. Eğitimsiz bir kadının bana öğrettiği gibi, edebiyat konusunda pek bir bilgim olmasa da, bazılarını açıkladım.”

– Bingen’den Hildegard

Bingen’den Hildegard

1098 yılında Almanya’nın Bermersheim kentindeki Nahe ve Ren nehirlerinin yakınında doğdu. Genç yaşta ağır sağlık sorunları vardı. Hayatının ilk yıllarında, Spanheim’den Jutta adında bir baş rahibe onunla ilgilendi ve ona müzik ve Latince öğretti. Fakat yazı yazmayı öğretmedi. Sonra, Bingen’den Hildegard kendi başına yazmayı öğrendi.

Bazı yazılı dökümanlar- keşiş Echternach’tan Theoderich’inki gibi-, Hildegard’ın 8 yaşından itibaren bazı hayaller gördüğünü belirtmektedir. Bu vizyonlar sırasında her zaman bilinci açıktı ve durumun farkındaydı. Bütün hayatı boyunca yaşadığı çok yoğun görsel ve işitsel halisünasyonlardı.

Bingen’den Hildegard: Her Şeyi Değiştiren Bir Sanrı

Bingen’den Hildegard yetişkin olduğunda, fiziksel acısı kayboldu. Bu onun için bir uyanış oldu. Bu, onun en tutkulu olduğu konu üzerine yoğunlaşmasına izin verdi: bilgi. Elinde bilim, doğa tarihi ve Yunan kozmoloji kitapları vardı, bu onun kendisini eğitmesine ve bilimsel bir vizyon geliştirmesine izin verdi.

Hayal görmesi, hastalığı gibi yok olmadı. Hatta yoğunlaştı. Ancak, sadece baş rahibe Jutta ve Hildegard’ın akıl hocası keşiş Volmar de Disibodenberg bunu biliyordu. En büyük aydınlanmayı 38 yaşında yaşadı, kendisinin ışıklarla çevrildiğini gördü. Bir ses ona misyonunun bilgilerini dünyayla yazmak ve paylaşmak olduğunu söyledi.

Disibodenberg Baş Rahibesi: Papa’nın Kutsadığı Bir Bilge

Bu sanrıdan sonra, baş rahibe Jutta öldü ve Hildegard onun yerini aldı. Papa onun mistik tecrübelerini sonunda duydu. Öyle şok oldu ki, tecrübe ettiği 16 sanrıda gördüğü her şeyin kaydını tutma hakkı verdi.

İlk kitabı, Scivias’ı 1141’de yazdı. Bu kitapta, Yunan kültürüne dayanan bir tip kozmolojiden bahsetti. Dünya’nın 4 elementten oluştuğunu açıkladı: hava, ateş, su ve toprak. Gök cisminin hava ve sudan oluşan farklı katmanları olduğunu söyledi. O zaman için bu çok etkileyici bir keşifti.

Papa’nın desteği, insanların Hildegard’ın düşüncelerinin sapkınca olduğunu düşünmesini durdu. Baş rahibe Bingen’den Hildegard, birçok kişi için Tanrı’nın sesiydi. Batıl inanç ile karakterize edilen bir toplumda, diğerlerinin sahip olmadığı farklı bir sese sahipti ve kesinlikle bunu nasıl kullanacağını biliyordu.

Ren Nehrinin Sybil’i

Kilisenin onun yanında olması, Hildegard’ın Avrupa’daki çalışmalarını çok popüler bir hale getirdi. Böylece ünlü oldu ve insanlar ona Ren’in Sybil’i demeye başladı.

Ne istediğini bilen bir kadındı. Disibodenberg’den ayrılıp kendi manastırını kurmak istedi. Bu hayal, sonunda Almanya’da Eibingen Manastırını kurmaya karar verdiğinde gerçek oldu.

Bingen’den Hildegard tıp ve doğa ile derinlemesine ilgilendi ve şifacı oldu. Elli yaşında, barışı sağlamak ve gittiği her yerde bilim ve tıp hakkındaki bilgilerini paylaşmak amacıyla Avrupa gezilerine başladı.

İlk Seksolog

En dikkat çekici eseri Physica (Liber Simplicis Medicinae) idi. Bu ansiklopedide bazı hastalıkları ve bitkilerin tıbbi özelliklerini ayrıntılı olarak anlattı. Ayrıca, acıyı iyileştirmek, vücudu ve yaraları temizlemek için kaynar suyun önemini belirtti.

Hildegard ayrıca orgazmı; hem erkeklerin hem de kadınların zevk alması gereken, güzel, yüce ve ateşli bir şey olarak tanımladı. Causae et Curae gibi tıbbi kitaplarında, regl ve amenore hakkında değerli bilgiler sundu.

Kadın Peygamber ve Aziz

Bingen’den Hildegard, 81 yaşında vefat etti. Her zaman aforoz edilenleri savunsa da, daima Papalar, krallar, soylular ve halkın onayını aldı.

2010 yılında, Papa XVI. Benedict onu bir peygamber ve Aziz olarak kabul etti ve onu kilise doktoru olarak nitelendirdi.