Sizi Yıkan Kişi, Parçalarınızı Birleştirecek Kişi Olamaz
Şunu unutmayın: sizi yıkan kişi, parçalarınızı birleştirecek kişi olamaz. Bu hatayı yapmayın. Bu kişinin, acıyı gidermenize ve hasarı telafi etmenize yardımcı olacak kişi olduğunu düşünmeyin.
İlişki size zarar veriyorsa, geri dönmeyin. Sırf yalnız kalmaktan korktuğunuz ya da o kişi olmadan hayatınızı nasıl yaşayacağınızı bilmediğiniz için geri dönmeyin. İşlevsel olmayan ilişkiler, doğru şekilde ele alınmadığı takdirde, bir gecede işlevsizliğinden kurtulamaz.
Ayrıldığınızda, aklınızın o kişinin olmadığı bir hayat lehine argümanlarla dolu olduğunu hatırlayın. Canınız yanmıştı ve hâlâ onun yanında kalmayı istemeniz için nedenleriniz vardı ama bunun sizin için en iyi şey olmadığına kendinize ikna etmek istediniz.
Kaçtığınız her şey kendini tekrarlamaya mahkumdur
Zaman geçer ve çatışmalar kendini tekrar eder. Aşağılama, güvensizlik, doğru şekilde iyileşmemiş bir yaranın acısı. Çözmeden kaçtığınız her sorun kendini tekrarlamaya mahkumdur. Freud bu gerçeği 1920’de Zevk Prensibinin Ötesinde adlı kitabında kuramlaştırdı. Buna tekrar etme zorunluluğu adını vermişti.
Bu, insanların aynı taşa takılma eğiliminde oldukları anlamına gelir (tabi ki herkesin kendi taşı vardır ). Kişisel taşınız belirli bir ilişki olduğunda, sistematik olarak yeniden o taşa takılıp düşersiniz.
Taşınızın bir “insan adı” ya da “insan formu”na sahip olması, aynı şekilde etkileşimde bulunma, duygusal bağlılık yaratma ve belli bir şekilde çoğu zaman da belli bir insanda aşkı arama epiliminde olduğunuzu sembolize eder.
Bu nedenle, hayatın farklı aşamalarında olmanıza rağmen, genellikle benzer sorunlarla karşılaşırsınız. Peki neden böyle olur? Çünkü kaçtığınız her şey kendini tekrarlamaya mahkumdur. Kararlarınızı veya etkileşim şekliniz üzerinde düşünmezseniz, aynı hataları yapmaya devam edersiniz.
Değişikliği kabul edin ve devam edin…
“İnsan bir aşamanın ne zaman sona erdiğini bilmek zorundadır. Gerekli süreden daha uzun kalmakta ısrar edersek, geçirmemiz gereken diğer aşamaların mutluluğunu ve anlamını kaybederiz. Döngüleri kapamak, kapıları kapamak, bölümleri bitirmek – hangi ismi verirseniz verin, önemli olan şey, yaşamın bitmiş anlarını geçmişte bırakmaktır.”
– Paulo Coelho
İçinizde bir şey kırıldığında, hiçbir şey aynı değildir
Yıkıldığınızda, içinizde derin bir acı hissettiğinizde, o kişiyle yaşadığınız istikrar ve refahı arzularsınız. Belirsizlik, “her şey yanında biri olduğunda daha iyidir” diye düşünmenize neden olur.
Açıkçası, duygusal bir bağa dayanan ilişkiler, işlevsiz bir bağlılık üzerine inşa edilmiştir. Ancak bu, deneyimlerinizi ve düşüncelerinizi sürekli olarak yeniden yapılandırarak değiştirebileceğiniz bir şeydir.
Değişim, yeni bağların oluşması ve belli bağların kaybedilmesi üzerine kurulmuştur. Eğer deneyimler çok farklı ve önemliyse, temsillerin, stratejilerin ve duyguların içeriği, bağımlılığa dayalı ilişkiler arama eğiliminizi değiştirecektir.
Duygusal boşluğunuzu düzeltmek kişisel bir görevdir. Hiç kimse, bunu yapma veya yapmama konusunda yetki veya sorumluluğa sahip değildir. Her değişim sürecinin acı ve çaba içerdiğini unutmayın.Birisine elveda demek, geri adım attığınız anlamına gelmez. Bu, sizi zenginleştiren şeylerle yıpratan şeyleri ayırdığınız anlamına gelir. Kendinize değer vermek ve size zarar veren bir aşkın kırıntıları peşinde koşmayı bırakmak demektir.
Acının gitmesine izin vermek, benlik saygınızı besler
Bencillik veya haksız yokluk içeren herhangi bir şeyden kendinizi koparmak yeni bir aşamaya başlamanıza yardımcı olacaktır. Öz saygınız için gerekli enerjiyi almanıza ve duygusal olarak büyümenize yardımcı olur.
Zararlı ilişkilerden ve sizi yıkan kişiden uzaklaşmak, özgür olmak demektir. Büyüyor ve yeni bir hayat yaratıyorsunuz. Kendi başına ayakta duran ve değişim için verimli bir atmosferden psikolojik oksijeni soluyan yeni bir yaşam.
Acınızı örtmek, ilişkinizin refahını garanti etmez. Bazen öyküler, tam bir noktayla tamamlanmayı beklemektedir. Bu veda, belirsiz bir süre boyunca kendinizi yerinizden uzaklaştırmak demektir. Bu zor olabilir, ancak sonuç, varlığınızın yeniden inşası ve iç dünyanızın uyumu olacaktır. Bu her zaman kolay değil, ama gereklidir.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.