Dört Temel Duygunuzu Tanıyın

Dört Temel Duygunuzu Tanıyın

Son Güncelleme: 28 Kasım, 2016

Korku, öfke, mutluluk ve üzüntü insanoğlunun 4 temel duygusudur. Hangi konumda, yaşta veya kültürde olursa olsun herkes bu duyguları hisseder. Peki onları nasıl kontrol edeceğinizi biliyor musunuz? Bu duyguların bilincinde misiniz?

Duygular nedensiz değillerdir, aksine psikolojik gelişimimizde önemli bir rol oynarlar. Bu, vücudumuzu korurken ve diğer insanlarla sosyalleşirken bize tavsiye verip yol gösterdikleri anlamına gelir.

Bunu anlamak belki biraz zor gelebilir ve bir ansiklopediden alıntı yapılmış gibi görünebilir. Ama herkesin korkuyu ve öfkeyi hissettiğini, mutlu olduğumuzu ve üzüldüğümüzü hatırlamak önemlidir. Akıl ve vücut gelişir ve “insan” olarak ortaya çıkıp bu yolla sosyalleşiriz.

Yaşamımız boyunca tüm duygular hakkında bilgi ve tecrübe ediniriz. Bu yüzden, eğer yaşamınızda her şeyin mutluluk verdiği güzel bir bölüm varsa, bu muhtemelen karakterinize de yansır, tıpkı başınızdan geçen üzücü bir olay veya sizi çok kızdıran veya korkutan bir olay gibi.

Kaç yaşında olduğumuzun, nerede yaşadığımızın, veya nasıl bir işte çalıştığımızın bir önemi yok. İstisnasız, gün içinde sıklıkla bu dört temel duyguyu hissederiz. Bunun nedeni, onlara dikkat ettiğimiz sürece duyguların yaşamımız için bize bir rehber gibi davranarak şu anda ve burada olma nedenlerimizi  bilmemizi sağlamaları,  kendimizi anlamamız ve hayata nasıl devam edeceğimizi bilmemiz konusunda yardımcı olmalarıdır.  

İyi ve kötü duygu yoktur, biz genellikle öyle olduğuna inanır veya nasıl hissediyorsak öyle sınıflandırırız. Duygular sadece bizi daha çok ya da daha az cana yakın hale getirirler. Her birinin özel bir görevi vardır ve hepsi gereklidir .

Temel duyguların rolleri

İnsanoğlunun 4 temel veya ana duygusu enerjik niteliktedir; insanlara (öfke veya mutluluk) veya kendimize (üzüntü veya korku) karşı içten bir şekilde davranmamıza izin verir.

Şimdi yaşamımızdaki spesifik görevlerini öğrenmek için bu dört temel duyguyu ayrı ayrı analiz edelim:

Korku

Uzmanlar tarafından “geri çekilme” olarak bilinen duygudur ve görevi bizi yakın zamanda oluşacak bazı tehlikelere karşı uyarmaktır. Bu tehlikeler dışarıdan gelebileceği gibi, kendimize vereceğimiz zarar da olabilir.

Aynı zamanda, tehdit olarak gördüğümüz durumlarla yüzleşme  kapasitemizi değerlendirmemizi sağlar.  Eğer korkumuzu tanımayı ve kontrol etmeyi öğrenirsek, sağduyulu davranabilir ve kendimizi panik, fobi ve dikkatsizlikten uzak tutabiliriz.

Mutluluk

“Açılma duygusu” olarak da bilinir. Diğer insanlar ile bağ kurmamıza yardım eder, ve içten duygular arasında (öfkenin yanında) yer alır.

Bu duygu, şefkat, duygusallık, ve şehvet gibi çok değişik yollarla kendini dışa vurur. Eğer mutluluğu doğru yönetirsek, huzur ve doygunluğu elde ederiz. Eğer iyi bir şekilde yönetmeyi bilmiyorsak, üzüntü, coşku ve hayal kırıklığı getirecektir.

Üzüntü

Üzüntü geri çekilme grubunda yer alır ve en yansıtıcı duygudur. Her zaman geçmişte yaşanan bir şeyi hatırlatır ve görevi hasretini çektiğimiz veya kaybettiğimiz bir nesnenin, durumun veya kişinin bilincinde olmamıza yardım etmektir.

Üzüntü ayrıca bize ait olmayan veya bizim için kötü olan bir şeyden ayrılmamıza veya onu bırakmamıza yardım eder. Üzüntünün son görevi ise diğer insanların bize eşlik etmesine ve çok zayıf veya bağımlı olmaktan kaçınmamıza izin vermektir.

Öfke

İçten olan ikinci duygudur. Bir dürtü ile başlar, bir şeyin veya bir kimsenin bizden ayrılması, bizi rahatsız eden bir şeyden kurtulmak, haksızlığa uğramak veya bize zarar veren şeyler gibi.

Öfke, bazen istediğimiz şeyin farkına varmamızı sağlayarak bize yardım eden veya tehdit etme ihtiyacına ikna eden enerji patlamasını ima eder. Bu yüzden, her zaman “olumsuz” olarak düşünülmemelidir. Bazen, eğer bu duyguyu aşırıya kaçırırsak ne olduğunu çözmeye yardım etmek yerine, daha büyük bir probleme dönüşür.

Öfke üzerimize yük olan her şeyden kendimizi temizlememize yardım eder. Ancak bunun olabilmesi için onu tanımalı, kabul etmeli ve doğru şekilde yönetmeliyiz.

Bir kez duygularımızın bilincinde olursak ve onlarla yaşamayı öğrenirsek, hayatımızı olumlu yönde etkilediklerinin farkına varmak çok kolay olacak.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.