Okumak, Yaşamak Değildir, Hayata Dönmenin Bir Yoludur

Okumak, Yaşamak Değildir, Hayata Dönmenin Bir Yoludur

Son Güncelleme: 08 Aralık, 2016

Okumak yaşamak demek değildir belki ama yaşadığınızı hissetmenin en güzel yollarından biridir. Kendimizi kelimelerden oluşan bir okyanusta bulmamızı, canlanmamızı ve edebiyat rüzgarlarının estiği adalarda huzur duymamızı sağlar.

Okumak sizin için ne ifade ediyor? Bazıları, insanların yalnız olmadıklarını bilmek için okuduğunu söyler. Kimileri için okumak, günlük hayatlarını daha canlı ve anlamlı kılmaya yarar.

Bir kitabın içinde kaybolmak, beyninizi besleyen, eğiten, özgürleştiren ve güçlü kılan bir egzersizdir.

Okumak ve kitaplar dünyaları ve kültürleri aşan, zamanın ötesine ulaşan güzelliklerdir. İnsanlığın bir nesilden diğerine aktarılan mirasıdır.

Eğer, gece geç saatlerekadar okumaya alışıksanız, birazdan bahsedeceklerimizi bildiğinize eminiz, sizi de listeye istediklerinizi eklemeye davet ediyoruz.

Hikayelerin büyüsü

Çocukken önce yetişkinlerin bizim için okuduğu kitapları dinlemeye bayıldık. O kitaplar, kendimiz hakkında yeni şeyler keşfetmemize yardım etti.

Çocukluk çağımızın ilk kitapları unutulmaz fantezilerle birlikte hayatımızda duygusal ayak izleri bıraktı. Onlar bizim için korkuya, heyecana, sevgiye açılan, bu duyguları ilk kez tatmamızı sağlayan anahtar delikleri gibiydi…

Çoğu zaman gözlerimizi kapattığımızda, yeni ve yoğun duyguların getirdiği stresten arınmak, ilk sayfalarında, isimlerimizin yazılı olduğu çocukluk kitaplarımızın solmuş sarı yapraklarının arasına yeniden gömülmek isteriz.

Bu eski kitaplar bir anlamda ruhumuzun fotoğrafları, bizden parçalar taşıyan evrenler gibidir.

oku-cocuk

O sayfaların içinde barınan duygular hala içimizi hareketlendirir ve kendimize yeni nesilin bizim neslimiz kadar tutkuyla kitaplarla ilgili olup omadığını sorarız. Belli ki onların dünyası bizden çok farklı, günümüzde toplum, kitap sayfalarındansa teknolojiye odaklanmayı tercih ediyor.

Buna rağmen, yalnızca iki dünya arasındaki farkları görmek yerine, çocuklara okuma sevgisi kazandırmak için biraz zaman harcamayı ve çaba göstermeyi denemeliyiz. Peki, bunu nasıl başarabiliriz? İşte bazı tavsiyeler:

  • Erken yaştan itibaren çocuklarla birlikte okumaya başlayın. 
  • Çocuğa örnek olmak en iyi yoldur. Eğer yakınlarında kitaplar varsa ve ailelerinin sık sık kitap okuduğunu görmüşlerse, çocuklarla da aynı davranışı benimseyip kitaplarla kolayca bağ kurabilir.
  • Çocukları yalnızca belli bir türde kitaplar okumaları için zorlamayın. İnsan meraktan okur ve çocuklar istedikleri şeyi okuma konusunda özgür olduklarında okuma sevgileri büyür.
  • Okuma saatleri belirleyin. Örneğin, her gün bir kitapla yatağa girmeyi ve uyumadan önce kitap okumaya alışkanlık haline getirebilirler.

Kitaplar duyguları uyandırır

Kitabın ne kadar büyük olduğu pek önemli değildir, hiçbir zaman ağırlığının altında ezilmeyiz. Bazen, trenle ya da otobüsle yolculuk edeceğimizde, yanımızda sürüklediğimiz kocaman kitaplar olur; onlar sığınabileceğimiz adalar gibidir. 

Kitaplar okunur, koklanır, sevilir. Onlar, benzersiz ve sıradışı bir bağ kurduğumuz, sessiz arkadaşlarımızdır, macera ve güzellikle dolu zamanlarda onlarla birlikte oluruz.

Tüm duyularımızla kitapların keyfini çıkarabiliriz. Hatta, siz de hayatınızda bir kere de olsa kendinize şu soruyu sormuşsunuzdur:

Neden eski kitapların bizi kendine çeken değişik bir kokusu var?

Bu sorunun cevabı kitapların sayfalarının oluşumunda yer alan gizli bir elementte saklıdır. Odun özü olarak bilinen bu madde, bitkilerin yapısında bulunur, ağaçların sağlam ve dayanıklı olmasını sağlar. Tüm kitaplar, eskidikçe, sayfaların dayanıklılaşmasını ve sararmasını sağlayan bu benzersiz esansla dolar. 

Özgür ve mutlu olmak için kitap okuma

Okumak, her gün sığınabileceğiniz bir sığınaktan fazlasıdır. Yeni şeyler öğrenmeniz için bir çağrıdır. Diğer insanların başına gelen hikayeleri, onların tarihini öğrenmek ve kelimelerin arasında yolculuk etmek için bir fırsattır. Bir kitabı okuyup bitirdiğimizde artık aynı kişi değilizdir.

Okumak önümüzde yeni dünyalar yaratır, aklımızın bir köşesinde bizi takip eden, o yeni dünyayla bağımızı kuran bir şeyler olduğunu bilerek, istediğimizde gerçek hayata döneriz. Kitaplar günlük hayatımızı daha canlandırır, renklendirir.

kitaplar-dunya

İnsanlar bir kitabın kapağını açma şansını bulamasa ne yaparlardı? Gandi’nin dediği gibi: “Eğer okumazsanız, hiçbir şey olmaz. Ama eğer okursanız, çok şey olur.”

Hayat, bilgelik getirir, buna şüphe yok, ama nefes aldığı kadar çok okuyan ve günlük hayattaki her ışığı edebiyatın kapılarının anahtar deliklerinden süzen, sonunda o kapıları aralama şansı bulanlar benzersiz faydalara kavuşur. Çok okuyan insanın gerçek dünyada yaşamak istemediğini düşünenler yanılgı içindedir. Kitap okumak bizi yetenekli insanlara dönüştürür. 

İyi bir kitap günlük hayatta bizi stres ve endişeye sokan pek çok durumun farklı açılarını görmemizi sağlar. Bizi aydınlatır, sakinleştirir ve bize yeni şeyler öğretir.

Eğer sıklıkla kitap okur ve bunu bir alışkanlık haline getirirseniz, hayatınızın gerçek anlamını, hayattaki hedeflerinizi şekilllendirir, iyileştirirsiniz. İyi bir okuyucu, pek çok farklı fikre sahiptir, pek çok dünyada yaşadığı, pek çok bakış açısını gördüğü için, artık kendine has bir “sesi” vardır. Okumak yalnızca özgürleşme yolu değil, içinizdeki güce ulaşmanızı sağlayan bir kaynaktır.

Resimler: Зенина Ксения, Erin McGuire

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.