Nikola Tesla, Işığın Yalnız Dehası

Nikola Tesla, Işığın Yalnız Dehası
Valeria Sabater

Yazan ve doğrulayan psikolog Valeria Sabater.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Nikola Tesla, dünyayı aydınlatmış bir dehaydı demek abartı olmaz. Onsuz bir dünyayı düşünmek istiyorsanız eğer, ışıkları söndürmeniz yeterli olacaktır. Ancak, tarihteki diğer sıra dışı insanlar gibi, bu deha da tam olarak anlaşılamamış ve yalnız kalmıştır. Anlaşılması zor, ancak merak uyandırıcı…

Tesla’nın aşağıdaki sözleri, zamanın bir gazetecisi tarafından kaydedildi. Böylece bu zamana kadar gelip ölümsüzleşti. Onun üslubuna uyan bir şekilde: “Siz şimdiye sahip olabilirsiniz, ama gelecek benim olacak.”

“Bazı fikirlerimi gerçekleştirecek kadar şanslı olursam, tüm hepsi insanlık adına olacak.”

– Nikola Tesla

Muhakkak ki bir bildiği vardı. Onsuz dünyamız, tıpkı Uyuyan Güzel’deki sessiz orman gibi olurdu. Bu sözleri söyleyecek olan birçok insan vardır. Dünyamız eğer o olmasaydı, televizyonun, radyonun ve büyük fabrikaların olmadığı karanlık bir kara parçası olurdu. Bu karanlık yerde modern şehirlerin o hiç bitmeyen uğultusu da olmazdı.

Radyo’yu hayatımıza sokan indüksiyon bobini için teşekkür etmemiz gereken kişi yine Tesla’dır. Tesla ayrıca, elektrik enerjisinin dağıtımını ve başka yerlere ulaştırılmasını sağlayan iletim sistemini tasarlayan kişidir. Uzaktan kumanda, telsiz telgraf, x-ray ve MRI gibi teknolojiler bu sistemle çalışmaktadır. Bu dehanın bir başka mühendislik hayali ise, tüm dünyaya sağlamak istediği bedava ve kablosuz enerjiydi. Başarıya ulaşamayan bu hayalinin adı “Wardenclyffe” projesiydi.

Tesla, o zamanın endüstri dünyasının büyük güçleriyle karşı karşıya geldi. Sırbistan kökenli bu modern Prometeus, bu güçlerin sundukları şeyleri insanlık için daha ulaşılabilir hale getirmeye çalıştı. 

Ancak Tesla hakkında en az konuşulan konu, onun kişiliğinin nasıl olduğudur. Bu nedenle biraz da bu konudan bahsedeceğiz. Bu dahinin arkasında nasıl bir psikoloji gizleniyor? Bu yazıyı okumaya devam edin ve tarihe izini bırakmış bu kişi hakkında daha çok şey öğrenin.

insan beyni

Yaratıcılılık ve disiplin: Nikola Tesla’nın karmaşık zihni

Nikola Tesla’nın hayatını didikleyen ve anlatan birçok kitap bulunmaktadır. Jean Echenoz tarafından yazılan Şimşek isimli kitap bunlardan biri. Sırp doktor Zarko Trebjesanin’in kaleme aldığı, Nikola Tesla, kişilik ve nevroz ise bu deha hakkında yazılan bir diğer başka kitaptır.

Tesla her zaman için yüksek IQ’su olan, zeki bir insandı. Dehası, erken yaşlarda pratiğini yapmaya başladığı bir teknikle iyice gelişti: bu disiplinin adı inatçılıktı.

“Bir icadı çalışırken görmenin yarattığı duyguya yakın olan başka bir duygu yoktur, bu yoğun duygu size her şeyi unutturur: uyumazsın, yemek yemezsin…”

– Nikola Tesla

Nikola Tesla’nın Şeytanları

Tesla’nın aklına bir fikir geldiği zaman, o fikri tamamen geliştirene ya da ortaya çıkarana kadar başka hiçbir şeyle uğraşmazdı. Bildiğimiz kadarıyla uykuya ve yemek yemeye pek zaman ayırmıyordu. Erken yaştan itibaren yaratıcılığın katı kurallar gerektirdiğine inandı. Bu kuralların içinde değişmez katı planlar ve her zaman düzenlenmesi gereken duygular da vardı.

Onun bilim anlayışı, demirden bir iradeye sahipti. Bu şekilde nefsine ait istekleri kırarak bilim üretirdi. Duygusal ilişkilerden kaçınan Tesla’ya göre, bu tarz ilişkilerin içinde bulunmak ve bu duygusal ilişkileri deneyimlemek objektif tarafını zedeleyebilir, yaratıcılığı ile ürettiği şeyler bu durumdan etkilenebilirdi.

Tesla bu durumunu daha sonradan reddetti. Hatta son röportajlarında sıklıkla ne kadar yalnız olduğundan bahsediyordu. Onun için yaratıcılık tutkuyu da gerektiriyordu, ancak bu yaratmaya aç beyin, aynı zamanda onun en büyük düşmanıydı. Beyni sürekli olarak fikirlerle doluydu. Karmaşık projeler adeta bir fırtına gibi beyninde esmeye başlardı, bu nedenle bu fırtınanın şimşekleri ne söylüyorsa onlara uymak zorunda kalıyordu.

düşünen Tesla çizimi

Nikola Tesla 1885 yılında New York’a geldi. Bu büyük şehre geldiğinde cebinde sadece 4 sent vardı. Gelirken yanına hesaplamalarla dolu olan bir defter, düşüncelerle dolu bir beyin ve birkaç şiir kitabı almıştı. Ancak neyi başarmak istediğini çok iyi bilerek gelmişti bu büyük şehre.

Sadece bir yıl sonra, George Westinghouse’a mevcut motorlara alternatif olacak bir patent satışı gerçekleştirmişti bile.

Maalesef Tesla’nın birçok fikri amacına ulaşamadı. Dünyayı görünmez sistemlerle bağlı elektrik dolu bir yer olarak göremedi, en azından onun düşlediği biçimde olmadı. İki büyük rakibi nedeniyle tökezlemek zorunda kaldı: bu rakiplerden biri demir sistemi, diğeri ise Tesla’nın fikirlerini riskli bulan mevcut politikaydı. Bunlara ek olarak, obsesif-kompulsif bozukluğa sahip olması nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşadı. Bu rahatsızlık, hayatının son döneminde Tesla’nın enerjisini ve sağlığını elinden aldı.

Takıntılı ve soylu zihin

Tesla’nın hayatının son dönemleri onun için iyice zorlaşmıştı. Sahip olduğu obsesif-kompulsif bozukluğu, günlük rutinlerinin çoğunu ele geçirmişti. Daima 18 havlu istediği otel odalarında yaşadı. Çok az yemek yerdi, yediği zamanlar ise, garsonların masaya 18 mendil getirmesini isterdi.

“Hayat varolmaya devam ediyor ve edecek; bildiğimiz faktörlerle dolu ancak çözmesi bir hayli imkansız olan bir denklem bu.”

– Nikola Tesla

uzaklara bakan Tesla

Tesla hep 207 numaralı odada kaldı. Çünkü bu sayı 3’e bölünebiliyordu. 3 rakamına olan garip takıntısı ve dünyaya kablosuz bedava enerji sağlama düşüncesi, sağlığını elinden aldı ve dengesini tümden kaybetmesine neden oldu. Kendi üzerine yüklediği görevler çok ağırdı ve hedefleri hep ulaşılması zor olan hedeflerdi. Nihayetinde bu durum, onun sinirsel problemlerinin iyice artmasına neden oldu. Sesler Tesla’nın acı çekmesine neden oluyordu, artık aşırı hassas duyulara sahip olan bir insana dönüşmüştü. Tüm bunların yanında, iş becerisi ve ticaret anlayışı yeterli olmadığı için tüm parasını bitirmişti. 

Tesla fakirlik içinde öldüğünde tüm patentlerini çoktan satmıştı. Arkasında sadece, başkalarının onları kullanarak zengin olduğu birçok icat ve düşünce bırakmıştı. Bugün, Tesla’nın ismi eski parlaklığını geri kazanıyor. Artık Tesla’nın adını altruism (azami derecede sosyal fedakarlık) ile beraber anıyoruz. Tesla asla zengin olmaya çalışmadı, hayatı boyunca bilimini insanlığın hizmetine sunmaya çalıştı.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.