Bilime Göre Şarkı Söylemek Bizi Mutlu Ediyor

Şarkı söylemenin bizleri mutlu ettiğini biliyor muydunuz? Bu eylem bize coşku verir, hatta Alzheimer ve Parkinson hastalarında mutluluk ve pozitifliğe neden olur.
Bilime Göre Şarkı Söylemek Bizi Mutlu Ediyor
Valeria Sabater

Yazan ve doğrulayan psikolog Valeria Sabater.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Duş alırken müzik dinleyip şarkı söyleriz. En basit haliyle, şarkı söylemek bizi mutlu eder. Bu evrensel eylem bizi serotonin ve oksitosin hormonlarıyla doldurur. Ve bu coşku enjeksiyonu herkes tarafından kullanılabilir. Aslında, Alzheimer hastası bireyler bile şarkı söylemeye teşvik edildikleri zaman her seferinde olumlu tepkiler verir.

Şarkı söylemek dünyamızı nasıl değiştiriyor

Edit Piaf, bir zamanlar, şarkı söylemenin başka bir dünyaya kaçmamıza olanak tanıdığını söylemiş. Bununla birlikte, psikologlar ve nörobilimciler bu fikre tamamen katılmıyorlar. Ancak müzik terapisi, başkalarıyla bağlantı kurmanın ve onlarla aramızda daha yoğun bağlar oluşturmamıza yardımcı olan belirli duyguları uyandırmanın bir yolunu temsil eder.

Örneğin, Jerontoloji Dergisinde yayınlanan bir çalışmada, araştırmacılar, yaşlı bireyler bir koroda şarkı söylediklerinde sağlık durumlarının iyiye gittiğini ve kendilerini daha az yalnız hissettiklerini belirtiyor. Ne de olsa, 65 yaşın üzerindeki bireylerin sosyal izolasyon kaynaklı depresyondan muzdarip olma ihtimalinin daha yüksek olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.

Bu nedenle, bir müzik grubunun bir parçası olmak kadar basit bir şey etkileşimi geliştirir ve oldukça olumlu duygusal, bilişsel ve fiziksel değişikliklere sebep verir. Bununla birlikte, duşta şarkı söylemek gibi günlük hareketler bile bize enerji, mutluluk ve pozitiflik kazandıran bir yeniden-başlat düğmesi olarak hareket eder.

“Mutlu olmak için şarkı söylemiyorum. Şarkı söylediğim için mutluyum.”

– William James

şarkı söylemek bizi mutlu ediyor

Şarkı söylemek bizi mutlu eder çünkü beynimiz müziği seviyor

Nihayetinde, iyi bir arkadaşlık, öğleden sonra kısa bir şekerleme ya da arkadaşlarımızla birlikte yediğimiz bir yemek gibi en basit şeylerden mutluluk duyarız. Şarkı söylemek, hem basit hem de büyüleyici bir gerçekten ötürü bizi mutlu ediyor: insan beyni müziği seviyor.

Bilim uzun süredir bu gerçeği açıklamaya çalışmaktadır. Leonard Meyer, Müzikte Duygu ve Anlam isimli kitabında beynin, yüksek sesle söylemeye cesaret ettiğimiz her notada ve her müzik parçasında bir tür tatlı şok yaşadığını belirtiyor.

Dahası, bilim adamları, kulaklarımızda, şarkı söylememize olanak tanıyan ilginç bir yapıya sahip olduğumuzu söylüyor: sakule. İç kulağa ait bu küçük kısım, şarkı söylediğimiz zaman ortaya çıkan frekanslara tepki verir. Bu fizyolojik tepki de bize zevk verir. Bu titreşimler beyni katartik bir şekilde sakinleştirir. Neredeyse büyülü bir sistem değil mi?

Ruhsal durumunuzu iyileştirmek için şarkı söyleyin

Pablo Picasso, resim ve çizim yapabilmek için insanın gözlerini kapaması ve şarkı söylemesi gerektiğini söylemiştir. Usulca ya da yüksek sesle veya fısıldayarak ya da mırıldanarak şarkı söylemek, çoğumuzun bazı işlerle meşgul olurken yaptığı bir şeydir. Bu nedenle, araba kullanırken, spor yaparken, evimizi temizlerken ve hatta çalışırken bile sık sık şarkı söyleriz.

Şarkı söylemek ruh halimizi iyileştirir. Endorfinleri serbest bırakır, serotonin üretir ve kortizol seviyelerini azaltır. Ayrıca, Frankfurt Üniversitesinde yürütülen bir çalışma, şarkı söylemenin bireyin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve hatta nefes alış verişini, diyafram esnekliğini ve akciğer sağlığını iyileştirdiğini ortaya koymuştur.

Şarkı söylemek ve nörolojik dejeneratif hastalıklar arasındaki ilişki

Bu makalenin başında da belirttiğimiz gibi, şarkı söylemenin en dikkat çekici faydalarından bir tanesi de, nörolojik dejeneratif hastalıkları olan bireyleri ilgilendirir. Örneğin, Alzheimer Derneği, yıllardır “beyin için şarkı söylemek” adını verdikleri oturumlara ev sahipliği yapmaktadır.

Bu hastalıktan muzdarip olan yaşlılarda şarkı söylemin atikliği geliştirdiği gözlenmiştir. Bu şekilde, başkalarıyla pozitif bir şekilde bağlantı kurmalarına yardımcı olur. Neşelenir, güler ve kendilerini iletişim kurmaya ve etkileşime daha açık hissederler. Aynı zamanda, şarkı söylemek, konsantrasyonlarını ve ruh hallerini de geliştirir.

Öte yandan, Doğu Anglia Üniversitesinden Tom Shakespeare ve Alice Whieldon gibi entelektüel engellilik alanında uzmanların doğruluğunu kanıtladıkları bir diğer husus, zihinsel problemleri olan bireylerin şarkı söyleme atölyelerinden büyük ölçüde yarar sağlıyor olmalarıdır. Şarkı söylemek, söz konusu bireylerin stres ve anksiyete seviyelerini azaltır ve onlara özgüven ve sosyal beceriler kazanmaları açısından yardımcı olur.

şarkı söyleyen kadın

Şunu söyleyebiliriz ki, bir şekilde, şarkı söylemek her zaman beynimizi ödüllendirir. Müzik, başka hiçbir kelimenin gerekli olmadığı bir dil gibi hareket eder.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


    • Julene K. Johnson, Anita L. Stewart, Michael Acree, Anna M. Nápoles, Jason D. Flatt, Wendy B. Max, Steven E. Gregorich. “A Community Choir Intervention to Promote Well-being among Diverse Older Adults: Results from the Community of Voices Trial.” The Journals of Gerontology: Series B (First published: November 9, 2018) DOI: 10.1093/geronb/gby132
    • Tom Shakespeare and Alice Whieldon. “Sing Your Heart Out: Community Singing as Part of Mental Health Recovery.” Medical Humanities (First published online: November 25, 2017) DOI: 10.1136/medhum-2017-011195
  • Meyer, Leonard (2001) Emoción y significado en la música. Madrid: Alianza Editorial

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.