Acil Durumlarda Sosyal Hizmet Görevlileri

Acil durumlar ve felaketlerde sosyal hizmet görevlileri hangi rolleri oynuyor, biliyor musunuz? Keşfetmek için okumaya devam edin!
Acil Durumlarda Sosyal Hizmet Görevlileri

Tarafından yazılmıştır Elena García

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Bir toplumu veya çok sayıda insanı etkileyen bir felaket gerçekleştiğinde farklı uzmanlıkları olan profesyonellerin de duruma dahil olması gerekir. Kriz durumlarında sosyal hizmet görevlileri problemleri toplumsal müdahale yoluyla bütüncül bir şekilde çözmekle sorumludur.

Genel olarak bir acil durum gerçekleştiğinde sosyal hizmet görevlilerinin takip etmeleri gereken bir dizi protokol olmalıdır. Ancak sosyal hizmet görevlilerinin spesifik rolleri hakkında daha fazla konuşmadan önce kullanacağımız terimlerin bazılarını tanımlamalıyız (Villalibre, 2013).

  • Acil durum. Dünya Sağlık Örgütüne göre, bir acil durum “yardım eksikliğinin birkaç dakika içerisinde ölüme yol açacağı bir durum” olarak tanımlanır.
  • Felaket. Bu kelime antik Yunanca bir kelime olan katastrefein kelimesinden gelir (yıkmak, tahrip etmek). Dünya Sağlık Örgütü bu durumu “dış sektörlerden olağanüstü bir yanıt talep etmeyi gerektirecek kadar fazla zarara, ekonomik hasara, insan ölümüne ve sağlık hizmetlerinin sekteye uğramasına sebep olabilecek herhangi bir fenomen” olarak tanımlar.
  • Afet. Bu kelime Latince olan des kelimesinden (negatif, talihsiz) ve astre kelimesinden (astro, yıldız) gelir. Temelde, yıldızlardan veya tanrılardan gelen negatif bir olay anlamına gelir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bir afet toplum sağlığına ciddi ve acil bir tehlike teşkil eden öngörülemeyen bir olaydır. Ayrıca önemli sayıda insanın hayatını veya sağlığını tehlikeye atan ve acil müdahale gerektiren herhangi bir halk sağlığı durumuna da afet adı verilir.
Bir aile ile konuşmakta olan bir sosyal hizmet görevlisi.

Aptekar (1994) nicel veriler kullanarak bu terimler arasındaki farklılıkları da tanımlamıştır:

  • Kaza veya acil durum. Binden az insanın öldüğü bir durum.
  • Afet. Total ölüm sayısı ve acil tehlike altında olan mağdurların toplam sayısı bin ile bir milyon arasındadır.
  • Felaket. Ölüm sayısı bir milyonu aştığında bu duruma felaket denir.

Bu Durumların Ortak Özellikleri Nelerdir?

Fource, Hernández-Coronado, Nevado, Martínez, Losada, ve Lillo (1998) bu terminolojideki ortaklıkları şu şekilde açıklamaktadır:

  • Bu olaylar acil müdahale gerektirir.
  • Psikolojik etkileri olayın büyüklük ve sonucuna bağlıdır.
  • Öngörülemez ve tesadüfi olabilirler. Bunun bir sonucu olarak şaşkınlık, çaresizlik ve değişkenliğe sebep olurlar.
  • İnsan hayatı veya fiziksel bütünlüğü için acil tehlike teşkil edebilirler.

“Dünya herkesi kırar, sonrasında çoğu kişi kırılan yerlerinde daha güçlü hale gelir.”

– Ernest Hemingway

Bir Afet Durumunda Sosyal Hizmet Görevlilerinin Rolü

Öncelikle sosyal hizmet görevlileri bir afete en başından itibaren müdahale etmelidirler. Diğer bir deyişle önleme çabalarına katılım göstermeli ve acil durumlara hazırlıklı olmak için protokoller yaratmalıdırlar. Ayrıca diğer sahalardan profesyonellerle çalışmaya da hazır olmalıdırlar. Bir acil durumda takım çalışması durumdan etkilenen topluluk için her zaman faydalı olacaktır.

Bu tip durumların sonuçları genellikle yüksek derecede yıkıcı ve tahmin edilmesi imkansız olduğu için multidisipliner müdahale çok önemlidir. Sonuçta bir soruna birçok farklı açıdan müdahale ederseniz sorun daha küçük hale gelir.

Bu tip durumlarda sosyal hizmet görevlileri mağdurlara refakat ve destek sağlamak için orada bulunurlar. Ayrıca toplumu liderlik rolleri üstlenmeleri ve felaketten sonraki restorasyon ve yeniden inşa eforlarına katılmaları konusunda da teşvik etmelidirler (Peñate, 2009).

Sonuç olarak, bir felaket sırasında sosyal hizmet görevlilerinin sorumluluklarından bazıları şunlardır:

  • İlgili kurumlara bilgi ve tavsiye vermek.
  • Gerekli bilgileri sağlamak ve mümkün olan sonuçların etkileri için organize olmak ve hazırlanmak.
  • Profesyoneller ve gönüllülerden oluşan takımlar yaratmak.
  • Doğrudan ve dolaylı yoldan etkilenmiş olan insanları rahatlatmak ve onlara refakat etmek.
  • Aile bireyleri ile iletişim kurmak. Yaralanmalar ve ölümler gibi şeylerle ilgili bilgi temin etmek. Sosyal hizmet görevlileri ayrıca insanlar vefat etmiş sevdiklerini tanımlarken onlara eşlik de etmelidir.
  • Kaynakları ve servisleri yönetmek.
  • Yardım alabilmek amacıyla kanıt sağlamak için hasarları değerlendirmek ve kaydetmek.
  • Kriz terapisi sağlamak ve sosyal raporlar yazmak.
  • Topluluk katılımını teşvik etmek, kendi kendine yardım grupları organize edilmesine yardımcı olmak ve benzeri.
Rapor yazan bir sosyal hizmet görevlisi.

Acil Durumlarda Sosyal Hizmet Görevlilerinin Hedefleri

Herrero’ya göre (2012) sosyal hizmet görevlileri acil durumlar, afetler ve felaketlerde bu hedeflerden bazılarına ulaşmaya çalışmalıdır:

  • Sosyal grupların sahip olduğu fırsatlar ile ilgili bilgi sağlamak.
  • İnsanları bu fırsatlara ulaşmak ile ilgili motive etmek.
  • Mağdurların duygularını ve hislerini yönetmelerine yardımcı olmak.
  • İnsanların problemleriyle yüzleşmek için yeni yollar öğrenmesine yardım etmek. Onlara içinde oldukları yeni durumla ilgili farklı bir şekilde düşünmeyi öğretmek.
  • Mağdurların psikolojik dengelerini tekrar kazanmalarına yardım etmek.
  • Etkilenen kişilerin hayatlarına devam edebilmeleri için durumu kafalarına oturtmalarına yardımcı olmak.
  • Krizdeki insanlar arasında iletişim kurmak veya bu iletişimi kolaylaştırmak.
  • Bireylerin veya ailelerin durumu açık bir şekilde anlamasına yardımcı olmak.
  • Bireyin çevresi ile arasında olan özdengeyi restore edin. Diğer bir deyişle, onların içinde oldukları yeni duruma adapte olmalarına yardımcı olun.

Sonuç olarak; felaket, acil durum ve afet durumlarında sosyal hizmet görevlileri var olması çok önemlidir. Bununla birlikte çoğu insan  onları müdahale ekibinin bir parçası olarak görmez. Ancak onlar bu öngörülemez durumlardan etkilenen insanların hayatlarını iyileştirmek için harcanan eforun gerekli bir parçasıdırlar. Ayrıca olumsuz sonuçların azaltılabilmesi için de herhangi bir müdahale ekibinin anahtar bir parçası olmalıdırlar.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Baloian, I., Chia, E., Cornejo, C., & Paverini, C. (2007). Intervención psicosocial en situaciones de emergencia y desastres: guía para el primer apoyo psicológico.
  • Colegio Oficial de Trabajo social de Castilla-La Mancha. El Trabajo Social en situaciones de Crisis, Emergencias y Catástrofes en
    Castilla La Mancha. Recuperado de: https://www.trabajosocialclm.com/participacion-voluntariado
  • Hernández-Coronado, A., Nevado, M., Martínez, RM., Losada, D, Lillo de la Cruz, A. (2006). Intervención psicológica en situaciones de emergencias. Psicología sin fronteras. Revista electrónica de Intervención Psicosocial y Psicología comunitaria, 1(1), 40-46.
  • Muguruza, I. H. (2011). Los Trabajadores Sociales en situaciones de crisis, emergencias y catástrofes. Margen: revista de trabajo social y ciencias sociales, (63), 4-12.
  • Peñate, Á. C. (2009). Una aproximación a la intervención del Trabajo Social comunitario en situaciones de catástrofes y desastres. Cuadernos de Trabajo Social22, 243.
  • Villalibre Calderón, C. (2013). Concepto de urgencia, emergencia, catástrofe y desastre: revisión histórica y bibliográfica.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.