İçinizdeki Huzur Duygusunu Keşfedin, Bu Görevi Erteleyemezsiniz

Huzurlu olduğunuzda, dışarıda kopan fırtınalar daha az ürkütücüdür. Çünkü korkunuzla yüzleşip, suçluluk, kin, güvensizlik duygusundan kurtulursunuz. Kim bu psikolojik dengeye ulaşmak istemez ki? Bunu nasıl yapacağınızı öğrenin.
İçinizdeki Huzur Duygusunu Keşfedin, Bu Görevi Erteleyemezsiniz
Valeria Sabater

Yazan ve doğrulayan psikolog Valeria Sabater.

Son Güncelleme: 14 Aralık, 2021

Kendinizle huzur içinde yaşamak büyük sonuçlar getirir: memnuniyet, içsel uyum, iyi stres yönetimi, beden ve zihinde oluşan refah duygusu. Böyle bir zanaatın, özellikle karmaşık dünyamızın ortasında hiç de kolay olmadığı unutulmamalıdır. Günler gittikçe karmaşıklaşıyor, gürültü daha yüksek seviyede. Belirsizlik, kaygı ve endişelerin ortasında kendimizi kaybettiğimiz sürekli bir kısır döngüdür.

Bir kısır döngünün girdabına kapıldığımızda, gerçeği anlamak ve kendimizle barışmak bize çok zor gibi görünür. Bununla birlikte, bir husus dikkate alınmalıdır: kendimizin en iyisini vermemiz gerektiği zaman hemen şimdidir. Ve böyle bir şey yalnızca kendi içimizde huzur bulduğumuzda gerçekleşir. Suçluluk duygusu ağır basmadığında, öfkemizden veya bugünümüzü içine alan geçmişin o gölgesinden kendimizi kurtardığımızda başarılır.

Aklımızda ve kalbimizde huzur varsa, insanlığımızı yitirmeden ve güvenle ilerlemek için her şey daha net görülür ve zorlukları çözmek daha büyük bir cesaret ister, kendimizi daha güvende hissederiz. Bu nedenle, kendimizle barış içinde yaşamak bir kenara bırakacağımız bir görev değildir. O halde, bu çok faydalı ve sağlıklı psikolojik duruma nasıl ulaşacağımızı görelim.

yalnızlık

Nasıl kendimizle huzur içinde yaşarız?

Filozof İmparator Marcus Aurelius, “kendisiyle uyum içinde yaşayan her kimse, dünya ile uyum içinde yaşar” demiştir. Bu büyük bir gerçektir ancak bilgeliğine ve stoacılığına rağmen muhtemelen kendisi bunu yaşarken başaramamıştır. Bu denge duygusuna ulaşmak, bizi çoğu zaman geçmişte iyi yapamadığımız ve hala bizi inciten vicdan, pişmanlık ve tüm bu şeylerin gölgesinde kendimizle barış içinde yaşamayı bir kenara atmaya zorlar.

Bu zihinsel hijyen, sakinliğimizi ortadan kaldıran psikolojik ve duygusal kara delikleri kapatma yeteneği, bize eziyet eden şeyle yüzleşmeyi gerektirir. Ancak o zaman kendimizde olan kusurları görür, sonunda kendimizi affeder veya kontrol edemediğimiz şeyler hakkında kendimizi cezalandırmayı bırakma iznini kendimize veririz.

Kendinizle barış içinde yaşamak size ruhsal rahatlıktan fazlasını sağlar. Bu, geçmişin günahlarından kendinizi arındırmak ya da bazen dinlenmeden savaştığımız iç savaşları durdurmak değildir. Dahası, pozitif psikolojide “barış” terimi, zihinsel iyilik ve mutluluğa ulaşmak için kullanılan içsel mekanizma olarak sıklıkla kullanılmaktadır. Karşımızda çok faydalı bir psikolojik egzersiz vardır.

Capaldi, CA, Dopko, RL ve Zelenski, JM (2014) bunu bir araştırmada endişe, kaygı, nefret, pişmanlık, suçluluk duygusu gibi değişikliklerin yokluğunda ortaya çıkan sakinlik, dinginlik ve zihinsel huzur hali olarak tanımlamaktadır… Bu yazarlara göre iç huzura duygusal özdenetim sayesinde ulaşılır.

Bununla birlikte, kendinizle barış içinde yaşayabilmek için bu mekanizmaların nelerden oluştuğunu görelim.

Kendinizden talepte bulunmaktan vazgeçin

Gereksinimlerin iç huzurumuzla ne ilgisi vardır? Aslında çok ilgisi var. Bir düşünelim: çoğumuz, mutluluğumuzu bir dizi koşul veya gereksinime bağlı kıldığımız bu aşırı talepkar yaklaşımı uyguluyoruz:

  • “Daha iyi bir işim olduğunda huzurlu olacağım.”
  • “Aileme değerimi gösterdiğimde kendimi dengeli hissedeceğim.”
  • Kilo verdiğimde sakin olmayı başaracağım.”

Bu tür koşullar sadece iç huzurumuzu ortadan kaldırmakla kalmaz, bizi telafisi mümkün olmayan acılara da maruz bırakır. Bu nedenle, bizi huzura ulaştıracak yolda karşımıza engeller çıkarmayı bırakmamız gerekiyor. Mutluluğumuza bu kadar şarta endekslemeyi bıraktığımızda hayat çok daha basitleşecektir.

Kendinize değer verin, değerli olduğunuzu unutmayın

Benlik saygısının desteği olmadan dünyayı dolaştığımızda, iç dünyamız boşluklarla dolu ve sürekli savaş halinde olur. Başkalarının bizi tanımasını, bize ilgi göstermelerini ve kendimizi onaylanmış hissedebilmemiz için olumlu pekiştirmeler yapmalarını umarız. Tahmin edebileceğimiz gibi hiçbir şey başkasının dikkatini çekmek kadar yorucu değildir.

Kendinizle barış içinde yaşamak için, başkalarından beklediğiniz şefkat ve kendini tanımayı kendinize sağlayabilmelisiniz. Öz saygınız ve öz sevginiz güçlüyse, hiçbir şeyin eksik olmadığı o iç uyumu elde edersiniz. Bu, etrafını saran kişilerden beklediğiniz desteği, kendinizde bulduğunuz an gerçekleşecektir. Kendinize katlanmanız gereken tek kişi; sizsiniz.

iç huzur

Kendinizle huzur içinde yaşamak için kendinizi affedin

Kendinizi özgürleştirmek için affedin. Hiç kimsenin hata yapmadan hayatına devam etmesinin mümkün olmadığını ve her hatanın baştan başlamak için yeni bir öğrenme, düzeltme süreci ve bir fırsat olduğunu anlamak için affetmeyi öğrenin.

Kendinizle barış içinde yaşamak için yanılmaz olmadığınızı, kendi yargıcınız olmakta ısrar ederseniz hiç kimsenin kazanmayacağını anlamak zorundasınız. Acı, kendisini besler. Bu acıyla yaşamaya devam ettiğin sürece daha iyi olmak için değerli bir fırsatı kaybediyorsunuz. Siz, en insani, en parlak yönünüzü gösterecek kadar yeteneklisiniz. Geçmişte yaptığınız hatalardan çok daha fazlasısınız. O halde, kendinizi affedin.

Olumsuz ve öfkeli duygu kasırgalarını yatıştırın

Yaşam yolculuğunda zihinde bir kasırga ve kalpte sürekli bir savaşla yürümek yararlı değildir. Bir zamanlar bizi inciten birine karşı hayal kırıklıklarının veya nefretin yarattığı kızgınlık, umutsuzluk, öfke, kişiliğimizi gölgede bırakan bulutlardır. İç huzurunu kasvetle kaplayan hiç kimse huzuru yakalayamaz.

Bu yüzden tereddüt etmeyin, bu iç dinamiklerinizi çözün. Nefretin, öfkenin, hayal kırıklığının acısını söndürün… Sizi incitmeye devam eden duyguları iyileştirin ve yeni fırsatlara ve deneyimlere yol açın. Kendinizle barış içinde yaşamak için nefes almanıza izin vermeyen düğümleri çözmeniz gerekir.

Hemen şimdi bu kritik görevlere odaklanın. Bugün elde edebileceğiniz zihinsel sükuneti yarına bırakmayın…


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Capaldi, C. A., Dopko, R. L., & Zelenski, J. M. (2014). The relationship between nature connectedness and happiness: A meta-analysis. Frontiers in Psychology, 5, 976.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.