İç Huzuru Korumak Nasıl Başarılır?
Hawaii felsefesi Ho’oponopono’nun ilkelerinden biri şöyle der: “Hem dış hem de iç dünyanıza ilgi gösterin, çünkü her şey birdir.” Bu birlik fikri, disosiyatif bozuklukların nasıl işlediğini ve iç huzurumuzu nasıl beslediğini anlamak ve böylece iç huzuru korumak için çok önemlidir.
Bütünleştirici tıbbın öncülerinden biri Dr. Deepak Chopra’dır. Metabolizma konusunda uzmanlaşmış olan bu doktor ve endokrinolog, tartışmalı bazı teoriler geliştirmiştir. Fikirleri iç huzur konusunda ilginç bir başlangıç noktasıdır.
”Varlığın en büyük gizemi varlığın kendisidir.”
– Deepak Chopra
İç huzuru korumak için uygulanabilecek kurallar
İç huzuru korumak insanların ortak bir amacıdır. Bunu başarmak için birçok kişi Doğu felsefesinde ilham arıyor. Bazıları profesyonel yardım isterken, toplumumuzun geleneksel değer sistemi, bir devrim ya da en azından ilişkisel ve teknolojik dinamiklerin bizi içine çekmiş olduğu yoldan farklı bir yol talep ediyor.
Eski değer sistemi hakkında konuştuğumuz zaman aslında aşırı rekabet, tüketicilik ve her ne pahasına olursa olsun mesleki başarıya odaklanan değer sistemini kast ediyoruz. Bu sistem hâlâ baskın ama Chopra’ya göre, giderek daha fazla insan iç huzuru korumak için başka bir yol arıyor.
Bu doktora göre iç huzura korumak, iç huzur bölgemize vardıktan sonra hep orada kalmaktır. Ancak bu kişisel huzurun elde edilmesi uzun bir içgörü yolculuğu gerektiriyor. Dolayısıyla, eğer kendi içinize bakmaya istekliyseniz, doktor Chopra’nın sunduğu dersler, hedefler veya meydan okumaları kabul edebilirsiniz. Böylece kendinizi biraz daha iyi tanımak ve geçmişte olduğunuz, şu an olduğunuz ve olmak istediğiniz kişi arasında dengeyi kurmak için çabalayabilirsiniz.
Kendi içinizde huzur bulun
İlk adım, huzuru kendi içimizde bulmaktır. Chopra’ya göre meditasyon bu konuda bize yardımcı olabilir. Bu şekilde, kendi içimize bakabilir ve yüzeysel zihinsel aktiviteyi aşabiliriz.
Chopra’ya göre, bu arayış, her zamanki düşünce şablonumuzu aşarak zihnimizin en derin alanına ulaşmayı içerir. Huzur bölgesi buradadır. Burada sessizlik ve sakinlik vardır.
İç huzuru korumak için huzur bölgesine geri dönün
Şimdi, bir sonraki adım, gerçekten huzur içinde hissettiğimiz yere geri dönmektir. Ama bu geri dönüş fiziksel değil, zihinseldir. Dolayısıyla, bizi huzursuz eden ve olumsuz duyguları ortaya çıkaran stresli durumlar yaşadığımızda, iç huzuru bulduğumuz bu zihinsel alana geri dönmeliyiz.
Bu “sığınağa” dönüşün otomatikleştirilmesi, ihtiyacımız olduğunda ona ulaşmamızın daha az zaman almasını sağlayacak. Bu şekilde, yol üzerinde çok fazla kaybolmayacağız. Ayrıca öfke, kızgınlık ve güvensizlikten kurtulmaya daha yakın olacağız.
Artık şiddetin hiçbirine hayatımızda yer yok
Huzur yerimizi öğrenip istediğimiz zaman oraya geri dönebildiğimizde, kendimizi şiddetten kurtarmamız daha kolay olacaktır. Bu aşama, dürtülerimizi ele almamıza ve kendi duygularımızdan kaynaklanan enerjiyi yönetmemize yardımcı olmak için gereklidir.
Chopra’ya göre iç huzuru korumak; öfke, kıskançlık ve kırgınlık gibi duyguları akıllıca yönetmemizi sağlayacaktır. Ancak o zaman kurtuluşa ulaşacağız, böylece ego ve güvensizlik duygularından arınacağız.
Bu adımda, olumsuz duyguları bırakmak ve gerçek benliğimize ulaşmak önemlidir. Huzur bölgemizde, meditasyon yaparken daha sağlam bir denge için temel oluşturacağız. Bir süre sonra, bu dengenin gerçek olduğunu anlayacağız. Bu, kurduğumuz dengenin varlığımız, başka bir deyişle kendimiz olacağı anlamına gelir.
İç huzuru korumak için her gün daha fazla huzur yaşayın
İç huzuru bulmak ve korumak için günlük olarak daha fazla huzur yaşamak gerekiyor. Bu demektir ki elde ettiğimiz dengeden gelen sessiz sesin bize rehberlik etmesine izin vermeliyiz. Bu bilinç, şiddet ve huzursuzluktan kurtulmuştur ve içimizde yaşadıklarımızı daha fazla kontrol etmeye dayanır.
İşte bu, Deepak Chopra’nın iç huzuru bulmak ve korumak için önerdiği yöntem. Ona göre, eğer hepimiz bu kuralları takip edersek, yüzyıllardır süren savaşları ve rekabeti sona erdirebiliriz. Sizce haklı mı?
“Hepimiz maddi bağlarımızın ötesine geçebiliriz.”
– Deepak Chopra