Kitapla Terapi: Kitapların İyileştirici Gücü

Kitapla Terapi: Kitapların İyileştirici Gücü
Sara Clemente

Yazan ve doğrulayan Psikolog ve gazeteci Sara Clemente.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Okumak, insanların zihinlerini geliştirmelerinin en iyi yollarından biridir. Tarih boyunca kitaplar bizi bilgilendirdi, eğlendirdi ve korudu. Ve bazı durumlarda bize umut, sığınak ve rahatlık da verdiler. Hatta bazı insanlar kitapların kendilerini koruduğunu söylerler. Kitapla terapi, hem fiziksel hem de zihinsel olarak faydalı olması amacıyla kitapların gücünden yararlanmaktır.

Kitaplar büyülüdür. Freud’a göre, kelimeler ve sihir aynı şeylerdir. Bu yüzden de sıklıkla kitaplara sığınırız. Kitaplarla iyileştirme uygulaması kitapla terapi olarak bilinir.

Okumanın duygusal sağlığımızı geliştirmemize yardımcı olduğunda şüphe yoktur. Farkında olsak da olmasak da, okumanın birçok faydası vardır. Olumlu etkileri duygusal sorunları, hafif veya orta derecede zihinsel bozuklukları ve hatta fiziksel sorunları olan kişilerde gösterilmiştir. İsterseniz bu konuya daha yakından bakalım.

Kitapla terapi çeşitleri

Öncelikle, iki temel kitapla terapi arasındaki ayrımı yapmamız gerekir. Her ikisi de benzer ve tipik olarak da aynı hedefe sahiptir.

  • Klinik: Amacı, hastaların tutum ve davranışlarını değiştirmeleridir. Sonuç olarak, bu terapi genellikle hastane ortamlarında gerçekleştirilir. Bu terapi, duygudurum bozuklukları, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ya da yeme bozuklukları olan insanlara yardım etmek için kullanılır. Kitaplar, belli bir konuda bilgi vermesi için kullanılır ve hastaların kendi gerçeklerinin belirli bir yönüne odaklanmalarına yardımcı olurlar.
  • Evrimsel veya kişisel gelişim: Amacı kişisel gelişimdir. Gruplar veya bireyler önleyici ya da ıslah edici tarzda kitap okurlar. Kütüphaneler veya eğitim merkezleri bu tür bir kitapla terapi için mükemmel yerlerdir. Bu okumalar, daha fazla kendine güvenme, meditasyonu öğrenme, insanların önünde konuşma vb. gibi alıştırmalar veya kişisel öğrenme görevlerini içeren kendi kendine yetme yöntemlerine dayanmaktadır.
kitapla terapi

Kitapla terapinin beyin üzerindeki etkileri

“O çok okuyan biridir.” Genellikle bu cümleyi entelektüel insanlara atıfta bulunmak için kullanırız. Okumak bazen bize bu zekayı verir. Ancak okuma, bilgiyi genişletmeye ek olarak, aynı zamanda tedavi edici birçok fayda da sağlar.

Kitapla terapi eğlenceli, bilgilendirici ve zenginleştirici bir şekilde geri dönüşler sağlar. Değişmemizi teşvik eder ve daha önce şüphelerimiz olan şeylerde cevapları buluruz.

Sağlıklı eğlence

Hangimiz bir kitaba kafasını “gömdüğünde” farklı bir dünyaya gitmez ki? Kendimizi hikayelere daldırdığımızda, endişelerimizi ve sorunlarımızı unuturuz ve tamamen anlatılana odaklanırız.

Gerçeklerimizden birkaç dakikalığına da olsa uzaklaşarak, korku ve endişelerimizden sıyrılırız. Bu bizim ruh halimizi iyileştirmemize yardımcı olur. Ve tüm bunlar bilinçsizce gerçekleşir.

Daha az dramatize edin

Bir sorunu ne kadar sık takıntı yapıyoruz ve düşünmekten kendimizi alıkoyamıyoruz? Bazen bir köstebek yuvasını bir dağ yaparız. Sonra da kendi yarattığımız bu dağın ötesini göremeyiz. Bu durumda kitaplar dağımıza çarpıp nefes almamızı sağlayan güçlü bir rüzgar olur. Kendini özümsemek ve bazen kendimize odaklanmak iyidir, ama her şey ölçülü olmalı.

Kitapla terapi, çoğunlukla durumumuzu daha az dramatik hissettirir. Kitabın konusu, daha az yalnızlık hissetmemize ve karakterlerin sorunlarıyla empati kurmamıza yardımcı olur. Bize yaşam hakkında daha geniş bir perspektif sunar. Hatta okuyucuya bir huzur hissi veya dışa yansıtması için daha büyük bir dirayet verebilir.

Okumak bizi duygusal olarak geliştirir. Bu gelişme sayesinde, gelecek için ilham kazanabilir ve kendimizi daha enerjik hissedebiliriz. Öyle ki, okuma ve beyin konusunda uzman olan Dr. Raymond Mar’a göre okumak, gerçek hayatta okuduğunuz şeyi yaparken oluşacak beyin aktivitesine benzer bir beyin aktivitesi meydana getirir.

kitapla terapi

Mutluluk

Ceridwen Dovey, New Yorker dergisinde kitapla terapinin iyileştirici gücünü incelediği bir makale yayınladı. Bu makalede şöyle demektedir: “Seküler çağda zannederim kitap okumak, benliğimiz ve evren arasındaki azalan mesafenin tarifi zor durumunu aşmamız için kalan birkaç yoldan biridir. Kitap okumak tüm benlik duygumu kaybettirir, ama aynı zamanda kendimi en benzersiz şekilde hissetmemi sağlar.”

Benzer şekilde, Atlanta Emory Üniversitesinden nörologlar da ümitlendirici sonuçlar buldular. Okumanın stres düzeyini azalttığını ve psikososyal gelişmeyi arttırdığını ortaya çıkardılar.

Empati

Kendinizi başkalarının yerine koyma ve onların duygularını anlama yeteneği kesinlikle toplumsal bir olgudur. Ancak, empati kurmak için etrafınızda başkalarının olmasına gerek yoktur. Kitapla terapi sayesinde, kelimeler gerçeğin bir simülasyonu haline gelirler. Bu nedenle de okumanın sadece yalnız insanlara mahsus olduğunu düşünmek tamamen bir efsanedir.

Hikayelerin gelişimini anlayarak ve karakterlerle empati kurarak, başka insanlarla nasıl sosyalleşeceğimizi geliştirebiliriz. Ayrıca, zihin teorisi olarak bilinen gelişime katkıda bulunan faktörlerden biri de kitap okumaktır.

Depresyon ve endişe

Endişe ve depresyon tedavisinde kitap okumanın mükemmel sonuçları olmuştur. Hatta, Ulusal Sağlık ve Bakım Mükemmelliği Enstitüsü (NICE), durumu hafif olan bu tür hastalar için kitapla terapiyi önermektedir. İngiltere’de, özellikle gençleri hedef alan “Çok Oku” adlı bir kampanya başlatıldı. Bu kampanya sayesinde doktorlar artık bazı zihinsel bozukluklar için kitap okumayı tavsiye ediyorlar.

Kitapların iyileştirici gücü önemlidir. Sonuçlar hemen alınmasa da, kitap okuma uzun vadede vücudunuza ve zihninize faydalar sağlar. Neden hemen bugün denemiyorsunuz?


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.